Bozdağ: Anayasa'da Dinsizliği De Teminat Altına Almak Istiyoruz

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, yeni anayasada dinsizliği ve ateizmi de teminat altına alan bir çalışmayı öngördüklerini söyledi.

Bir dizi temaslarda bulunmak üzere Konya’ya gelen Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Selçuklu Uluslararası İmam Hatip Lisesi’ni ziyaret etti. Daha sonra AK Parti İl Başkanlığı’na geçen Bozdağ, burada Anayasa çalışmalarına ilişkin bazı açıklamalarda bulundu.

Yeni anayasa çalışmaları hakkında bilgi veren Bozdağ, Anayasa’nın 24. Maddesine göre kimsenin dini ibadet, ayin ve törenlere zorlanamayacağını, kimsenin dini inanç ve kanaatlerinden dolayı kınanamayacağını ve suçlanamayacağını hatırlattı. Anayasanın, dinin gereğini yerine getirip getirmeme konusunda aynı teminatı vermediğine dikkat çeken Bozdağ, “Yani inancınızdan ve kanaatinizden dolayı suçlanamıyorsunuz, kınanamıyorsunuz. Ama inancınızın gereğini yapmak istediğinizde anayasa suçlanmamak, kınanmamak kuralını koymuyor. O yüzden Türkiye'de yıllarca başörtüsü takan insanlarımız suçlandılar, kınandılar, okullarından ve işlerinden oldular. Pek çok sorun yaşadılar.” dedi.

HÜRRİYET TAM SAĞLANMALI

Laiklik ilkesinin gereği olarak insanların inançlarının gereğini yerine getirme hürriyetine sahip olduğunu aktaran Bekir Bozdağ, “Laiklik de bunun teminatıdır. Başkaları bunu engellemek istediği zaman laiklik gereği devlet bunu engellemek isteyenlere mani olur. Hürriyetin yaşanmasını temin eder.” şeklinde konuştu. Bu açıdan Anayasa’da yapmak istedikleri düzenlemede hem inananları hem de inanmayanları korumak istediklerini anlatan Başbakan Yardımcısı Bozdağ sözlerine şu şekilde devam etti: “Bizim öngördüğümüz düzenleme bu anlamda hem inandığının gereğini yaşamak isteyen, hem de inancını yaşamak istemeyeni de teminat altına alıyor. Dinsizlik veya ateizme gitmek istiyorsa onu da teminat altına alıyor. Çünkü laikliğin gereği bütün yaklaşımların bu anlamda teminat altına alınmasıdır, hürriyetin tam sağlanmasıdır.”

Bu konudaki görüşlerin Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nda ifade edildiğini söyleyen Bozdağ, “Tabi kamu hizmetleriyle ilgili kısımda da sadece kamu hizmetine girmek için görevin gerektirdiği nitelik dışında başka nitelik aranması fevkalade yanlış. Zaten bu insan haklarının gereği, bunu da biz ifade ettik. Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nda bizim BDP ile aynı şeyleri söylediğimiz şeyler olduğu gibi aynı şekilde MHP ile, CHP ile aynı şeyleri söylediğimiz, fikirlerimizin örtüştüğü şeyler var.”

DİYANET AKADEMİSİ KURULACAK

Bekir Bozdağ, imam hatip lisesi mezunlarına görev öncesi bir yıl, ilahiyat fakültesi mezunlarına ise 6 aylık bir hizmet öncesi eğitim öngörüldüğünü söyledi. Şu anda Türkiye’de imam, müezzin, Kur'an kursu öğretmenlerinin herhangi bir hizmet öncesi eğitime tabi tutulmadan göreve başladığını belirten Bozdağ, bu uygulamada ciddi sorunlarla karşılaşıldığını anlattı. "Bu nedenle yeni bir adım atma kararı aldık." diyen Bozdağ, Diyanet Akademisi’nin kurulacağını açıkladı.

İLAHİYAT MEZUNLARINA 6 AY HİZMET ÖNCESİ EĞİTİM

Mevcut dini yüksek ihtisas merkezleri ile Diyanet Eğitim Merkezlerinin bu akademinin bünyesinde toplanacağı bilgisini veren Bozdağ, şunları söyledi: “İmam hatip, müezzin, Kur'an kursu öğretmeni, vaiz ve müftülüğe doğrudan bir atama yapılmayacak. Atamalar aday olarak yapılacak. Yani imam hatip adayı, müezzin adayı, vaiz adayı, müftü adayı, Kur'an kursu öğretmeni adayı olarak yapılacak. Hizmet öncesi verilecek eğitimde başarılı olanlar imam, müezzin, Kur'an kursu öğretmeni, müftü ve vaiz olarak atanacaklardır. İmam hatip mezunları için asgari bir yıl, ilahiyat fakültesi mezunları için de asgari 6 aylık hizmet öncesi eğitim öngörülüyor. Müftü ve vaizler için mevcut sistem devam etmeye başlayacak. Din görevlilerinin tamamı camiye, Kur’an kursuna gitmeden önce arazide karşılaşabilecekleri her tür soruna dair uygulamalı bir eğitimden geçerek gidecekler. Böylelikle hizmetin daha etkin daha verimli ve yararlı bir şekilde sürdürülmesi temin edilmiş olacak. Çalışma taslak aşamasında. Bittiği zaman Bakanlar Kurulu'na gelecek.