ANKARA (ANKA) -Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, "Benim Mavi Kartlılar içinde ve Türk vatandaşları arasında daha yüzlerce akrabam olabilir. Türkiye içinden birinci öğretimde okuyan öğrenciler içinde de çok sayıda akrabam var. Bunları da hesap ederseniz kıyak 90 bin TL'nin yüzlerce katı olabilir" açıklamasında bulundu.
Bozdağ, yaptığı açıklamada, bugün bir gazetede mavi kartlılar ile ortaöğretimini yurt dışında tamamlamış Türk vatandaşlarından Türkiye üniversitelerinde okumaya hak kazanan I. öğretim öğrencilerinden yükseköğrenim harcı alınmamasını düzenleyen Bakanlar Kurulu Kararı'nın "Bekir Bozdağ'dan akrabasına 90 bin TL'lik kıyak" üst başlığı ile şahsını "karalamak ve kamuoyu önünde küçük düşürmek maksadıyla çarpıtılarak verildiğini" savundu. Kamuoyunu doğru bilgilendirmek için açıklama yapma gereği doğduğunu belirten Başbakan Yardımcısı Bozdağ, "2012-2013 eğitim-öğretim yılı başında hükümetimiz, I. öğretimde okumaya hak kazanmış öğrencilerden yükseköğrenim harcının alınması uygulamasını kaldırmış; ancak ortaöğretimini yurt dışında tamamlayıp Türkiye üniversitelerinde okuma hakkı kazanmış vatandaşlarımız bunun kapsamına alınmamıştır. Türkiye üniversitelerinde okumaya hak kazanmış iki vatandaşımızdan birinden yükseköğrenim harcı alınmazken, diğerinden sırf ortaöğretimini yurt dışında tamamladı diye yükseköğrenim harcı alınması, anayasamızda ifadesini bulan hukuk devleti ile eşitlik ilkelerine aykırıdır. Bizim yaptığımız, hukuk devleti ve eşitlik ilkelerine aykırılığı ortadan kaldırmak, diğer bir ifadeyle hukuk devletinin gereği eşitlik ilkesini bu konuda tam hayata geçirmektir. Bu düzenleme ile yapılan, doğru ve takdir edilmesi gerekli bir iştir" dedi.
-"BÜTÜN VATANDAŞLARIMIZIN YARARLANMASI NORMALDİR"-
Yasaların ve diğer idari düzenlemelerin yapımında "genellik ilkesinin" temel esas olduğunu anlatan Bozdağ, şunları kaydetti:
"Kapsamına kimlerin gireceği belli değildir. Düzenlemenin öngördüğü şartları haiz her Türk vatandaşının yararlanması esastır. Yükseköğrenim harcı ile ilgili yapılan bir düzenlemeden, kapsama giren bütün vatandaşlarımızın yararlanması normaldir. Bu düzenleme, benim veya bir başkasının akrabalarına kıyak çekmek için değil, hukuk devletinin ve eşitlik ilkesinin gereği olarak yapılmıştır.
Devletin verdiği haktan yararlananlardan biri veya bazıları, düzenlemeyi yapanlara akraba olabilmesini engellemek mümkün değildir. Eğer bir düzenleme yapıldığında, bunu yapanların akrabaları yararlanmasını istemiyorsak hiçbir düzenleme yapmamamız lazımdır. TBMM'de yapılan düzenlemelerden, -şartları taşımak kaydıyla- her Türk vatandaşı gibi bakanların veya milletvekillerinin akrabaları da yararlanabilir. İşçiye, memura zam yapıldığında veya başka bir imkan sağlandığında, bunların arasında düzenlemeyi yapanların yakınları vardır diye kimse kıyak demeyi aklına dahi getirmez. Bunu, asgari ahlak kurallarına uymayı kendine prensip edinmiş hiçbir insan kıyak olarak anlamaz ve takdim etmez, edemez."
-"BU HABER KAÇMAZ, DEMEDİ DEMEYİN"-
Bozdağ, siyasi hayatı kamuoyu önünde olduğu gibi geçmişinin de ortada olduğuna vurgu yaparken, "Bugüne kadar, gayri ahlaki ve gayri yasal hiçbir işin içinde olmadım, bundan sonrada asla olmam" ifadelerini kullandı.
Bozdağ açıklamasını şöyle tamamladı:
"Herkesin yararlandığı faydalı bir düzenlemeyi çarpıtanlardan veya müfterilerden çekindiğim için değil; sahip olduğum ahlakın, inancımın ve savunduğum fikrin gereğidir; yaşam felsefemdir.
Gazeteyi bu çarpıtma ve şahsımı karalayarak iftira atma haberinden dolayı kınıyorum, başta gazetenin okurları olmak üzere aziz milletimize şikayet ediyorum. Bu haberle ilgili olarak yasal yollara başvuracağım.
Not:Ayrıca gazeteye ihbarımdır; benim Mavi Kartlılar içinde ve Türk vatandaşları arasında daha yüzlerce akrabam olabilir. Türkiye içinden birinci öğretimde okuyan öğrenciler içinde de çok sayıda akrabam var. Bunları da hesap ederseniz kıyak 90 bin TL'nin yüzlerce katı olabilir. İsterseniz bunların şahsi bilgilerini de size iletebilirim. Kıyak diye gösterdiğiniz iftiranız böylece daha kallavi ve inandırıcı olur. İletişim bilgilerim sizde mevcut, lütfen arayınız. Bu haber kaçmaz. Demedi demeyin."