Btk, 12. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı Düzenledi

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, 12. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı’na katıldı. Bakan Arslan, ’’ Dünya nüfusunun yüzde 68’i, 5 milyar 130 milyon insan bugün mobil kullanıcısı’’ dedi.BTK( Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu), 12. Uluslararası Elektronik Haberleşme Düzenleyiciler Konferansı düzenledi. Konferansa katılan Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Arslan yaptığı konuşmada, ’’Yarım asrı biraz aşan bir tarihte insanlar özellikle insanlara hizmet ediyor. 10-15 yıl içerisinde alışkanlıklarımızı, bağımlılıklarımızı, sorumluluklarımızı değiştiren ve dönüştüren yeni bir yaşam tarzı haline gelindiği de hepinizin malumu. Hızlı internet kullanımı ve bunun getirdiği teknolojiler yaygınlaşıyor ve dünyada şimdiden 4 milyarın üzerinde insan internet kullanır haline geldi. 2007 yıl sonunda bu rakam 1 milyar 114 milyondu. Dünya nüfusunun yüzde 68’i, 5 milyar 130 milyon insan bugün mobil kullanıcısı. 10 yıl önce yüz binlerle ölçülen sosyal medya kullanıcı sayısı ise şu anda dünya nüfusun yüzde 42’si yani 3 milyar 190 milyon insan sosyal medya kullanıyor. İnternetin ve onun getirdiği teknolojinin sınırsız olanaklara sahip olması ve aynı zamanda sınırsız fırsatlar sunması bunun nedeni. İnternet hız ve zaman tasarrufu sağlıyor ve kolay bir kullanıma sahip. Bugün de ticarette tüketici tedarikçi satıcı banka dağıtım şirketi aynı ortamda karşı karşıya gelebilmekte. Her gün e-ticaretin hacmi artmakta, firmalar reklam harcamalarının artık önemli bir bölümünü elektronik medyaya yöneltmekteler. Bu nedenle interneti ikinci plana atmak söz konusu değildir’’ ifadelerini kullandı.İnternetin yeni iş imkanlarını da ortaya çıkardığını söyleyen Bakan Arslan, ’’Bilgisayar başında oluşturduğunuz bir fikri satarak milyarlarca dolar kazanma şansınız oldu. Çiftçiler de internete bağlı cep telefonları üzerinden ürünlerini pazara gitmeden satabilme imkanına sahip oldu. İnternet sağlıktan sosyal hayata kadar her şeyi e-leştirecek. İnternetin gelecekte hayatımıza yapacağı etkiler sadece hayallerimizle sınırlı. Gelecekteki yakın ve uzak tehditleri de görmemezlikten gelme şansımız yok. Son yıllarda internet güvenliği çok ön plana çıktı. Çünkü günümüz dünyasında internet güvenliği sağlanmasında ekonomik, toplumsal güvenlik de tam manasıyla sağlanamamış oluyor. Dolayısıyla toplumsal anlamda güvenliğimiz sağlamak için internet güvenliğini de sağlamamız gerekiyor. Çok önemli bir alt yapı olan bilişim alt yapısı zarar gördüğünde ne yazık ki yerini alacak alternatif bir alt yapının olmadığını biliyoruz. Siber güvenlik konusu en çok çalışma yapmamız gereken alanların başında geliyor. Dünyada en fazla siber saldırı alan ülkelerden biri haline geldik. Türkiye’deki bilgisayarların yüzde 45’i siber saldırılara uğruyor. Hükumet olarak 16 yılda yaptığımız çalışmalarla siber güvenlik konusuna verdiğimiz önem sayesinde çok önemli mesafe kat ettik. 2012’de bakanlar kurulu kararıyla siber güvenliğinin sağlanması amacıyla siber güvenlik kurulunu kurduk. Siber olaylara müdahale merkezleri kuruldu. Siber güvenlik stratejisi ve eylem planı oluşturuldu. Ulusal ve uluslararası siber güvenlik tatbikatlarıyla her yıl alt yapıyı test ediyoruz açıklarımızı görüp tedbirlerimizi alabiliyoruz. İnternetin güvenli kullanımına yönelik olarak farkındalık oluşturmak için güvenli internet adı altında bir düzenleme yaptık. Bu sistem vatandaşımızın internetten dolandırılmasının önüne geçmekle kalmıyor, vatandaşlarımızın kişisel bilgilerinin korunmasını da sağlıyor. İnternet güvenliğini tehdit eden her türlü korsanlıkla da küresel boyutta iş birliği ve mücadele gerektiğini de özelikle vurgulamak isterim’’ şeklinde konuştu.Arslan, 24 Haziran seçimini hatırlatıp,seçim içinde siber güvenliğin önemine değinerek ’’24 haziranda bir seçim var. Ülkemizin istikrarının geleceğe taşınabilmesi adına bu seçimi çok önemsiyoruz. O yüzden sosyal medya şirketleri özellikle bu konuda çok dikkatli olmalı. İnsanların kafasını karıştırmaya çalışan birçok yapı var. Bu sosyal medya şirketlerine burada çok önemli bir görev düşüyor. Şeffaf olmalılar, manipülasyonları engellemeliler, kişilerin verilerinin yanlış ellere geçmesini engellemeliler. Bu sektörün büyümesi, bundan sonra hizmet üretebilmesi ve bundan sonra üretecek ürünlerinin hem inandırıcı hem de kalıcı olabilmesi adına bizim sektöre ve sektörden üretilenlere çok sahip çıkmamız lazım. Dolayısıyla şirketlerin de çok dikkatli olması lazım’’ açıklamalarında bulundu.Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı Ömer Fatih Sayan ise, teknolojinin günlük hayatın her alanına nüfuz ettiğini ve insanların sosyal hayatını yönlendiren teknolojilerin kendisi kadar, bu teknolojilerin nasıl ve ne amaçla kullanıldığının da büyük önem kazandığını belirtti. Sayan, geçtiğimiz 10 yıllık sürede mobil üretimin artan kullanımıyla birlikte bilgiye daha hızlı bir şekilde ulaşabildiğini vurgulayarak, teknolojinin 5 G’ye doğru ilerlemekte olduğunun gözlemlendiğini kaydetti.Konuşmaların ardından Arnavutluk Cumhuriyeti Elektronik ve Posta İletişim Kurumu ile Türkiye Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu arasında mutabakat zaptı imzalandı.