Türkiye'de baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik alan değeri, dünyada kabul gören değerin çok altında. Avrupa Birliği (AB) ve Dünya Sağlık Örgütü'nün kabul ettiği 41 volt/metreyi Türkiye’de 10 volt/metre olarak uygulayan Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu (BTK), baz istasyonlarını sıkı denetimden geçiriyor. Kurum, 10 volt/metre'nin üzerinde değeri olan baz istasyonlarını ise sökerek devre dışı bırakıyor.
BTK Başkanı Dr. Tayfun Acarer, baz istasyonlarının yaydığı elektromanyetik alan değerinin AB'de Dünya Sağlık Örgütü tarafından kabul gören ICNIRP değerleri olan 41 volt/metre'nin çok altında olduğunu söyledi. Türkiye’de bu değerin cihaz başına 10 v/m olarak belirlendiğini aktaran Acarer, "Baz istasyonları konusunda yanlış bilgilendirmeler söz konusu. Öncelikle, dünyada baz istasyonları için belirlenen elektromanyetik alan limit değeri 41 v/m’dir. Türkiye’de bizim belirlediğimiz değer ise 10 v/m’dir. Yani biz 10v/m’nin üzerindeki hiçbir baz istasyonunun çalışmasına izin vermiyoruz. O nedenle bu değerlere ulaştığı an bu baz istasyonunun sökülmesini istiyoruz ve ya değerlerine indirilmesini istiyoruz. Genellikle ölçülen değerler ise 10 v/m’nin çok altında. Yüzde 90’dan fazlası 1 ile 3 v/m arasında. Kalan yüzde 10’luk kısım ise 3 ile 9 v/m sınırında ve hiçbiri 10’nun üzerinde değil. O nedenle herkesin bu konuda gönlünün rahat olmasını tavsiye ederim." dedi.
Kurum olarak baz istasyonlarını sıkı denetimden geçirdiklerine vurgu yapan Acarer, şunları ifade etti:
"Bizim temel görevlerimizden birisi belirlenen standartlara uygun olarak bu baz istasyonlarının kurulması ve çalışması sırasında bu değerler içinde kalıp kalmadığının denetimidir. Baz istasyonları ilk kurulurken mutlaka BTK’dan onay alınır, değerleri kontrol edilir. Bu değerlerin üzerindeyse o baz istasyonunun düzeltilmesi ve gerektiğinde sökülmesi istenir. Çalışmaya başladıklarından sonra belirli periyotlarla uygun değerlerinin içinde olup olmadığı kontrol edilir. Türkiye’de bulunan yaklaşık 60 bin civarındaki baz istasyonlarının hiçbiri belirlenen değerlerin üzerinde değildir. Zaten üzerindeyse o baz istasyonunun çalışmasına izin verilmez."
Acarer, baz istasyonu olmadan mobil haberleşmenin olmayacağını kaydederken, "İstasyon olmadığı zaman hücre yapısı olmayacaktır ve haberleşme kesilecektir. Bunları radyo ve televizyon vericileri gibi bir tepeye koyup oradan mobil haberleşme yapamazsınız. Mobil haberleşmede hücreler vardır ve bu hücreler içerisinde baz istasyonları vardır. Baz istasyonlarını en fazla 50 – 60 metre ileri ileri taşıyabilirsiniz. Bu sebeple baz istasyonlarına yapılan tepkilerin doğru olmadığını düşünüyorum. Baz istasyonlarını bir yere taşıyalım sorusu yerine burada mobil haberleşme olsun mu olmasın mı sorusunu sormamız lazım. Birinci baz istasyonunu sökerseniz haberleşme biraz kötüleşir. İkincisini sökerseniz daha da kötüleşir. Üçüncüsünü sökerseniz görüşemezsiniz." ifadelerini kullandı.
Baz istasyonlarının tamamının devletin malı olduğuna işaret eden Dr. Acarer, bunların kullanımları için şirketlerle 25 seneklik anlaşmalar yapıldığını bildirdi.
BTK Başkanı, Eskişehir’de bulunan 614 aktif baz istasyonundan yüzde 95’inin denetlendiğini aktardı. Tayfun Acarer, kurum tarafından ölçülen istasyonlarda limit değerleri aşan hiçbir değere rastlanmadığını dile getirdi.
ÇAĞRI MERKEZİ İSTİHDAM AÇISINDAN ÖNEMLİ
Bilgi teknolojileri ve iletişim sektörünün Türkiye'de geliştiğini belirten Acarer, bu sektörde son senelerde ciddi bir istihdam artışı olduğunu savundu. Sektörde 50 bin civarında çalışan olduğunu anlatan Acarer, şöyle devam etti:
"Bunun yarıdan biraz fazlası bilgi teknolojileri ve iletişim sektöründe çalışıyor. Bu oranın giderek arttığı görülüyor. İstihdam açısından çok önemli bir iş alanı diye düşünüyorum. Son senelerde özellikle çağrı merkezlerinde, hizmet merkezlerinde, sayısal arşiv merkezlerinde çok ciddi artışlar oldu. Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın çizdiği bir vizyon var. Bu konuda özellikle doğu ve güneydoğudaki illerde son senelerde çok ciddi çağrı merkezleri açıldı. Çok ciddi istihdamlar temin edildi. Buradaki çalışmalar devam ediyor. Eskişehir’de bir çağrı merkezinin açılışı söz konusu önümüzdeki günlerde. Sürekli çalışan sayısı artıyor, hizmet çeşitleniyor."
Çağrı merkezlerinin hizmet verdiği illerin ekonomisine olumlu katkı yaptığından söz eden Tayfun Acarer, "Orada çalışanların aldığı ücret doğrudan o ile gelen ücret. Çağrı merkezinde çalışan bir kişi aslında bir aileyi geçindiriyor. Yaklaşık 4 kişinden oluşan aile ve onun ekosistemindeki diğer sektörlere etkisi. Bu ekonomik gelişime yol açıyor. Bu konuda Ulaştırma Bakanımızın ciddi çalışmaları var. Önümüzdeki günlerde çağrı merkezlerinin çoğalacağını düşünüyorum. Bu Türkiye için son derece önemli istihdam temin eden hizmetler." dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz