"Bu, 4-5 ayda atlatılacak bir kriz değil"

İSTANBUL (İHA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Küresel kriz eskisi gibi 4-5 ayda atlatabileceğimiz bir kriz değil" dedi.

TOBB Başkanı Hisracıklıoğlu, İstanbul Rotary Kulüp'ün düzenlediği toplantıda "Türkiye Ekonomisi ve Kriz" konulu bir konuşma yaptı. Küresel krizin Türkiye etkilerini değerlendiren Hisarcıklıoğlu, "Dünya küresel sistemi ilk krizini yaşıyor. 1990 sonrası dünya kürselliğin pozitif etkisinden faydalandı fakat ilk defa negatif etkisini yaşıyoruz. Şu anda haritası çıkartılmamış bir topraktan geçiyoruz" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Krizin mali sektörden reel sektöre geçtiğine işaret eden TOBB Başkanı, "Herkes bilançolarını daraltmak zorunda kalıyor. Gayrimenkul fiyatlarının düşeceği bir döneme doğru gidiyoruz. Servet artışı gelir seviyesiyle eş değer konumda, küresel mali sistem de mali durumu denetliyor. Risk göstergeleri normalleşmeye doğru gidiyor. Para ve kredi piyasaların oturmasının aylar ve yıllar alacağı ifade ediliyor. Yeni sorunlar, kamulaştırma, mali sistem ahlaki erozyona sebep olacağından, kamu kaynaklarını israfa yol açmadan yeniden işler hale getireceğiz" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin kriz ortamına büyüme temposu aşağı inerken yakalandığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Ama bu seferki farklı. Eskisi gibi 4-5 ayda atlatırız diyebileceğimiz bir kriz değil bu. AB dördüncü çeyrekte yüzde 0 büyüme göstermiş. Geçmişte 100 dolarlık sermaye ile 5 bin dolar'lık bir alım gücüne kavuşuyorduk o da kayboldu. Türkiye için finansman açısından cari açık finansmanı önem taşıyor" dedi.

Cari açık finansmanının Osmanlı'dan beri süregelen yapısal bir sorun olduğunu kaydeden Rifat Hisarcıklıoğlu şöyle devam etti: "Cari açığı finanse edemeyince ülkede kriz oluşur. Ekonominin devamı için yurt dışından kaynak bulmalıyız. Bütün tıkadığımız nokta bu. Krizlerin çıkmasının tek nedeni cari açıktır. 2008'de cari açık 47 milyar dolar. Cari açığı finanse eden kimmiş baktığımız zaman, cari açığı finanse edenin reel sektör olduğunu görüyoruz. 31 milyar dolarla bu cari açığı finanse etmişiz. Önümüzdeki dönemde finansman çok önemli. Yatırım yapmak için finansmana ihtiyaç var. İçerideki yatırımlar yeterli değil. Özel sektör olarak krizden çıkıştan itibaren 2002- 2007 evresinde müthiş bir başarı sağlayarak yüzde 49'luk bir büyüme sağladık. Bu yatırımları borçlanarak yaptık. Borçlanmasak Türkiye ihracatı 36 milyar dolardan 132 milyar dolar'a çıkmazdı."

Reklam
Reklam

"Özel sektöre 'borçlanmayın' demek cehalet" diyen Hisarcıklıoğlu, özel sektörün borçlanmamasının ülkenin yüzde 49 büyüyememesi anlamına geldiğini kaydetti.
Zengin olmak için yatırımın şart olduğunu ifade eden TOBB Başkanı, "Üretmek, istihdam yapmak ve ihracat yapmak zorundayız. Biz bu ülkenin geleceğine Türk özel sektörü olarak yatırım yapmalıyız" dedi.

Küresel krizin Türkiye'ye etki kanallarını değerlendiren Hisarcıklıoğlu, "Yurt dışında kredi akışında bir azalma olacak. İhracatımızın yüzde 60'ı, 132 milyar dolar'ı AB'ye gidiyordu. Şu anda bu oran yüzde 45'e düştü. Pazarda müthiş bir daralma var. Gelirler düştüğü için herkes turizm harcamalarını kısacağından dolayı turizm gelirlerinde de bir daralma olacak. Cari açığımız da bundan sonra azalma olacak. Faiz, kur, enflasyon dün hep birlikte düşmüşler; bunların artık hep birlikte arttığını göreceğiz.
Dünyada artık bütün ülkeler büyüme hızlarını düşürürken bilançolar artık küçülecek. Bunlar da bir azalma eğilimine girecek. Buna bağlı olarak yatırım azaldığı için son 2 yılda geriledik. 2008'in Ağustos ayına baktığımızda iyi giden sektörlerin iyi gitmediğini görmeye başladık" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

2008'in ilk 8 ayında yüzde 20 daralma olduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, yine hazır giyimde yüzde 8, makinede yüzde 5 oranında daralma olduğunu söyledi.

Reel sektörde global krizin etkilerini somut olarak hissetmeye başladıklarını ifade eden TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, "Bizler de birey olarak, işletmelerimizde özellikle dikkat etmemiz gereken birkaç husus var. Alacak vadesi ile borç vadesi birbirine uymalı. Dünyada likidite bitti artık. Kredi yok, varsa da pahalı olacak. Onun için de vade işine satışlarımız da öncelikle dikkat etmeliyiz. Hangi para cinsinden borçlanıyorsak o para cinsinden alacaklı olmalıyız. Alacağımızla borcumuz aynı para cinsinden olmalı" dedi.