2006 Dünya Kupası'nda Almanya'nın kondisyonundan etkilenen Fatih Terim, Euro2008'de Piri'yi transfer ettirmişti. Turnuvada yarı final oynayan Türkiye'nin başarısında "mucizevi adam" yakıştırması yapılan Amerikalı kondisyonere de pay biçilmişti. Terim, 47 yaşındaki antrenörü 2011-12 sezonunda 3. kez Galatasaray'ın başına geçtiğinde de yanından ayırmadı.
SON ANDA KAMPA KATILDI
Mart ayında Nihat Kahveci, Tuncay Şanlı ve Tümer Metin'i teknik kadroya dahil eden Terim, yeni bir hamleyle Piri'yi de çağırdı. ABD'li hocanın görevi futbolcuların fizik kondisyon düzeyini en üst seviyeye taşımaktı. Ancak takımın genel durumu çok kötüydü. Arda, Burak, Caner, Nuri, Gökhan Gönül gibi isimler kulüplerinde yeterince forma giymediği için zayıftı.
BU ADAM BİZİ GEBERTECEK!
Futbolcuların eksiklerini belirleyen Piri, özel çalışma metodları ile çok koşan, mücadele eden, güçlü ve hızlı bir takım oluşturmayı istedi. Fakat fazla yükleme sebebiyle oyuncuların adeta yürüyecek hali kalmadı. Kadrodaki isimlerden birisi durumlarını anlatırken "Bu adam bizi gebertecek. İki maç arasında bile ağır program uyguluyoruz. Sahaya çıkınca da koşamıyoruz" dedi.
AZ KOŞTUK, ÇABUK YORULDUK
Euro2016'nın en genç 5. takımı olan Türkiye, Amerikalı kondisyoner Piri'yi de kadrosuna katmasına rağmen koşu mesafelerinde geride kaldı. Milliler, 103.7 km ile 24 ülke arasındaki en düşük 2. dereceyi elde etti. Turnuvanın en yaşlı 3. takımı olsa da 120 km'leri zorlayan İtalya bu alanda zirveye çıktı.
HABER: Meydan Gazetesi