“Hayatımın sonuna kadar” diye başlayan ancak zamanla sorunlar baş gösteren ve kabusa dönen bir evlilik istemiyorsanız dikkat etmeniz gereken noktalar vardır. Sağlıklı ve mutlu bir evlilik büyük emek ister ve problemleri çözmek çiftlerin elindedir.
Siz de bütün bir ömür sürecek mutlu bir beraberlik istiyorsanız bu davranışlardan uzak durun.
Öfke kontrolünü öğrenin
İki farklı insanın bir arada yaşaması ve zaman zaman birbirlerine kızmaları normal bir davranış biçimidir. Siz de sinirli ve gergin olduğunuz bir anda tartışmayı uzatmayın, sakinleşmeyi bekleyin. Öfke veya sinirlilik hallerinde davranışları düzenlemeyi öğrenmek çok önemlidir.
Kaybetme korkusu yaşamak
Eşlerden birinin kaybetme korkusu yaşaması ilişkilerde sıkıntı yaratabilir. Bu duygu, özgürlükleri sınırlamak, nefes alma alanı bırakmamak gibi bir çok sonucu da beraberinde getirir. Karşılıklı iyi niyet, sevgi, saygı çerçevesinde beraberliğinize devam edin.
Kıskançlık evliliği yorar
Kıskançlığın zaman zaman ilişkileri keyifli hale getirdiğini düşünenler vardır. Ancak unutmayın her şeyin bir dozu vardır. Bu çizgiyi aşar, abartılı bir hale gelirse kıskançlık, ilişkinizi yorar ve büyük bir problem haline gelir.
Eşinizin kişiliğine yönelik ağır eleştirilerden kaçının
Eşinizin kişiliğini küçük düşürücü veya onur kırıcı sözler sarf etmek sevginize zarar verir. ‘Sen hep beceriksizsin, hep böylesin’ veya ‘Beni dinlemedin, hep kendi bildiğini okudun.’ gibi çeşitli suçlamalardan ve eleştirilerden uzak durun.
Eşinizin aklını okumaya çalışmayın
Evlilikte çiftler arası diyalog mutluluğun anahtarlarından biridir. Diyalog tek taraflı olmaya başladığı zaman eşler birbirlerine mesafe koymaya başlar. Sürekli kavgalar, iğnelemeler, atışmalar belli bir süre sonra erkek ve kadını kendi dünyasına itmeye başlar ve yalnızlık düşüncesi ortaya çıkar. Kadın da erkek de kendi dünyasında eşi ile konuşmaya başlar. ‘Ben senin bakışından anlarım, senin ne demek istediğini biliyorum.’ gibi sözlerle eşinizin hareketlerinden ve mimiklerinden anlamlar çıkarmaya çalışmayın.
Eşinizle iletişim kurun
Eşinizle sağlıklı iletişim kurun. Sadece karşı tarafı suçlayan, dinlemeyen, sadece tartışılan bir iletişim biçimi hep olumsuz sonuçlar doğurur. Dinleyen, anlamaya çalışan, suçlamayan bir iletişim biçimini deneyin. Hataların, yanlışlıkların iki taraftan da kaynaklandığını unutmayın. Tek taraflı düşünmeyin.
Konuşurken ses tonunuzu yükseltmeyin, konuşmasını kesmeyin, sabırla dinleyin
İletişimde en önemli detay konuşan kişiyi sabırla sonuna kadar dinlemektir. Eşinizi anlamanız, sabırla dinlemeniz ve kendinizi de aynı şekilde anlatmanız ve dinletmeniz mutlu bir evlilik için faydalı olacaktır.
Sorunlar cinselliği azaltır
İlişkilerde bazen sorunlar cinselliktir. Bazen de yaşanan diğer sorunlar eşler arasında soğuk rüzgarlar estirir, cinsellikten uzaklaşmalarını sağlar. Bu da zamanla birbirlerinden kopmaya kadar gider.
İki tarafın da mutlu olduğu bir birliktelik ortak zevkler yaşayabilmeleri ile mümkündür.
İhanet evliliği bitirir
İhanet çoğu zaman evlilikleri bitiren en önemli faktördür. İlişkinin en ciddi şekilde yıpranmasına ve hep kanayan bir yara olarak durmasına neden olur, onarılması zor bir iz bırakır.
Sürekli geçmişi hatırlatmayın
Evlilikte veya öncesinde yapılan hatalar, tartışmalar, kavgalar, atışmalar veya yapılan yanlış davranışlar evlilik hayatı boyunca sorun yaratabilir. Bu kötü anların eşler arasında sürekli hatırlatılması, evliliğe zarar verir. Bu sebeple mümkün oldukça yaşanılan kötü olayları geçmişte bırakmaya çalışın.
Genelleme yapmayın
Eşinize bir kalıp biçerek o kalıba sokan ifadeler kullanmak, onu kötü bir fiille damgalamak da büyük hatalardan biridir.