"Ben de orada kendime bir goril beğendim ve onu incelemeye başladım. Elimde kağıdım kalemim, bakıyorum 'goril koşmaya başladı, goril durdu, goril oturdu, kalktı" falan. Bu arada arkamda Mehmet Ali Erbil, Selçuk Yöntem, Tarık Ünlüoğlu yani herkes arkamda gorili kızdırıyorlarmış. Ama benim bundan haberim yok. Kızınca da tükürürmüş hayvan. Şimdi goril birden bire kafesin içinde koşmaya başladı. Ben yazıyorum 'dört nala koşmaya başladı' diye. Böyle saniyenin onda biri gibi bir süre içinde, su yalaklarının içinden hayvan dışkıyı aldı eline. Geldi kafesin tellerine, tuttu 'huuu' yapıyor. Ben yazıyorum 'Huuu yapıyor' diye. Bir anda o dışkıyı benim suratıma attı; bitmedi... İstifra (kusma) etti suratıma ve de çiş yaptı. Hepsini bir anda yaptı.Bu benim hayatımda konservatuar yıllarında unutamadığım bir olaydır. Şöyle kaldım, hiçbir şey yapamadım. Arkamda geberiyorlar gülmekten, hepsi yerlerde. Ağzıma kadar girdi hepsi, ağlıyorum iki gözüm iki çeşme; saçlarımdan topuğuma kadar."
Baykal, "Hiç affetmiyorum sizleri" diyerek, kendisine bu şakayı yapan arkadaşlarına bir süre küstüğünü ancak daha sonra barıştığını belirtti.