Ergenekon sanığı Mehmet Haberal’ı tahliye etmedikleri için Yargıtay tarafından tazminata mahkum edilen 9 hakimle ilgili karar heyecan yarattı. ’Mahkum hakimler’, “Bu Haberal’ı tahliye et demektir, temyize gideceğiz” derken, diğer tarafta tahliye için umutlanan diğer Ergenekon sanıkları Yargıtay dilekçelerini hazırlamaya başladı bile.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin, Prof. Dr. Mehmet Haberal’ın tahliye taleplerini “soyut ve gerekçesiz” kararlarla reddettikleri gerekçesiyle 9 hakimi 13 bin 500 TL tazminata mahkum eden kararı tartışma yarattı. Hakimlerin hiçbirinin duruşmalara katılmadığı, bazılarının yazılı savunma dahi göndermediği öğrenildi. Hakimler bu tavrın gerekçesini “Savunmamızda ileri süreceğimiz hususlar ihsas-ı rey olarak ya da tutuklu ile aramızda bir husumetin varlığı şeklinde yorumlanabilirdi” diye açıkladı.
Bir üye karşı çıktı
Kararın 1’e karşı 4 oyla alındığı ortaya çıktı. Başkan Ülkü Aydın ile üyeler Mustafa Kıcalıoğlu, Selma Bellek ve Ayşe Tartıcı Çevikbaş’ın tazminat talebinin kabulü yönündeki kararlarına üye Sadık Demircioğlu karşı çıktı.
Haberal’ın avukatlarının verdiği dava dilekçelerinde tazminat talebinin dayanağı olarak AİHM kararlarını göstermesi dikkat çekti. AİHM’in çok sayıda davada Türkiye’yi uzun tutukluluk süreleri için mahkum etmesinin yanı sıra, tutuklama ve tahliye taleplerinin reddi kararlarında gerekçe olmamasını da insan hakkı ihlali olarak değerlendirdiği belirtildi. Bu durum son kararda da etkili oldu. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin halen yazmaya devam ettiği gerekçeli kararındaki tespitler, kararın Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nca da onanması halinde, diğer tutuklular için hangi açılardan örnek olacağı konusunda da yol gösterici olacak.(Vatan)