Emre KOLTUK- Aleyna KESKİN/YUSUFELİ (Artvin), (DHA)- ARTVİN'in Yusufeli ilçesine bağlı Zeytincik köyünün arazileri ile yolunun bir bölümü Deriner Barajı'nın suları altında kalınca, Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından, Gökçele Mahallesi'ne ulaşım için 100 metre yükseklikte, genişliği 1 metre 60 santimetre olan 80 metrelik asma köprü inşa edildi. Sadece 3 kişinin yaşadığı Gökçele Mahallesi'nin sakinleri, güvenlik amacıyla köprünün ortasına kilitli demir kapı yaptırdı. Gökçele'de yaşayan 3 hanenin sahiplerinde bulunan anahtarla girilen mahallede sabah köprüdeki kapı açılıyor, akşam ise kapatılıyor. Yusufeli ilçesine bağlı Zeytincik köyünün arazileri ile yolunun bir bölümünün Deriner Barajı'nın suları altında kalması üzerine, Gökçele Mahallesi'ne ulaşımı sağlamak için DSİ 26'ncı Bölge Müdürlüğü tarafından Cehennem Deresi üzerine 100 metre yükseklikte, genişliği 1 metre 60 santimetre olan 80 metre uzunluğa sahip asma köprü inşa edildi. Göçlerin ardından boşalan mahallede kalan 3 kişi, köprünün ortasına güvenlik nedeniyle kilitli demir kapı yaptırdı. Mahallede 3 hanenin sahiplerinde bulunan anahtarla açılarak kapıdan girilen Gökçele'de, sabah köprüdeki kapı açılıyor, akşam ise kapatılıyor. Asma köprünün uzunluğu nedeniyle sallanması üzerine mahalle sakinleri köprüye 'Sırat Köprüsü' adını verdi. Mahalleliler evlerine daha güvenli gitmek için araç yolu yapılmasını istiyor. 'MAHALLEYE TEK GİRİŞ YOLU BU KÖPRÜ' Evlerine ve bahçelerine bu köprüden ulaştıklarını belirten Rüstem Çelik, "Eskiden kalabalık bir köyümüz vardı. Köyümüz baraj suları altında kalınca insanlar buraları terk edip gittiler. Koca köyden geriye sadece bu 3 haneli mahalle kaldı. Mahallemizdeki evlerimize ulaşabilmemiz için bize asma köprü yaptılar. Mahalleye tek giriş yolu bu köprü. Zaten burada 3 kişiyiz. Bazı zamanlarda mahallede tek kaldığımız da oluyor. Buralar ıssız, terk edilmiş yerler. Biz de bu köprüye demir kapı yaptırıp, kilitledik. Geceleri korkuyoruz diye demir kapıyı kilitleyerek yatıyoruz. Kendimizi bu sayede güvende hissediyoruz. Anahtar sadece üçümüzde var" dedi. 'KAPIMIZI KİLİTLEYİP YATIYORUZ' Kış mevsiminde köylerinde kimsenin kalmadığını anlatan Necati Çelik de "Evlerimiz ve mahalle boş kalıyor. Ben de Bursa'da oturuyorum. İlkbaharla birlikte köyüme gelerek zeytin ağaçlarımın bakımını yapıyorum. Şu anda mahallede sadece 3 kişi yaşıyoruz. Köyde kimse kalmadığı için hırsızlar zaman zaman evlerimize giriyor. Başta canımız olmak üzere mal varlığımızı korumak amacıyla köprüye demir kapı yaptık. Köyde kimse olmadığı için gündüzleri bile korkuyoruz. Akşamları köprüdeki kapıyı kilitleyip yatıyoruz. Burası resmen mahrumiyet bölgesi, başımıza ne gelir bilinmez. Kendimizi bu demir kapı sayesinde güvende hissediyoruz. Köprü zaten güvenli değil. Yıkılacak diye korkuyoruz. Köprüye 'Sırat Köprüsü' adını verdik. Aşağısı zaten Cehennem Deresi. Torunlarım köprüden geçmeye korktuğu için buraya gelmiyorlar. Allah'a emanet, dualarımızı okuyarak köprüden geçip, kapımızı kilitleyip yatıyoruz" şeklinde konuştu. 'ASMA KÖPRÜ SALLANIYOR' Mahalle sakinlerinden Mustafa Beken ise "Baraj yapıldıktan sonra istimlak parasını alan bazı köy sakinleri maalesef başka illere göç etti. Bizim mahallede baraj öncesinde yaklaşık 25 hane vardı. Koca köyden sadece bu mahalle kaldı. Yaya geçsin diye buraya köprü yaptılar. DSİ aslında buraya araba geçmesi için köprü yapacaktı, yapmadı. Asma köprü yaptı, o da zaten sallanıyor. Köprüye kilitli demir kapı yaptırdık, yabani hayvanlar ve yabancı insanlar mahallemize girmesin diye. Köprü sırat köprüsü gibi" dedi.