Türkiye gazetesinin haberine göre, vatandaşlarla dev şirketlere kesilen cezalar arasındaki adaletsizlik hat safhaya ulaştı. Bu doğrultuda trafikte park yasağına uymayan bir sürücüye minimum 3 bin lira ceza kesiliyor. Bunun yanında milyarlarca liralık iş hacmine sahip dev şirketlere ise fırsatçılık cezası olarak 1 milyon lira gibi düşük miktarda cezalar kesiliyor. Zengin ile fakir arasındaki makasın git gide açıldığı günümüzde bu çelişki ise vatandaşta eleştirilere sebep oluyor.
Trafikte park yasağına uymayan sürücüler, çifte cezalandırılıyor. Çekici ve otopark ücretleri neredeyse bir trafik cezası kadar ediyor. Aracın çekildiği mesafe 1 kilometreden az bile olsa çekiciler, 700 liradan kapıyı açıyor. Çekici fiyatlarına otopark ücretleri eklenince, rakam 1.000 TL’yi geçiyor. Öte yandan, araçların çekilirken gördükleri hasarları sigorta şirketleri ‘araç başında şoför yok’ gerekçesiyle karşılamıyor. Üstelik otoparklar akşam saatlerinde kapanıyor. Araç sahipleri ancak ertesi gün araçlarını alabiliyor. Çekicilerin ve otoparkların fırsatçılığı, vatandaşları isyan ettiriyor.
Bazı otoparklar ödemeyi kredi kartı ile almak istemiyor. Ya nakit ya da IBAN ile ödeme kabul ediyor. Kısa mesafede yapılan çekici fırsatçılığı, sosyal medyada büyük tepki topluyor. Vatandaşlar “Biz cezayı ödemeye razıyız; ancak çekici ve otopark ücretleri çok yüksek. Rakamın tamamını devlete ödeyelim, bu soygun bitsin” mesajları ile durumu özetliyor.
İnşaat malzemesi fiyatlarında sektör gerçekleriyle uyuşmayan zamlar yaşanıyor. Çimento fiyatları ile başlayan zam furyası, birçok ürüne sirayet etti. Demir, hazır beton, gaz beton, çimento, briket, tuğla, kremit, kum, sarf malzeme, cam, PVC, kapı, alçıpan ve boya gibi inşaat ürünlerinde yaşanan ciddi yükselişler, müteahhitlerin tepkisini çekiyor. Sektör temsilcileri fiyatların sebepsiz yere arttırıldığını, operasyon çekildiğini iddia ediyor.
Ticaret Bakanlığı, gazetemizin gündeme getirdiği fırsatçılık üzerine harekete geçti. Yılbaşından bu yana çimento fiyatlarını sebepsiz yere yüzde 200 arttıran 39 şirkete, sadece 54 milyon ceza kesildi. Bu da şirket başına 1,3 milyon liraya tekabül ediyor. Şirketlerin milyar liralık ciroları göz önüne alındığında cezaların yetersiz olduğu görülüyor.
Aynı şekilde marketlere kesilen cezalar da, şirket büyüklükleri dikkate alındığında, vatandaşa kesilen trafik cezalarına göre düşük seviyede kalıyor. Son 2 yılda temel gıda fiyatlarıyla oynayarak piyasanın dengesini alt üst eden zincir marketlere 1 milyar TL’nin üzerinde ceza kesildiği biliniyor. Ancak marketlerin şube sayısına bakıldığında kesilen ceza market başına çok cüzi duruyor. Tüketici dernekleri bu nedenle yakın zamanda açıklanan ‘market kapatma cezalarının’, çok yerinde bir karar olduğunu ifade ediyor.
6 Şubat depremlerinden sonra beton ve çimentoda fahiş fiyatlara karşı caydırıcı tedbirler alınmıştı. Ticaret Bakanlığı, ülke genelindeki denetimleri sonunda, hazır beton ve çimento işletmelerinden 39 işletme sahibine 54 milyon lira ceza uyguladı.
Yine her alandaki fahiş fiyat ve stokçuluğa karşı bugüne kadar 2.889 işletmeye 580 milyon lira ceza kesildi. Çadır ve konteyner fiyatlarıyla oynayan 331 işletme de 78,8 milyon lira cezaya çarptırıldı. Meclis Sanayi Komisyonu, son günlerde tartışma konusu olan çimento fiyatlarını masaya yatırdı.
Ticaret Bakan Yardımcısı Mahmut Gürcan “En son çimento fiyatlarını kasımda Türkiye genelinde 1.750 liradan belirlediler, 10 Nisan’a kadar zam yapmadılar. Nisan’da 2.150 lira bant çıkış fiyatı belirlendi, şu anda bu fiyattan devam ediyor. Biz her zaman kontrol altında tutuyoruz” açıklamasında bulundu.