Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bartın’da partisinin düzenlediği mitingde konuşurken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’da bozkurt işareti yapmasını eleştirirken kendisi de aynı işareti yaptı. Arınç, "Ben Kılıçdaroğlu böyle yapıyor diye yapıyorum. ’Herkesten oy lazım, o yüzden böyle yapıyorum’ diyor. Oyun bol olsun" dedi.
Başbakan Yardımcısı Arınç, Bartın’da kent girişinde partililer tarafından karşılandı. Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 2 bin kişiye hitap eden Arınç, CHP’nin Ankara’da Mansur Yavaş’ı aday göstermesini eleştirdi. Arınç, "MHP’li Mansur Yavaş arkadaşımızı buldular çıkardılar. Bu şu demektir; Bizim içimizde Atatürkçü, laik, solcu, sosyal demokrat birisi yok. Var olanları çıkarırsak 10 tane bile oy alamayacağız. Böyle biri isim çıkararak tüm partilerden oy almayı düşünüyorlar" dedi.
Kılıçdaroğlu’nun Ankara’da seçim otobüsünde bozkurt işareti yaparak çevredekileri selamlamasını eleştirirken, kendisi de aynı işareti yapan Arınç, şunları söyledi:
"Kemal Kılıçdaroğlu artık bunu yapmaya başladı. Ben Kılıçdaroğlu böyle yapıyor diye yapıyorum. Bu basından korkulur. Beni ikaz edin, sonra alt yazı geçerler, ’Kurt oldu’ derler. Sonra Selahattin Demirtaş bana da kızar. Geçenlerde Selahattin Demirtaş bir şey söylemiş. ’Ben Dersimli Kılıçdaroğlu’nu Kürt zannediyordum, meğerse kurt kökenliymiş’ dedi. Ne günlere kaldık. ’Herkesten oy lazım, o yüzden böyle yapıyorum’ diyor. Oyun bol olsun. Hatay’da aday bulamadılar. Halbuki Hatay’dan çok güçlü aday bulabilirlerdi. Hatay’ın yüzde 40’ı CHP ile duygusal bağ içinde olan bir grup. Bula bula bizim eski başkanımızı buldular. Ak Parti’nin belediye başkanı Metin Savaş’ı tuttu bizim karşımıza aday gösterdi. Sarıgül için, ’Bu adam yolsuzluğun çamuruna batmış’ dedi. İstanbul’dan aday gösterdi. Milletin oylarını alabilmek için farklı farklı kimlikleri karşımıza çıkarıyor. Sonra milletten oy alacağını zannediyor. CHP’nin Anadolu’daki hali budur."
30 Mart seçimlerinin sadece belediye başkanlığı seçimi olmadığına dikkat çeken Arınç, "Bu seçim öncesinde AK Parti, sayın Başbakanımız, bakanlar, bakan çocuklarını hedef alarak bir iftira, bir lekeleme karalama kampanyası başlatıldı. İş birliği yaptılar, rollerini seçtiler. Geçmişteki siyasi partiler ya da hükümetlerden birisi olsaydı bu iftiralara, hakaretlere 10 gün dayanamazdı. Liderimiz çok güçlü, halkımız bize inanıyor, bizi seviyor ve bizi kucaklıyor. Yapılan bütün hakaretlere rağmen meydanları yüz binler dolduruyor" dedi.
Başbakan Erdoğan’ın 11 yıl 3 aydır görevde olduğunu ve Menderes’in rekorunu kırdığını hatırlatan Arınç, "Bu güne kadar bizi yıkmayı denediler. Daha 2000’li yıllarda başladılar. Birilerinin darbecilik damarları kabardı. Cunta faaliyetlerine başladılar. Planlar hesaplar yaptılar. Biz dimdik durduk, hiç korkmadık. Bunun demokrasiyle çözüleceğine inandık. Şimdi de o hesapları yapanların pek çoğu mahkemelerde yargılanıyor. Kimisi mahk?m oldu, kimisi de temyizi bekliyor. Onunla bizi yıkamadılar. Sonra Cumhurbaşkanlığı seçiminde önümüze 367 hokkabazlığını çıkardılar. 27 Nisan akşamı Genelkurmay Başkanı’nın internet sitesine koyduğu tehdide de aldırış etmedik, bütün engelleri aştık" diye konuştu.
Arınç, mitingin ardından gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Mısır’daki idamları değerlendiren Arınç, büyük bir üzüntü içinde olduğunu söyleyerek şöyle konuştu:
"Mısır’da darbenin üzerinden neredeyse 1 yıl geçti. Bu 1 yıl içerisinde antidemokratik çalışmalar yapıldı. Tüm darbelerden sonra siyasetçiler suçlanır. Ve bu hayali suçlarla yargılanır, mahkum edilirler. Aynen Mısır’da böyle oldu. Hayali suçlamalarla, isnatlarla, iftiralarla gözden düşürme ve itibarsızlaştırmak için ve darbeyi yapanları yükseltmek, güçlendirmek için davalar açtılar, tutukladılar ve onları beyaz elbiseleriyle sorguya çektiler. Ve bugün 26 kişiyi 1 dakikada idam ettiler. Trajik bir gerçekle karşı karşıyayız. Bundan büyük bir üzüntü duyuyorum. Bunu büyük bir nefretle lanetliyorum. Bu dünyanın hiçbir yerinde görülecek bir olay değil. Adil bir yargılama olmamıştır. Bu duruma dünyanın kayıtsız kalmaması lazım. Özellikle idam tüm dünyada reddedilmiş, ortadan kaldırılmış bir suçtur. Buna rağmen 500’den fazla kişinin idam edilecek olması, insanın tüylerini diken diken ediyor."
Türkiye’nin de bir Başbakan ve iki bakanını darbeden sonra idam etme ayıbını taşıdığını vurgulayan Arınç, "Hamdolsun ki darbenin bütün izlerini taşıyan, geçmişten bu yana kalan korkuların artık hepsi reddedildi. Anayasamız değişti, kanunlar değişti, darbecilik cuntacılık ve seçilmiş hükümetlerin antidemokratik usüllerle devirme yöntemleri terk edildi. Türkiye olarak bu ayıptan kurtuldu. Darısı başka ülkelerin başına. Şüphesiz Amerika, AB’nin, gerekiyorsa Rusya’nın bu idam cezalarını tanımadığını, bunun hukuk dışı bir uygulama olduğunu ve kesinlikle sürecin devam etmemesi gerektiğini söylemeleri ve Mısır’ı abluka altına almaları gerekiyor. Yoksa Allah saklasın, bu idamlar yapılacak olursa, Mısır kaybeder, demokrasi kaybeder, insanlık kaybeder. Yazıklar olsun, söyleyebilecek başka bir sözüm yok" dedi.
Farklı partilerle yarıştıklarını, hepsini solladıklarını belirten Arınç, şöyle dedi: "Hepsini topla, bizimkinin yarısı bile etmiyor. Biz yüzde 50 oy alıyoruz. Bugünkü anketlere bakarsanız, Allah nasip ederse yüzde 54'leri bulmuş gibiyiz. Ama bir sene sonra Allah'ın izniyle yüzde 60'ları konuşacağız. Üç dönem oylarını artırarak iktidar olan bir partiysek, yine yükselişte olmamız lazım. İnişte olmak bize yakışmaz. Ak Parti nasıl bu başarıya ulaştı? Nasıl yüzde 50 oy aldı milletten? Parayla almadık biz bunları, insanları zorla sandığa getirmedik, oyların rengini değiştirmedik. Peki nedir bu işin sırrı? Çünkü Ak Parti milletimizin bütününü kucaklıyor. Seçimden seçime başarıya koşuyor."
Bartın'da genel seçimlerde yüzde 48 oy aldıklarını, referandumda iyi sonuç elde ettiklerini, ama belediyeyi bir türlü alamadıklarını hatırlatan Arınç, şöyle devam etti: "Bunun mutlaka bir sırrı vardır. Bunun bir kilidi vardır. Böyle bir anahtarı, böyle bir kilidi açacak cihazı bizim Bartın'da bulmamız lazımdır. Bunun için bir doktora ihtiyaç var. İnsanı anlayabilen, insanı tanıyan, insanı seven ve yıllarca başhekimliğimizi yapmış bir kardeşimize ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. İnşallah adayımız doktor Seyfettin Kalay ile bu kilidi açmamız lazım. Yoksa Bartın'a yazık olacak. 10 yılda 2 katrilyon lirayı hizmet için Bartın’a aktarmışız. Bu Bartın’a büyük bir hizmettir. En güzel hizmetleri yapıyoruz. Ama belediye başkanlığını kazanamıyoruz. Olacak iş değil. Bartın CHP ve MHP’ye mahkum mu?" Bülent Arınç, konuşmasının ardından ilçeden ayrıldı. (DHA)