Bunun sebebi ise aslında çok basit. Dünyamızın yer çekimi ile ay arasında ciddi farklar var ve bu sebeple dünya üzerinde yapılan iniş testleri her ne kadar ay ortamına uygun hale getirilmeye çalışılsa bile bir türlü istenileni veremiyor.
1969’un Mayıs ayında Apollo 11 mürettebatının yaptığı 6. Ay inişi senaryosu ise bunu destekler nitelikte. Ellington Hava Üssü’nde gerçekleştirilen bu senaryo, mekik serbest düşüş moduna geçtikten sonra oldukça tehlikeli bir şekilde sona eriyor. Hatta o kadar tehlikeli bir şekilde ki Armstrong mekik parçalanmadan saniyeler önce fırlatma koltuğu ile hayatını kurtarıyor.
Tabii bu tarz testlerden sonra Armstrong’un aya inişi konusunda pek çok felaket senaryosu ortaya atılmış olsa bile, gerçek aya iniş beklenilenden çok ama çok daha yumuşak bir şekilde gerçekleşiyor.