ANKARA (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da sık sık şikayet ettiği "bürokratik oligarşi", milletvekillerini de canından bezdiriyor.
Başından geçen 2 olaya isyan eden AK Parti Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, "Bizzat yaşadım. Biz milletvekili olarak bu kadar uğraşıyorsak, vatandaşın haline acımak lazım" dedi. Bir memurun kurumdan kuruma naklen atamasının 96 gün ve 58 imzanın sonunda gerçekleştiğini anlatan Akgün, aynı zamanda seçim bölgesindeki Mavi Tünel Projesi için de Başbakan Erdoğan'ın talimat vermesine rağmen 16 aydır ihaleye çıkılamadığını söyledi. Akgün, yaşadığı 2 olayı, "Tam bir komedi" sözleriyle anlattı.
Başbakan Erdoğan'ın da sürekli yakındığı bürokrasideki yavaşlık ve engellerden milletvekilleri de şikayetçi. Yaşadığı 2 olay üzerine bürokrasiden isyan eden AK Parti Karaman Milletvekili Mevlüt Akgün, "Bir memurun kurumdan kuruma geçişini takip ettim. Tüm 96 gün sürdü ve ancak 58 imzanın sonunda gerçekleşti. Böyle bir şey olabilir mi? Kendim yaşadım bizzat. Bürokrasi insanı bezdiriyor. Azalttık diyoruz, demek ki daha azaltamadım. Biz milletvekili olarak bu kadar imzanın sonunda bir iş yaptırabiliyorsak, vatandaşın haline acımak lazım" diye konuştu.
Başbakanlık'ta müsteşarlıkta 2 senedir bekleyen kurumlararası nakiller bulunduğunu belirten Akgün, "İnsanlar 2-3 senedir bir evrakın müsteşarlıktan çıkmasını bekliyor. Devlette, bir evrakın aynı katta bir odadan diğer oraya geçmesi günler alıyor. Bazı işlemleri elden takip etmemize rağmen yüzlerce imza gerekiyor. Bir kurumdan bir kuruma geçiş aylar alıyor" diye tepki gösterdi. Başından geçen bir olayın da Konya Ovası Projesi olarak da adlandırılan Mavi Tünel projesi olduğunu belirten Akgün, söz konusu proje için geçen yılın başında ödeneğin çıktığını ancak ihale edilemediğini hatırlattı. Projenin 16-17 aydır bekletildiğini ifade eden Akgün, ihaleye çıkılamadığı için geçen yıl çıkan ödeneğin geri alındığını, girişimleri sonucunda ödeneğin yeniden çıkarıldığını ancak ihalenin henüz gerçekleştirilemediğini vurguladı. Bütün kurumların topu birbirine attığına işaret eden Akgün, "Mavi Tünel Projesi 17 aydır bürokrasiye takılmış durumda. Başbakan'ın talimatına rağmen ihale edilemedi. Tam bir komedi" dedi.
"BÜROKRASİ BERABERİNDE RÜŞVETİ DE GETİRİYOR" Akgün, yaşadığı iki olay üzerine Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin'in cevaplandırması istemiyle soru önergesi verdi. Akgün, Türkiye siyasetinde bürokratik yönetim geleneğinin varlığından her zaman söz edildiğini, Başbakan'ın da konuşmalarında sıkça vurguladığı gibi bürokratik oligarşinin rolünün Türkiye'de hemen hemen bütün siyasi iktidarlar tarafından en önemli eleştirisi konusu yapılmasına rağmen her seferinde bürokratik oligarşinin ağırlığının yaşanan sürtüşme ve polemiklerden galip çıkmayı başardığını kaydetti. Türkiye'de kamu kurum ve kuruluşlarının hantallaştığını, kurumların karar alma ve uygulama konusunda istenilen hızı yakalayamadığını dile getiren Akgün, kamu kurumlarında yetki ve sorumlulukların dağılımındaki dengesizliklerin mevzuata sıkı sıkıya bağlılık ve aşırı denetim mekanizmalarının uygulanmasının kamu yönetimini işlemez hale getirdiğini ifade etti. Kamu yönetimindeki ücret farklılıklarının fazlalığı ve herkesin aldığı eğitime uygun yerlerde çalışmamasından dolayı kamudaki memurların sık sık kurumlar arası yer değiştirme talebinde bulunduğuna işaret eden Akgün, "Burada da sözü sıkça edilen bürokratik oligarşi devreye girmektedir" dedi.
Türkiye'de yatırım yapmak isteyen girişimcilerinin de aynı imza serüveniyle karşılaştığını hatırlatan Akgün, "Ülkemizde bürokratik oligarşi, kırtasiyecilik, kanunların uygulanmasında fili ayrım yapılması, rüşvet, kayırma, rant kollama, otorite boşluğu gibi nedenlerle devlete karşı büyük güvensizliklerin oluşmasına neden olmaktadır" ifadesini kullandı. Akgün, Bakan Şahin'den kamu yönetimindeki bürokratik oligarşinin kaldırılması veya azaltılması için hangi tedbirlerin alındığını sordu. Kamudaki imza fazlalığının azaltılması için genel bir düzenleme, kurumlararası naklen geçişlerde karşılaşılan sorunların çözümü için bakanlıklar arasında bir koordinasyon planlanıp planlanmadığı sorusunu da yönelten Akgün, Başbakanlık makamında bekletilen dilekçe sayısının açıklanmasını istedi.