Doğu Afrika ülkesi Burundi'de anayasa değişikliği referandumu sürecinde çıkan olaylarda 46 kişi hayatını kaybetti.
Burundi İnsan Hakları Örgütü Iteka'dan yapılan yazılı açıklamada, 17 Mayıs'ta yapılan referanduma ilişkin süreçte özellikle muhaliflere karşı şiddet olaylarının arttığı, birçok kanunsuz eylemin gerçekleştiği kaydedildi.
Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
"Burundi'de yapılan referandum sürecinde 46 kişi öldü, 3 kişi kaçırıldı, 32 kişi işkenceye uğradı, 124 kişi keyfi gözaltına alındı ve bir kişi tecavüze uğradı. Şiddete uğrayanlar özellikle 'Burundililerin Umudu' adlı bağımsız koalisyon üyesi Devlet Başkanı Nkurunziza'nın siyasi rakipleri."
Şiddet olaylarının birçoğunun kimliği belirsiz kişiler tarafından yapıldığı vurgulanan açıklamada, referandum sürecinde yönetim karşıtlarına yönelik şiddetin bilinçli artırıldığı bildirildi.
Burundi'de Devlet Başkanı Pierre Nkurunziza'nın 2034 yılına kadar görevde kalmasına imkan veren anayasa değişikliği referandumundan "evet" sonucu çıkmıştı.
Bu durumda Nkurunziza'nın eski görev süreleri sayılmayacak, 2020 ve 2027'deki seçimleri kazanması halinde 2034 yılına kadar görevde kalabilecek.
\
- 2015'ten sonra şiddet olaylarında büyük artış
Burundi'de 13 yıldır iktidardaki Nkurunziza'nın, hükümetle silahlı gruplar arasında Ağustos 2000'de imzalanan Aruşa Anlaşması'nda yer alan "devlet başkanının yalnızca iki kez seçilebileceğine" ilişkin maddeye rağmen Nisan 2015'te üçüncü kez devlet başkanlığı için adaylığını açıklamasının ardından başlayan siyasi kriz ve şiddet olayları devam ediyor.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği tarafından 30 Nisan 2018'de yayınlanan bir raporda, ülkedeki şiddet olaylarında binden fazla kişinin hayatını kaybettiği, 430 binden fazla kişinin yerlerinden edildiği bildirilmişti.