Büyükanıt konuştu

Eski Genelkurmay Başkanı emekli orgeneral Yaşar Büyükanıt, "Yarın sizi almaya gelirseniz tepkiniz ne olur?" sorusuna, "Siz ne yaparsanız ben de onu yaparım" yanıtını verdi.

İSTANBUL (İHA) - Beykent Üniversitesi Taksim Yerleşkesi'nde düzenlenen "Terörle Mücadelenin Hukuki Yönleri" konulu panelde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Büyükanıt, askerin ne kadar çok hukuk bilmesine ihtiyaç varsa, kanunları yapan hukukçuların da o kadar terörü bilmesi gerektiğini söyledi. Büyükanıt, "Türkiye sıkıntılı bir dönemden geçiyor. Şu anda yargının el attığı olaylar var. Devam eden bir olay hakkında benden yorum beklemeniz çok doğru bir yaklaşım olmaz. Türkiye istikrarlı bir ülke olmalı, bu tür

Reklam
Reklam

sıkıntılardan kurtulmalı ve ileriye doğru enerjisini çok daha Türkiye'yi ileri götürecek sahalarda yansıtmalı" dedi. Büyükanıt, "Yarın sizi almaya gelirseniz tepkiniz ne olur?" şeklinde soru soran muhabire, "Sana gelseler sen ne yaparsın. Ben de onu yaparım. Bu konuda bireysel bir şey söylemek istemiyorum" yanıtını verdi.

Emasya protokolünün iptaline de değinen Büyükanıt, şunları söyledi:

"1961 yılında teğmendim o zaman da Emasya vardı, genelkurmay başkanı oldum o zaman da Emasya vardı. Emasya planı demek, 5442 sayılı kanuna göre

mülki amir düzensizlik görürse polisten, jandarmadan yardım ister. 1997 yılında, Güneydoğu'da görev yaptığım dönemde OHAL vardı. Bu, güvenlik kuvvetlerine çok fazla yetki veriyordu. Daha sonra 5442'ye ekleme yapılıp OHAL'in kaldırılması düşünüldü. Bir protokolle 5442 sayılı kanuna takviye yapıldı. Burada yanlış yapıldı. Emasya'da yer alan bazı protokoller, 5442 sayılı kanuna uymuyor, bu protokol de bu yüzden kaldırıldı. Emasya ile ilgili asıl tartışılan konu anlaşılmadı."

Reklam
Reklam

Büyükanıt, "Osmanlı'nın çöküşü yeniçerilerin kaldırılmasıyla oldu, şimdi de askere baskı var. Bu konuda ne diyeceksiniz" sorusuna, "Bir Vakai Hayriye var, bir de Vakai Vakvakiye var. Osmanlının çöküşü tam olarak yeniçerilerin kaldırılmasıyla söz konusu değildir. Aslında Osmanlının çöküşü 1835'te İngilizlerle yapılan dış ticaret anlaşmasıyla meydana gelmiştir. Daha sonra da bu anlaşmanın ardından azınlık haklarıyla ilgili gelişmeler olmuştur. Bu da çöküşü sağlamıştır. İhtiyat dönemi de çöküşte büyük rol oynamıştır" yanıtını verdi.