Büyükşen cinayetin davasından son dakika gelişmesi yaşandı. Gerekçeli kararın açıklandığı davadaki olay, Konya’nın merkez Karatay ilçesine bağlı İsmil Mahallesi'nde yaşanmıştı. 3 Eylül 2018 tarihinde Büyükşen ailesinin evine giren kar maskeli katil, Metin ve Nejla Büyükşen çiftini tüfekle vurarak öldürürken evde bulunan çiftin kızları Fatma Büşra Büyükşen'i (26) de yaralandı.
Cinayetten yaklaşık 3 yıl sonra cinayetlerin azmettiricisi olarak yakalanan Esra Taş (29) sevgilisi Abdullah Başdemir (48) ile cinayetleri işlediği ileri sürülen Ertuğrul Çelik (48) tutuklandı.
Konya 5. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanan sanıklar 5 Mayıs tarihinde açıklanan kararda Ertuğrul Çelik, 'kasten öldürme' suçundan 2 kez müebbet hapis, 'konut dokunulmazlığını ihlal' suçundan 4 yıl, Fatma Büşra Büyükşen'i 'yaralama' suçundan da 9 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Abdullah Başdemir ve Esra Taş da 'kasten öldürmeye azmettirme' suçundan 2'şer kez müebbet hapis, 'nitelikli konut dokunulmazlığını ihlal etme suçuna azmettirme' suçundan da 4 yıl hapse mahkum edildi. Tutuksuz sanık Zekeriya Okşen'de delil yetersizliğinden etti.
Mahkeme heyeti verilen cezaların gerekçeli kararını açıkladı. 305 sayfadan oluşan gerekçeli kararda Abdullah Başdemir'in Esra Taş'a yönelik, 'Artık seni tehdit edemezler, adamlarımı gönderdim, için rahat olsun ben onları öldürttüm' dediği yönündeki ifadelere yer verildi.
Kararda, "Ertuğrul'un bu eylemi Esra ve Abdullah'ın azmettirmesi sonucu gerçekleştirdiği, dosya içeriğinde yer alan iletişimin tespiti kayıtlarından anlaşılacağı üzere sanıklar Esra ve Abdullah'ın hayatın olağan akışına uymayacak şekilde tedirgin hareketler ve konuşmalar yaptıkları, bizzat olayı gerçekleştirdiklerine dair konuşmalar olmasa da araştırılmalarını bu öldürme olayı ile ilişkilendirmeleri, bu minvalde araştırma ve konuşma yapmalarının da hayatın olağan akışına uymadığı, tanık Hatice'nin aşamalarda değişmeyecek şekilde olay günü akşamı, sanıklar Abdullah ve Esra arasında Abdullah'ın Esra'ya hitaben Hüseyin'in ailesini kastederek 'Artık seni tehdit edemezler, adamlarımı gönderdim, için rahat olsun ben onları öldürttüm' şeklinde sözler söylediği, Esra'nın da buna karşılık olarak sanık Abdullah'a şaka yollu 'Sen aslansın yaparsın' dediği" belirtildi.
Sabah gazetesinin haberine göre; Gerekçeli kararda katil zanlısı Ertuğrul Çelik'in bulunduğu bölgeden olay yerine kaç dakikada gidebileceğinin hesabı da yer aldı.
"Ertuğrul'un telefon baz bilgilerinin olay yerinde çıkmamasının sanığın o saatte olay yerinde olmayacağını göstermeyeceği, sanığın olası baz bilgilerini kendi lehine çevirmek ve olayda yakalanmamak amacıyla telefonunu yanına almadığı, öldürme eyleminin gerçekleştiği saat, olay yeri ile sosyal tesis arasındaki mesafe, Google haritalar üzerinden yapılan sorgulamaya göre İsmil ile Apa arasındaki mesafenin 68 km olması ve bu mesafenin 90 km hızla giden bir araçla 45 dakikada 120 km hızla giden bir araçla 34 dakika sürede alınabilmesi, eylem saatinin trafiğin sakin olduğu vakte denk gelmesi ve sanık Ertuğrul'un olay günü saat 23:00 sıralarında sosyal tesise gelmesi de dikkate alındığında sanığın eylemden sonra tesise gidebilmesi için yeterli zamanının olduğunun anlaşıldığı" ifadelerine yer verildi.
Kararda, katil zanlısı Ertuğrul Çelik'in sokak ve evlerin benzer olması nedeniyle Muradiye-Mustafa Kalınkayış çifti sanarak maktuller Metin ve Necla Büyükşen'i öldürdüğü belirtildi.
Gerekçeli kararda, sanıkların bir plan dahilinde suç işleme kararını ne zaman aldıklarının tam olarak tespit edilemediği, Esra'nın olayların başlangıcı olan tanık Hüseyin ile ayrılığından sonra öldürme olayına kadar geçen süre de dikkate alındığında sanıkların öldürme düşüncesinde ruhi dinginliğe ulaşarak eylemlerinde sebat etme durumunun dosya kapsamında tam oluşmadığı anlaşılmakla, kaldı ki somut olayda hedefte sapma olması nedeniyle tasarlamanın şartlarının oluşmadığı belirtildi.