Çalışan annelerin karşılaştığı sorunlar nelerdir?

Çocuklarıyla yeteri kadar vakit geçiremeyen çalışan anneler, özellikle bebeklik döneminde daha fazla sıkıntı hissetmektedir. Çalışan anneler, bebeklerinin kendilerine daha çok ihtiyaç duyduğu dönem boyunca işine ve ev düzenine yeterince konsantre olamazlar. İlgi bekleyen çocuklar, annelerinin daha zor bir süreç yaşamasına neden olabilirler. Bu durum annenin psikolojisini etkiler ve bazı hatalara neden olabilir. Uzman Pedagog Belgin Temur Yağlıtaş konuyla ilgili bilinmesi gerekenleri anlattı.

Özellikle ilk 1 yıl bebeklerin annelerine, annelerin de bebeklerine ihtiyacı daha fazla olmaktadır. Bebeğin her türlü gelişimini, bakımını ve ihtiyaçlarını annenin bire bir karşılaması, anneyi daha mutlu etmektedir. Özellikle belirli bir kariyeri olan anneler, bir an önce işlerine dönmek zorunda kalır. Bu da çocuklarıyla daha az vakit geçirmelerine ve de bebeklerini bir başkasına bırakmalarına neden olmaktadır. Bu durum annelerin çok büyük bir vicdan azabı yaşamalarına yol açmaktadır.

Aslında bir çok anne, bebekleri küçükken çalıştığı dönemde, ne işlerine tam konsantre olabilirler, ne de eve tam konsantre olabilirler. Bu da iki taraf için büyük bir zorluk olmaktadır.

Reklam
Reklam

Çocuk biraz daha büyüdüğünde ise, anne çocukla ilgilenmeye ihtiyaç duyar. Bu sefer de onun büyümesini ve gelişmesini yeterince görememek gibi bir sıkıntı oluşur. Örneğin; ilk anaokulu döneminde, anne çocuğunun yanında olmak ister. Ama iş koşulları buna elvermediğinde, yaşadıkları en büyük sıkıntılardan biri olmaktadır.

ÇALIŞAN ANNE VE ÇOCUK ARASINDA NASIL BİR İLİŞKİ VARDIR?

Çalışan anne ve çocuk arasında, aslında her çocukla anne arasının olması gerektiği gibi bir ilişki olmalıdır.

Çocukların, özellikle ilk 3 yılda anneleriyle yakın olmalarının önemli olduğunu bilmekteyiz. Annenin, çocuğun gelişimi ve ihtiyaçları konusunda bilgi sahibi olması, gelişimini yakından izlemesi son derece önemlidir.

Çocuğun yaşına uygun olarak özellikle oyun ihtiyacını annenin karşılayabilmesi de büyük önem taşır. Çocuklar oyunları aracılığıyla kendilerini ifade edebilir, karşılarındaki kişiyle daha iyi ilişki kurabilirler. Kendisiyle oynayan bir kişiyle daha yakın hissederler. Çalışan anneleri olan çocukların da en büyük şikayeti, annelerinin kendileriyle oyun oynamamasıdır.

Reklam
Reklam

Anneler eve geldikleri zaman çocukların diğer ihtiyaçlarını gidermeye çalışmakta, oyuna ve eğlenceye biraz daha az zaman kalmaktadır. Burada iyi bir planlama gerekir. Geç saatte eve gelen bir anne için gerçekten çok zorlayıcıdır. Dolayısıyla zamanın iyi planlanması ve destekler bulunması çok önemlidir.

Annenin bir insan olarak önce kişisel tatminin çok önemli olduğunu düşünmekteyim. Kendi zaman planını iyi yapan bir kadın, çocuğuna da vakit ayırabilir, eşiyle de ilişkilerini daha iyi yürütebilir. Kendisine uygun yardımcılar planlaması son derece önemlidir.

ÇALIŞAN ANNENİN ÇOCUĞU OLMAK ÇOCUĞUN PSİKOLOJİSİNİ NASIL ETKİLER?

Çalışan annenin çocukları, genellikle annelerini çok özleyen çocuklar olmaktadır. Anneyi özlemek her zaman bir dezavantaj olmaz, bazen avantaj da olmaktadır.

Genellikle çalışan annelerin çocuklarının ruhsal olarak daha fazla hassasiyetleri olur diye düşünülür. Oysa pratikte böyle olmadığı görülmektedir. Tamamen annenin çocukla kurmuş olduğu ilişkiyle bağlantılıdır. Ama karşılıklı bir özlem olmaktadır.

Reklam
Reklam

Çalışan annelerin, çalışıyor olmaktan ötürü hissettikleri vicdan azabıyla bağlantılı olarak bazı yanlışları olabilir. O zaman çocuklar annelerine olması gerekenden fazla bağımlılık geliştirebilir. Anne de çocuğuna fazla bağımlı kalabilir. Bütün gün birbirlerini göremedikleri için gece birlikte yatma, emzik, biberon kullanımının ve tuvalet eğitiminin biraz daha gecikmesi gibi durumlar görülebilir.

Akşam ya da haftasonu iyi bir zaman planlamasıyla, bütün bu dezavantajlar avantaja dönüştürülebilir. Birlikte geçirilen zaman çok keyifli olabilmektedir.

ÇALIŞAN ANNE OLMAK ANNENİN PSİKOLOJİSİNİ NASIL ETKİLER?

Kadının genel psikolojik özellikleri çok önemlidir. Bazı kadınlar çalışmayı hayatlarında öncelikli olarak görürler. Böyle bir durumda süreci daha iyi yönetebilirler.

Ama bazı kadınlar zorunluluktan çalıştıklarını ifade ederler. Böyle bir durumda çok daha fazla vicdan azabı çekerler. Bu vicdan azabı da çocuklara genellikle olumsuz olarak yansır.

İş hayatında çok fazla konsantrasyon gerekir. Oysa bir yandan da büyütülmekte olan bir çocuk vardır. O tarafla ilgili bir konuyu da takip etmek gerekebilir. Konsantrasyon konusunda problem yaşanabilir.

Reklam
Reklam

Bazen çocuklar ilgi ve alaka beklediklerini belirten bazı sözler söyleyebilir, bu da annelerin vicdan azabı yaşamalarına neden olan faktörlerden biridir.

Bir başka zorluk da zaman yönetimi olmaktadır. Çünkü çalışan anne aynı zamanda bir kadındır. İş, eş ve çevresindeki kişilerle olan ilişkileri vardır. Bütün bunları yönetmekle ilgili zorluk olmaktadır.

ÇALIŞAN ANNELERİN EN SIK KARŞILAŞTIĞI PROBLEMLER NELERDİR?

Çalışan anneler, öncelikle iş yerinde bazı problemlerle karşılaşmaktadırlar. Bir kadın anne olduğunda, ister istemez iş ortamında da çocuğuyla ilgili şeyleri düşünmek zorundadır. Bazen bu konuyla ilgili telefon görüşmeleri yapmak durumundadır. Bu kimi zaman iş yerinde sorunlara sebep olabilir. Oysa bu bir hak olmalıdır.

Diğer yandan evde çocukla zaman ayarlaması sorunu he zaman olmaktadır. Anne kapıdan girdiği an çocuğun bir takım talepleri başlar. Oyun oynamak ister, günlük hayatıyla ilgili bir şeyleri anlatmak ister.

Büyük bir yorgunlukla eve gelen kadın, hem çocuğunu sevmek ve ilgilenmek istiyor, hem onun ihtiyaçlarını hem de evle ilgili ihtiyaçlarını karşılamak ister, hem de eşiyle ilgili sorumlulukları yerine getirmesi gerekir. Bütün bunlar kadın için büyük bir yük demektir. Burada eşin de desteği çok önemlidir. Eşin desteğiyle kadınlar daha az sorun yaşamaktadırlar. Ama geleneksel bir aile tipiyse, bu durumda hem kadının psikolojisi, hem çocuğuyla ilişkisi hem de iş performansı olumsuz etkilenmektedir.

Reklam
Reklam

ÇALIŞAN ANNELERİN EN SIK YAPTIĞI HATALAR NELERDİR?

Çalışan anneler, çocuklarıyla yeterince vakti geçiremiyor olmanın yarattığı vicdan azabıyla, çocuklarına özellikle küçük yaşlarda gereğinden fazla bebek gibi davranabilmektedirler.

Bebeklerin neredeyse doğumdan itibaren kendi yataklarında yatmalarını, onların gelişimi için çok önemli bulmaktayız. Oysa bütün gün bebeğinden ayrı zaman geçiren bir kadın hem onu özlemiş olmanın yarattığı duyguyla, hem de yeterince zaman geçiremiyorum duygusuyla bebeğiyle aynı yatakta yatmayı tercih etmektedir. Bu emzirme döneminde normal karşılanabilirken, bu dönem bittikten sonra yatmanın çocuk üzerinde olumsuz sonuçlar yarattığını bilmekteyiz.

Bir başka konu da, çocukların 3 yaşına kadar benmerkezci özellikleri oldukları bilinmektedir. 3 yaşından sonra da beklemeyi ve ihtiyaçları biraz daha ertelemeyi öğrenmektedirler. Dolayısıyla o yaştan sonra ihtiyaçlarını ertelemeleri son derece önemlidir. Oysa çalışan anneler, her istediklerini yapma tavrında olabilmektedir. Bu tavır, çocukların engellenme duygusuyla baş etmelerini çok geciktirmektedir. Bir sosyal grubun içerisinde rahat etmelerini, olumsuz duyguları öğrenmelerini ertelemektedir. Çocuklar bu yaşlarda öğrenmeye başlamalıdırlar.

Reklam
Reklam

ÇALIŞAN ANNE İŞE GİTMESİ GEREKTİĞİNİ ÇOCUĞA NASIL AÇIKLAMALIDIR?

İşe gitme, annenin hayatında doğal bir parça olduğunda bunu açıklamakta çok zor olmaz. Anne ya da baba işe giderken, kapıda çocukla vedalaşmaktan bazen kaçınmaktadır. Çocuk içeride oyalanırken gizlice kaçabilir. Bu yapılacak en büyük hatalardan bir tanesidir.

Bunun yerine her seferinde çocukla vedalaşarak tatlı bir ayrılık yaşamak daha doğrudur. İşe gitmeyi sevdiğini, çalışmaktan hoşlandığını çocuğuna söylemesi çok önemlidir. İş gitmenin sevildiğini söylemek, çocuğa güvence vermektedir. O zaman çocuk kendi sosyal ilişkilerini kurabilir, günün bütün zamanlarında annenin mutsuz olduğunu düşünmez.

Bütün gün annenin aklından çocuk çıkmıyorsa, bütün gün de çocuğun aklından anne çıkmayacak demektir. O zaman çocuğun başka bir ortamda rahat ve güvenle kendini geliştirmesi mümkün olmayacaktır. O yüzden işe gitmenin annenin hayatının bir parçası olduğunu vurgulamak çok önemlidir.

Aynı şekilde anne ve babanın çocuktan ayrı zamanlarda, baş başa evin dışına çıkmalarını da bu şekilde anlatmak çok önemlidir.

Reklam
Reklam

ÇALIŞAN ANNELER ÇOCUKLARIYLA NASIL KALİTELİ ZAMAN GEÇİRMELİDİR?

Çalışan annelerin çocuklarıyla kaliteli zaman geçirmeleri daha kolaydır. Çünkü daha kaliteli bir zaman planlaması yapılabilir. Haftasonları daha iyi planlanabilir.

Kaliteli zaman, çocuğun ihtiyacına uygun aktivitelerin, çocukla beraber keyif alınarak yapılmasıdır. Burada da çocuğun yaşı çok önemlidir. Oyuncak seçimi ve oyun seçimi çok önemlidir, çünkü çocuğa ulaşmanın en güzel yolu onunla oyun oynamaktır. Kendi ihtiyaç ve isteklerini anlatması, mutlu olması, eğlenmesi ve deşarj olması için oyun çok yararlıdır.

Oyun oynama bilinmiyorsa, çocuğa bırakılmalı ve ona eşlik edilmelidir. Her yaşa ait farklı oyuncaklar ve farklı ihtiyaçlar vardır. O yaşa ait gelişim özelliklerini bilmek çok önemlidir. İnternet bize çok büyük yarar sağlamaktadır. Anaokula giden çocuklar için okulda öğretmenlerinden öğrenmek faydalı olur.

Oyunun dışında, çocuğun temel ihtiyaçlarının da anne baba eşliğinde karşılanması çok önemlidir. Anne eve geldiğinde ihtiyaçlarını bakıcı yapması kötü bir durumdur.

Reklam
Reklam

ÇALIŞAN ANNELER BAKICI SEÇİMİNDE NELERE DİKKAT ETMELİDİR?

Bakıcı seçmek oldukça zor bir konudur. Çünkü biraz ekonomik koşullarla ilgilidir. Daha iyi özelliklere sahip birini aradığınızda, ister istemez daha yüksek bir ücret ödemeniz gerekir. Türkiye'de de çalışan kadınlara bakıldığında, çok büyük bir kısmı fazla ücretle de çalışmamaktadır. Dolayısıyla biraz daha az paraya bakıcı bulmak durumundadır. Bu da arzu edilen tipte bakıcıyı bulmakta zorlaştırır.

Özellikle bebeklik döneminde, temiz, ruhsal olarak sağlıklı ve mutlu, kendi hayatıyla ilgili doyumu olan ve kendiyle barışık, şefkatli ve sabırlı birinin bebeğe bakması yeterlidir. Zaten bir bakıcının var olması demek anneyi ortadan kaldırmaz. O yüzden de annenin olmadığı zamanlarda en önemli şey, çocuğa temiz ve sağlıklı bir şekilde bakım vermektir.

Kendi çocuğunu büyütmüş biri, bize ipucu verebilir. Bakıcı kadının kendi çocuklarıyla ilişkilerini görmek önemlidir. Eğer kendi çocuğunu sağlıklı bir şekilde büyütmüşse, şevkatli ve sakin bir ses tonuyla konuşuyorsa, çocuk bakımını biliyorsa rahatlıkla bebeğimizi emanet edebileceğimizi düşünüyorum.

ÇALIŞAN ANNELER HİSSETTİKLERİ SUÇLULUK DUYGUSUNDAN NASIL KURTULUR?

Suçluluk duygusundan kurtulmak oldukça zordur. Çünkü etrafımızda gördüğümüz her şey, bizde bir şeyleri eksik yapıyor hissi uyandırır. O yüzden de bu duyguyla baş etmek gerçekten zordur.

Ama çocuklar ufak tefek hatalarla çok büyük zorluklar yaşamaz. Ancak çok büyük travmalar olması gerekir. Hatta küçük travmaların, çocukların gelişimi için önemli olduğunu ve öğretici olduğunu düşünmekteyim. O yüzden mükemmel anne olmamak gerekir, çocuğumuz da buna göre davranmayı öğrenecektir.

Hem ekonomik hem de sosyal anlamda çalışmak bir ihtiyaçtır. Bu nedenle, bizim olmadığımız zamanlarda çocuğumuz güvenli ellerdeyse, bu çocuk için bir zorluk yok demektir. Onunla birlikte olduğumuz zamanlarda elimizden geldiğince iyi vakit geçirebilirsek, çocuğumuzun iyi ve mutlu olduğunu görebiliyorsak, onunla zaman geçirmekten mutluysak çok da fazla sorun yok demektir.

Burada babayı devreye sokmak ve onun da destek olması çok önemlidir. Ama bu duygu çok ağır ise, profesyonel yardım almakta yarar vardır.

Anahtar Kelimeler: