Günümüzde kadınlar kariyerleri, aile bütçesine katkıda bulunmak, ekonomik özgürlüklerinin olması gibi birçok farklı sebepten iş hayatında bulunuyorlar. Hamilelik sürecinden sonra iş hayatına geri dönen annelerin bir çoğunda benzer sorunlar görülüyor. "Ben yanlış mı yapıyorum?", "Çocuğum evde bensiz ne yapacak?", "Ben iyi bir anne miyim?" gibi sorular daha çeşitlendirilebilir. Annelerin kendilerine sordukları bu soruların altında suçluluk duygusu göze çarpar.
Yapılan bir araştırma, kadınların hissettikleri suçluluk duygusunun hemen hemen her gün görüldüğünü öne sürüyor (Nowak, 1999). Hissedilen suçluluk duygusu çoğu zaman belirli bir olaya bağlı değildir. Genelde sorumlukların düzgün ve yeterli bir biçimde yerine getirilmediğine dair olan inançtan kaynaklanır. Özellikle çalışma yaşamında yer almalarının çocukları için sakıncalı olduğunu düşünen iş kadınlarının suçluluk duyguları yüksektir ve hayatlarına yansıyan çatışmalar oldukça fazladır.
Tükenmişlik duygusundan nasıl çıkılır?
Annenin çocuğunu bırakıp işe gitmesinden öte bunu nasıl anlamlandırdığı çok önemlidir. Eğer anne bu durumdan suçluluk duyuyorsa bunu çocuğuna yansıtacaktır. Ayrıca, duyulan suçluluk duygusu ile birlikte anne her şeyi üzerine almak ister ve bu noktada bir diğer stres faktörü ortaya çıkar. Her şeye yetebilmeye çalışan anne bir zaman sonra tükenmişlik duygusu ile başbaşa kalabilir. Dolayısıyla bunu önlemek için, çalışan anne yakın çevresinden yardım isteyebilir ve babayla iş bölümü yapabilir. Annenin tükenmişlik duygusunu yaşamadan bunun önüne geçilmesi çocuk için çok önemlidir.
Öte yandan, çalışan annelerin duyduğu suçluluk duygusundan dolayı çocukların her istediklerini yaptıkları, her şeylerine evet dedikleri de görülür. Hatta daha çocuğa pek çok ödülü bir şey istemeden verir, ayrıca zaman zaman da sınır koymaz. Ancak bu durum çocuğu olumsuz etkiler.
Çocukla kaliteli zaman geçirme
Çocuk açısından bir diğer önemli husus ise, onunla ne kadar vakit geçirildiğinden çok ne kadar kaliteli zaman geçirildiğidir. Çocukla vakit geçirmekle, çocukla kaliteli zaman geçirmek farklı iki kavramdır. Çocukla kaliteli zaman geçirmek demek, çocuğun ihtiyaçlarının karşılandığı, onun gerçekten dinlendiği, onunla oyun oynanan ve sohbet edilen zaman dilimidir. Çalışan anne iş bölümü sayesinde, çocuk ile kaliteli zaman geçirecek alanı yaratabilecektir. Bu da iş ve ev arasında denge kurmasına yardım edecek, tükenmişlik duygusunu azaltacaktır.
Annelerin suçluluk duygusunu ortadan kaldırabilmek için tüyolar
. Çocuk aile büyüklerinden birine bırakılmayacaksa okula başlayana kadar güvenilen bir bakıcıya bırakılması, annenin kendini iş yerinde rahat hissetmesi için büyük önem taşır.
. Çocuğun yaşı ile orantılı olarak paylaşımlarda bulunmak önemlidir. Daha küçük yaşlarda, onunla oyun oynayıp kişisel ihtiyaçlarını karşılamak öncelik kazanırken, daha büyük yaşlardaki çocuklarda günü hakkında konuşmak, birlikte ödev yapmak ve dışarıda aktiviteler yapmak paylaşım açısından önemlidir.
. Çalışan annenin dinlenmesi ve kendine zaman ayırabilmesi çocuğu ile kaliteli zaman geçirebilmesi için çok önemlidir.
. Aile bireyleri ile iş bölümü yapması annenin iş yükünü hafifletmekte, dolayısı ile iş kadını ve anne rolü dengeli bir şekilde devam edebilir.
. Yine çocuğun yaşı ile doğru orantılı olarak sorumlukların ev içerisinde de bölüştürülmesi ev içerisindeki bütünlük için önemlidir. Örneğin, masayı kurmada anne ile birlikte çocuğun da görev alması ya da masanın tüm aile bireyleri ile beraber toplanması.
. Çalışan anne olunduğundan dolayı ona hayır denmez düşüncesinden vazgeçmek çok önemlidir. Çocuğa hiç sınır koymamak da onun için tehlikelidir.
. Çocuğun özel günlerinde (Doğum günü, gösteri günü, mezuniyet, vb.) onun yanında bulunmak, onun mutluluğunu ve heyecanını paylaşıyor olmak önemlidir.
Yazan: Nancy Koen Levi - Uzman Klinik Psikolog
Feminapsikoloji