Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik:

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, her sigara paketinden 60 kuruş katkı payı alınacağı...

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, her sigara paketinden 60 kuruş katkı payı alınacağı yönündeki tartışmalara Bursa'da açıklık getirerek bu yönde verilmiş bir karar olmadığını açıkladı.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, cuma namazını kıldığı Yıldırım Camii çıkışında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının her sigara paketinden 60 kuruş katkı payı alacağı şeklindeki haberlere açıklık getiren Bakan Çelik, "Çalışma ve Soyal Güvenlik Bakanlığının bugüne kadar gerçekleştirdiği icraatlar ve bundan sonra gündeminde olan konular, sosyal güvenlik ve genel sağlık sigortasıyla ilgili çalışma ve projelerimizi son Bakanlar Kurulu'na sunduk ve dikkatle izlendi. Şu anda bu konularla ilgili yapılacak olan açıklama hükümet tarafından olursa bizzat Başbakan Erdoğan yapar. Ya da bu yaptığımız çalışmalarla ilgili değerlendirmeler somut bir neticeye ulaşırsa gerekli açıklamalar Başbakan Errdoğan'ın talimatıyla yapılır. Bizim şu anda, 'Sigaraya şu kadar kuruş zam gelecek' gibi neticelendirdiğimiz bir çalışma söz konusu değil. Sosyal Güvenlik Kurumu ile Dünya Sağlık Örgütü müşterek bir çalışma gerçekleştirdi. Bu müşterek çalışma, tütün kullanımı ile ilgiliydi ve ilk kez doğrudan hastalık verileri bu araştırmada kullanıldı. Yani Sosyal Güvenlik Kurumu ile Dünya Sağlık Örgütü doğrudan hastalık verilerinden hareketle tütün ve tütüne bağlı ürünlerin insan bünyesine etkileri ve dolayısıyla SGK'ya etkilerinin ne olduğu ile ilgili bir çalışma gerçekleştirildi. Bu aslında Dünya Sağlık Örgütü tarafından da bir referans çalışma olarak gösterildi" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Türkiye'de ilaç hariç 33 milyar liralık sağlık harcaması olduğunu ifade eden Çelik, "Bu sağlık harcamasının 7.5 milyar lirası, yaklaşık 4'te birinden fazlası kanser, kalp damar hastalıkları ve solunum hastalıklarına harcanmakta. Böyle olunca bu çalışmada acaba tütün mamullerinin Sosyal Güvenlik Kurumu'na ve insan sağlığına yansıması nedir diye yapılan araştırmanın neticesine baktığımızda, bu 33 milyar liralık sağlık harcamamızın içinde tütüne bağlı ürünlerin harcamamıza etkisi yüzde 9 civarındadır. Yani 3 milyar liralık bir harcamayı biz sigara ve benzeri ürünlerin kullanımından dolayı, insan bünyesinde oluşturduğu tahribata harcamaktayız. Burada yapılan bu harcamaların da tabii ki yalnız nakdi olarak değil, 3 milyar liralık harcama olarak ele alınmasının doğru olduğu kanaatinde değilim. Kişinin üretkenliği, üretimde varlığına çok ciddi sekte vurmakta. Ayrıca özürlü kalmasına, ölümlerine ve birçok travmalara da sebebiyet vermektedir. Bu boyutlara baktığımızda kayıpların çok daha büyük olduğu ortadadır. Bundan dolayı bu çalışma bizim için ciddi bir yol gösterici oldu. Bizzat sağlıklı verilerini elimize aldık" şeklinde konuştu.

Reklam
Reklam

Hükümet olarak sigarayla mücadele konusunda çok ciddi tedbirler aldıklarını hatırlatan Bakan Çelik sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu konuda başarı elde ettiğimiz alanlar var ama helen sosyal güvenliğe fatura edilen konulara baktığımız zaman ciddi bir şekilde maliyet unsurunun da ortada olduğu görülüyor. Tabii ki insan sağlığı esastır. Ama sosyal güvenlik açısından bakarsak maliyetin de 3 milyar civarında olduğunu görmekteyiz. Onun için çocuklarımızı ve nesillerimizi zararlı alışkanlıklardan korumak adına, dünyada gelişmiş tüm ülkelerde yapılan çalışmalar ülkemizde de yapılmalı. Nasıl sigaranın her yerde içilmemesi konusunda toplumsal bir duyarlılık ve bilinç oluştuysa bu konuda da hem insan sağlığını korumak hem de gereksiz bu harcamalardan sistemimizi kurtarmak adına, kurum ve hükümet olarak yaptığımız sunum çerçevesinde, önümüzdeki günlerde nasıl bir adım atılması gerekiyorsa öyle hareket edeceğiz fakat şu an için verilmiş bir karar yok."

BDP'li vekillerin teröristlerle kucaklaşmasının ardından yeniden tartışılan milletvekili dokunulmazlıklarıyla alakalı sorulan bir soruya ise Bakan Çelik, "Terör konusu farklı bir başlık. Türkiye'nin en önemli gündem maddelerinden bir tanesi. Bu kronik bir mesele. Benim genelde olaya bakışım 'teröristle' ve 'terörle mücadele' diye konuyu iki başlık altında ele almanın doğru olacağı inancındayım. Bir terörü besleyen unsurların çok ayrıntılı bir şekilde, güvenlik çerçevesinden ziyade psikolojik ve sosyolojik tahlillere dayalı yaygın bir değerlendirme sonucu yapılması ki, büyük ölçüde hükümet olarak bu konuda attığımız adımlar var. Daha da atılması gereken adımlar var. Terörle mücadele ise zaten öteden beri Türkiye'nin yapmış olduğu mücadeledir. Burada başbakanımızın özetlediği 'terörle mücadelede siyasetle müzakere' kavramı son derece önemli. Siyasetle müzakere ve terörle mücadele devam edecek. Bu çerçevede siyasetin hangi konumda olduğunu net bir şekilde ortaya koymaktadır. Müzakere edilecek olan siyasetin de aslında terörden farklı olmadığı tablosunu milletin önüne koydular. Hiç doğru olmamıştır. TBMM'de olacaksınız, hem de sizi seçen seçmenler, sizi Ankara'ya gönderen seçmenler, millete hizmet edin, parlamentoda bir çözüm bulun, evet o bölgede yaşayan Kürt kardeşlerimizin bir sorunları varsa onları dile getirip onları meşru zeminler içinde çözün derken, bunları hukuk çerçevesinde çözme gibi bir görevi olan insanların dağla taşla uğraşmasını, silahı kendilerine rehber edinmelerini demokratik bir anlayışla bağdaştırmak mümkün değil. Onun için herkes aslında akli selim bir şekilde oturup tercihini yapmak zorundadır. Siyaset mi, terör mü? Bunların yan yana, iç içi olması mümkün değil ama tablo ve görüntüler iç içe noktasında. Burada ciddi bir yanlış var. Bundan kesinlikle dönülmesi gerekiyor. Çünkü hükümetimizin sorunların çözümü ile ilgili 10 yıldır atılması gereken adımları nasıl attığını dünya biliyor. Bunu görüyor ve çözüm geliyor, eyvah diyorlarsa, yani çözümden korkuyorlarsa o zaman farklı şeyler konuşmamız gerekiyor. Ama çözümden yana iseler, işte iktidar ortada, yaptıkları ortada, biz onları milletin gidin parlamentoda görevinizi yapın göreviyle oturup kalkmalarının doğru olacağı inancındayız. Bu görüntüler 75 milyon insanı yaralamış, üzmüştür" dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz