Çalıştıkları çiftlikte tatil yapıp Türk kültürünü öğreniyorlar

Erasmus öğrenci değişim programı kapsamında İstanbul Üniversitesinde öğrenim gören 2 Alman ve 1 Danimarkalı öğrenci, çıktıkları Türkiye turu kapsamında geldikleri Kastamonu'nun Daday ilçesindeki bir çiftlikte hayvan bakımı ve serada çapa yapıyor, restoranda servise yardım ediyor - Yabancı öğrenciler, bu sayede ücret ödemeden tatil yapma fırsatı bulduğu gibi Türk kültürünü de öğrenmiş oluyor - Alman Mariella Wense: - "Burada bulunduğum için çok mutluyum. Bu sayede Türkiye'yi tanıma fırsatı buluyoruz"

ÖZGÜR ALANTOR - Erasmus öğrenci değişim programı kapsamında Türkiye'de öğrenim gören yabancı öğrenciler, çıktıkları Türkiye turunda Kastamonu'da kaldıkları çiftlikteki işlerde çalışıp hem tatil yapma hem de Türk kültürünü öğrenme şansı buluyor.

İstanbul Üniversitesinde öğrenim gören iki Alman ile bir Danimarkalı öğrenci, yaz döneminde Türkiye'nin farklı bölgelerini geziyor. Öğrenciler, gezileri sırasında kaldıkları yerlerdeki ücreti ise çalışarak ödüyor.

Kastamonu'nun Daday ilçesindeki Balabanağa çiftliğine gelen ikisi kız biri erkek 3 öğrenci, burada bulaşık ve çamaşır yıkıyor, hayvanların bakımını yapıp, serada çapa işlerinde çalışıyor ve restoranda servise yardım ediyor.

Reklam
Reklam

Öğrenciler, bu sayede ücret ödemeden tatil yapma fırsatı bulduğu gibi Türk kültürünü de öğrenmiş oluyor.

Alman öğrenci Maurice Doernte, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ülkesinde makine mühendisliği eğitimi aldığını söyledi.

Erasmus kapsamında geldikleri İstanbul Üniversitesinde yaz döneminde bir aylık boş zamanları bulunduğunu belirten Doernte, "Bu süreyi en iyi şekilde değerlendirmek için Türkiye'yi gezmeye başladık. Gezilerimizde başlarda otobüsle gidip kaldığımız yerlerde para veriyorduk. Bir arkadaşımızın önerisi üzerine otostopla gezmeye başladık." dedi.

Karadeniz turu kapsamında Kastamonu'ya geldiklerini aktaran Doernte, gittikleri yerlerde işlere yardım ettiklerini, böylece ücret ödemediklerini anlattı.

Pek çok kenti bu şekilde gezdiklerine işaret eden Doernte, bunun çok güzel bir duygu olduğunu dile getirdi.

- "Türk insanını çok sevdim"

Alman Mariella Wense de psikoloji eğitimi aldığını belirterek, "Bugüne kadar Van, Ankara, Diyarbakır, Mardin, Gaziantep, Hasankeyf, İzmir ve Çeşme'yi gezdik. Şimdi de Kastamonu'ya geldik. Çok güzel zaman geçiriyoruz." ifadesini kullandı.

Reklam
Reklam

Çiftlikteki yaşamlarını anlatan Wense, "Sabah kalkıp kahvaltı hazırlıyoruz, ardından bulaşıkları yıkayıp etrafı temizliyoruz. Restoran bölümünde servise yardım ediyoruz. Hayvanların bakımını yapıp ahırı temizliyoruz. Serada çapa yapıyoruz. Tavukların yemlerini verip seviyoruz. Çiftlik ve buradaki insanlar çok güzel. Burada bulunduğum için çok mutluyum. Bu sayede Türkiye'yi tanıma fırsatı buluyoruz." diye konuştu.

Danimarka'dan gelen Kamma Eriksen ise sinema eğitimi aldığını dile getirerek, "Arkadaşlarımla üniversitede tanıştık. Birlikte Türkiye'yi gezmeye karar verdik. Türk insanı çok samimi, çok iyi, çok sevecen ve yardımsever. Türk insanını çok sevdim. Burası çok güzel. Biz onlara yardımcı oluyoruz, onlar da bize kalacak yer veriyor." değerlendirmesinde bulundu.

- "Yabancı öğrencilerin çalışmasından memnunuz"

Çiftliğin sahibi Nahide Oğuzbalaban da çiftliklerinde doğal ürünler yetiştirdiklerini söyledi.

İki yıldır farklı şehirlerden öğrencilerin çiftliklerine gelerek kaldığına dikkati çeken Oğuzbalaban, "İnternet uygulaması sayesinde insanlar burayı öğreniyor. Burada kalıp bize yardım ediyorlar. Geçen yıl 5 kızımız gelmişti. Mevsime göre işler değiştiği için gelenler her mevsim farklı işlerle uğraşıyor. Yabancı öğrencilerin çalışmasından memnunuz. Dil sorununu işaret diliyle çözüyoruz." dedi.

Reklam
Reklam

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

Anahtar Kelimeler: