FERHAT BARULAY - Çankırı'da yaklaşık 5 bin yıldır işletilen ve Türkiye'nin en büyük kaya tuzu rezervine sahip olan tuz mağarası, bölgedeki önemli turizm merkezleri arasında yer alıyor. Yıllarca yapılan üretim sonucu birçok galeri oluşan mağarada, yer yer tuzdan oluşmuş sarkıt ve dikitlere rastlanıyor. Tuz Mağarasının turizme kazandırılması için Çankırı Valiliğince yürütülen çeşitli projeler ve yapılan düzenlemelerle her geçen gün vatandaşların ilgisi artarken, galeriler halinde düzenlenmiş mağaranın içerisinde tuzdan yapılmış çeşitli heykellerle mağarada ölen hayvanlar sergileniyor. Yerin 150 metre altında, 1,5 kilometre uzunluğa ve 20'ye yakın galeriye sahip mağara, astım ve bronşit gibi akciğer rahatsızlıklarının tedavisi için bölgeye gelen vatandaşların ilgisiyle karşılaşıyor. - "Mikrop ve bakteri üretmiyor" Tuz mağarasının sorumlu maden mühendisi Murat Danacı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mağarada antibakteriyel bir ortamın olduğunu dile getirerek, "Burada herhangi bir çürüme olmuyor. Antibakteriyel ortam sayesinde bakteri, mikroplar üreme yapmıyor" dedi. Kaya tuzunda insan vücudundaki gibi 84 farklı elementin bulunduğunu dile getiren Danacı, bunun vücudun ihtiyacı olan elementlerin, kaya tuzundan karşılanabileceği anlamına geldiğini vurguladı. Danacı, kaya tuzunun astım, bronşit gibi alt solunum yolları hastalıklarına da iyi geldiğini anlatarak, Türkiye'nin birçok yerinden gelen vatandaşların tuz mağarasına yoğun ilgi gösterdiğini kaydetti.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz