Çatışmadaki bir subayın mektubu...

8 askerin şehit olduğu bölgede taciz ateşiyle oyalanan başka bir karakolda yer alan subaydan mektup var.

Vatan yazarı Can Ataklı, 8 şehit verdiğimiz Dağlıca saldırısının olduğu gece, saldırı düzenlenen karakola çok yakın olan ve taciz ateşiyle oyalanan bir başka bölgede yer alan subayın kendisine yazdığı mektubu yayınladı.
[ ****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/8-askerin-sehit-oldugu-karakol-iste-o-karakol/10267/345663/) [ ****](http://aktuel.mynet.com/galeri/haber/sehitlerimize-son-veda-orgeneral-ozel-gozyaslarini-tutamadi/10260/344212/)

İŞTE O MEKTUP

Reklam
Reklam
Hepimizi kahreden son PKK saldırısından sonra posta kutuma Dağlıca Yeşiltaş’ta görev yapan, adı ve rütbesi bende saklı bir subayın mesajı düştü.
Tam çatışmanın ortasından yazıyordu. Dertliydi, üzüntülüydü, kahrolmuş hâldeydi.
“Bu saldırının olacağı bekleniyordu” diyor çünkü. Orada bulunmalarının nedeni “bir karakol inşaatını tamamlamak.”
Elbette “karakollar yenilenecek, daha güvenli hale getirilecek, ne var bunda?” diyebilirsiniz.
Ama anladığım kadarıyla durum böyle değil. Siz en iyisi mesajı okuyun ve buralardan pek göremediğimiz gerçeklerden birini daha öğrenin:
“Sevgili Can Ataklı,
Bu yazıyı Dağlıca/Yeşiltaş saldırısının hemen arkasından yazma gereği duyuyorum. Saldırının olduğu sabah ben de Şemdinli İlçesi’nin Derecik Beldesi’ne bağlı Umurlu Köyü’ndeki hudut bölüğündeyim. Teröristler bizim bulunduğumuz bölgeye de havan ve Doçka uçaksavar ile taciz ateşi açtılar.
Bu sabahki (19 Haziran 2012) saldırı Dağlıca tabur merkezi, Keri Tepe, Pey Tepe, Şehit Murat, Yeşiltaş tabur merkezi, Şehit Kâmil ve Şehit Çelik üs bölgelerine eş zamanlı yapıldı. Asıl hedef Yeşiltaş’ta bulunan Şehit Kâmil üs bölgesiymiş. Tüm yaralı ve şehitler oradan.
(...) 12 Haziran 2012 tarihinde Umurlu Hudut Bölüğü’nün sorumluluk bölgesinde bulunan Kalmış Tepe’deki komando unsurlarına teröristler tarafından havan, roketatar ve hafif silahlarla saldırı yapıldı. Üç uzman çavuş yaralandı. Orada yaşananlar birer kahramanlık destanı idi. Ancak olayda şehit vermediğimiz için çok değerli Türk basınında gündeme bile gelmedi.
Şimdi size bu yazıyı yazma gerekçemi açıklamak istiyorum. Umurlu’da bulunma sebebimiz hudut karakollarının inşaat faaliyetlerinin emniyetini almak. Buraya iki karakol yapılacakmış. Karakolların yapıldığı yerleri askeri mantık ve harekât açısından sayın generallerimiz dışında daha şimdiye kadar anlayan çıkmadı. Bizim resmi olmayan duyumlarımıza göre buraya gümrük kapısı açılacakmış.
(...) Karakolun yapılacağı yerin üç yüz metre karşısında Türkiye - Irak sınırının zirve hattından geçiren Kalmış Tepe, Kalmış Tepe’nin 250 -300 metre karşısında da Irak’ın bir dağı var. Anlayacağınız karakolun yapılacağı yerden yükselen dağ blokları. Bölge tamamen kayalık ve sert ağaçlıktan oluşuyor. Görüş mesafesi yer yer 15-20 metreye kadar düşüyor. Anlayacağınız uzun süre teröristlerin yeni katılanlarına eğitim yaptıracakları canlı hedeflerin olduğu bir atış alanı konumunda.
(...) Yapılacak karakolun kaçakçılığı önlemeye de terörle mücadeleye de bir gram katkısı yok.
Şu anda askerler 45-50 derece sıcaklıkta kızgın güneşin altında önlerini zor gördükleri bir yerde karakol inşaatının emniyetini almak için yaşam mücadelesi veriyor. Birkaç gün sonra buranın da basılması an meselesi. 12 Haziran’da denediler, kahraman komandolar direndiler. Ancak biraz daha kalabalık gelirlerse ne kadar direnebilirler bilmiyorum.
(...) Sizden ricam lütfen bu konuyu gündeme getirmenizdir. Bizler her gün ölmektense bir kere ölmeyi göze almış insanlarız. Mantığını anlamadığımız karakol inşaatının yapımında dolaylı da olsa katkıda bulunarak benden sonra olacakların vebalini taşımak istemiyorum.
Kaleminiz keskin olsun. Allah’a emanet olun.
Anahtar Kelimeler: