Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Yazıköy’ünde 70 yıldır bağcılık yapan Cafer Oel (88) 60 yıl önce yok olmaya yüz tutan ve Türkiye’de sadece Yazıköy'de yetişen Safranbolu Çavuş üzümünün neslini kurtardı. Cafer Oel yöreye has çavuş üzümünü yaşatmak için 60 senedir çalışıyor. Oel, üzüm kalemlerini her yıl üreterek çevredeki köylere de dağıtıyor. İlçe Tarım Müdürlüğü de üreticileri teşvik etmek için çeşitli etkinlikler düzenliyor.
Safranbolu ilçesinde bağcılık Roma dönemine kadar dayanıyor. İlçe ve çevresinde yapılan kazılarda 2- 3 tonluk küpler bulunurken, yine ilçede bir inşaat çalışmasında bulunan taş lahitte üzüm figürleri bulunması bu yörenin Roma döneminde önemli bağcılık merkezlerinden olduğunu gösteriyor. İri taneli, ince kabuklu, sulu olması ve ağızda bıraktığı hoş tadı ile Türkiye'nin her yerinde sofralarda büyük rağbet gören çavuş üzümü neslinin yok olmaması için 88 yaşındaki Cafer Oel büyük çaba gösteriyor. Sadece Safranbolu ve birkaç köyünde yetişen yöreye has çavuş üzümünün varlığını sürdürmesi için ürettiği üzüm kalemlerini çevre köylere veren Oel'in asıl mesleği ise marangozluk. Buna rağmen üzüm yetiştirme konusunda da hayli tecrübeli olan Cafer Oel, yörede 'Üzümcü Dede' olarak anılıyor. Cafer Oel ilkokul mezunu olduğunu, amacının sofralık üzümünün kralı olan bu çavuş üzümünü yaşatmak olduğunu belirterek şöyle konuşuyor:
"Bizim köyümüz eski Rum köyü. Köyümüzde Roma döneminden beri bağcılık yapılırmış. Ama zamanla köydeki vatandaşlarımız Demir Çelik fabrikasına çalışmaya gidince, bağcılık da yok olmaya başlamış. Ben 1952 yılında babama ait 5 dönümlük alanda köyümüzden aldığım bağ kalemlerini yetiştirmeye başladım. Eğer o gün 8- 9 tane kalan çavuş üzüm çubuklarını toprağa dikmeseydim, bugün belki de sadece yöremizde yetişen, tadı ve şekli özel bu üzüm çeşidi yok olacaktı. Ben Rumlardan kalma çavuş üzümünü yaşatmak için çaba sarf ediyorum."
60 SENEDİR ÜZÜMDEN ALDIĞI PARAYI YİNE ÜZÜME YATIRDI
Üzüm yetiştirmenin kendisi için bir tutku olduğunu söyleyen Oel, "Üzümden kazandığımı yine üzüme yatırdım. Şu anda 10 dönüm alanda bağcılık yapıyorum. Yüzde 50'sinde çavuş üzümü yetiştiriyorum. Geri kalan kısımda ise gardinal, alfoz, müşküle, inci, Beyrut hurması, Yalova beyazı ve İtalyan çeşitleri bulunuyor. Köyden giden Rumlar buraları görmeye geldiklerinde onlarla dostluk kurdum, atalarının da çavuş üzümü yetiştirdiklerini söylediler. Onlardan Yunanistan'da yetişen birinci kalite üzüm çubuğu istedim, onlar da bana Beyrut hurması cinsi üzüm çubuğu gönderdiler. Şimdi 5 senedir onu da yetiştiriyorum. Bağcılıktan kazandığım parayı yine bağcılık için harcıyorum." dedi.
Çavuş üzümünün sadece Safranbolu ile Toprakcuma arasındaki boğazda kalan alanlarda yetiştiğine dikkat çeken Oel, çalışmaları sırasında konunun uzmanı olan Prof. Dr. Hasan Çelik7in çok desteklerinin olduğunu ifade etti.
İLÇE TARIM MÜDÜRLÜĞÜ TEŞVİK UYGULUYOR
Safranbolu ilçesinde bin 500 dekar alanda bağcılık yapıldığını belirten İlçe Tarım Müdürü Çetin Ayvalık da şu bilgileri verdi: "Safranbolu çavuş üzümünün ilçe açısından ayrı bir önemi vardır. Üzümün çavuş ismi ile anılması konusunda yörede iki görüş var. Bunlardan birinci görüş; çavuş lakaplı veya rütbesindeki bir şahsın üzümü çevreye tanıtması, aşı kalemleri göndermesi nedeniyle, ikinci görüş ise ürünlerin en kalitelisi ve üst derecelerde olması 'Üzümlerin Çavuşu' anlamında çavuş denilmiştir. En kaliteli sofralık üzüm çeşitlerinin başında yer alır. Kendine has aroması, kabuğu ince, çekirdek sayısı az, çekirdek içi boş olduğundan yenilmesi kolaydır. İlçe Tarım Müdürlüğü olarak çavuş üzümünde yüzde 75'i il özel idare kaynaklarından sağlanarak teşvik uygulaması yapıyoruz. İlçeye bağlı Yazıköy başta olmak üzere Üçbölük, İncekaya, Çerçen, Yukarı Çiftlik ve Aşağı çiftlik köylerinde bin 500 dekarlık alanda bağcılık yapılmaktadır. Bu alanların 800 dekarlık alanında çavuş üzümü üretilmektedir. Bilinçli ve iyi bakım yapıldığı zaman 1 dekarlık alandan bir ton 500 kilogram üzüm elde edilmektedir."
HASAT EYLÜLDE
Üretilen üzümler genellikle yörede sofralık olarak tüketiliyor. İl dışına da hediye olarak gönderiliyor. Hasadı ise eylül ayı ortalarında yapılıyor. Hava ve üretim şartları el verdiği zamanlar üreticileri teşvik etmek için eylül ayında en iyi üzüm yetiştirici yarışması düzenleniyor. Bu sene eylül ayında en iyi üzüm yetiştiricisi ve üzüm güzeli yarışması düzenlenmesi hedefleniyor.
ÖLEN RUM ARKADAŞININ ANISINI BAĞINDA YAŞATIYOR
Kendisini ziyarete gelen Hristos isimli bir Yunanlının anısını bağında yaşattığını belirten Oel şu bilgileri verdi: "6-7 sene önce mübadele sırasında Yunanistan’a giden aslen Yazıköylü Hristo isimli bir Yunanlı geldi, bağımı gezdirdim. Ondan bu bağda olmayan üzüm çeşitlerinden aşı istedim. O da bana Beyrut Hurması ve İtalyan üzüm çeşidi aşısı gönderdi. Daha sonra Safranbolu’ya tekrar gelince kaldığı otelde yaşamını yitirdi. Şimdi bu bağ da onun gönderdiği üzüm fidelerini yetiştirdim, bu asmalarla onun anısını yaşatıyorum. Bu asmaları görünce onunla ilgili anılarım tazeliyor.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz