Çavuşoğlu'ndan son dakika açıklama: Reina saldırganının kimliği belli oldu

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Reina katliamını gerçekleştiren teröristin kimliğinin belirlendiğini söyledi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İstanbul Ortaköy'de yılbaşı gecesi Reina gece kulübünde saldırı gerçekleştiren ve 39 kişiyi gözünü kırpmadan öldüren teröristin kimlik bilgilerinin belirlendiğini ifade etti.

"SALDIRGANININ KİMLİĞİ BELLİ, ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR"

Anadolu Ajansı Editör Masası'na konuk olan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Ortaköy saldırganının kimliği belli, çalışmalar sürüyor" dedi.

Yılbaşı gecesi saat 01.15’te bir saldırgan uzun namlulu bir silahla Reina’nın önüne gelmiş, kapıdaki polis memuru ve güvenlik görevlilerini vurduktan sonra içeri girip rastgele ateş açarak çoğu yabancı 39 kişiyi öldürmüştü. Saldırıda dördü ağır 65 kişi de yaralanmıştı.

Reklam
Reklam

GÖZALTINA ALINANLAR ARASINDAN SALDIRGANIN EŞİ DE VAR

Saldırıyı IŞİD üstlenmişti.

Saldırgan henüz yakalanamazken, şu ana kadar saldırıyla ilgili 21 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanların arasında saldırganın eşinin de bulunduğu biliniyor.

TRT DÜN PASAPORT FOTOĞRAFI PAYLAŞMIŞTI

Reina saldırganına ait olduğu iddia edilen bir pasaportun fotoğrafı TRT World tarafından takipçilerine servis edilmiş; emniyet teşkilatının çok iyi bildiği ancak büyük bir titizlikle gizlediği hatta emniyet muhabirleriyle bile paylaşmadığı bu bilgi, Twitter üzerinden servis edildikten kısa bir süre sonra geri çekilmişti.

"BATI ÜLKELERİ ÇOK CİDDİ HATALAR YAPTI"

Çavuşoğlu gündeme ilişkin değerlendirmelerinde ise darbe girişimine değinerek "15 Temmuz sonrasında gerçekten özellikle Batı ülkeleri çok ciddi hatalar yaptı. Bazıları, Türkiye karşıtlığı duygularla darbenin başarılı olmasını bile istedi" diye konuştu.

HİZBULLAH VE Şİİ GRUPLARI SUÇLADI

Reklam
Reklam

Suriye'de rejim güçlerinin ateşkes ihlâllerinin durdurulamaması halinde, Astana'da yapılması planlanan barış müzakerelerinin akamate uğrayabileceğini söyleyen Çavuşoğlu, ihlâllerle ilgili olarak rejim, Hizbullah ve Şii grupları suçladı.

ASTANA SÜRECİ

Çavuşoğlu, Suriye savaşına çözüm için Astana'da yapılması planlanan müzakerelerle ilgili konuştu. Esed rejiminin ateşkes ihlâlleriyle ilgili bir soru üzerine Bakan Çavuşoğlu, "Artan ihlâlleri durduramazsak Astana süreci akamate uğrayabilir" dedi.

ATEŞKES İHLALLERİ

Çavuşoğlu, "Ateşkes anlaşmasından sonra ihlâlleri görüyoruz. Bu ihlâlleri kimin yaptığına baktığımız zaman Hizbullah, özellikle Şii gruplar ve rejim yapıyor" ifadelerini kullandı. İran'ın, Esed yönetimi ve Hizbullah'a baskı uygulaması gerektiğini söyledi.

"İran'ın garantörlüğünün gereğini yapması lâzım. Şii milisler ve rejim üzerinde ağırlığını koyması lâzım."

Astana görüşmelerine kimin katılacağı da tartışma konusu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan daha önce, "Terör örgütleri davet edilecek olursa, buna tabii ki biz sıcak bakmayız" demişti. Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu da PKK'nın Suriye kolu PYD'nin Astana'da olmaması gerektiğini Rusya'yla konuştuklarını, Rusya'nın da bunu anladığını söyledi.

Reklam
Reklam

Dışişleri Bakanı ayrıca, Astana görüşmeleri için Rusya'dan bir heyetin 9-10 Ocak'ta Türkiye'yi ziyaret edeceğini ifade etti.

29 Aralık’ta Türkiye ve Rusya’nın garantörlüğünde muhaliflerle rejim arasında ateşkes anlaşması imzalanmıştı. Anlaşmaya göre, taraflar ateşkes tarihinden itibaren bir ay içinde Kazakistan’ın başkenti Astana’da siyasi çözüm bulunması için görüşmelere katılma taahhüdünde bulunmuştu.

MUHALİFLER HAZIRLIKLARI ASKIYA ALMIŞTI

Rejimin garantörü olan Rusya’ya yapılan tüm çağrılara rağmen rejimin ihlâllerinin devam ettiğini söyleyen muhalifler ise, ateşkes anlaşması tamamen uygulanıncaya kadar Astana müzakereleriyle ilgili tüm hazırlıkları askıya aldıklarını açıklamıştı.

Açıklama 12 silahlı grubun imzasını taşıyor. Şam’da etkili olan Ceyşul İslâm ve Faylak-ur Rahman, Türkmenlerin yoğunlukta olduğu Sultan Murat Tümeni, Hama kentinde etkili olan İzzet Ordusu, Halep’te etkili olan Cephe Şamiye bu grupların arasında.

Muhalifler 31 Aralık'ta da, Esed rejiminin saldırılarının durmadığı takdirde, ateşkes anlaşmasına bağlı kalmayacaklarını açıklamıştı. O açıklamadan sonra rejim saldırılarını bir gün boyunca durdurmuş ancak daha sonra tekrar saldırıya kaldığı yerden devam etmişti.

Reklam
Reklam

"ABD İLE GÜVEN BUNALIMI"

"ABD bizim için çok önemli bir müttefik" diyen Çavuşoğlu, "Her alanda işbirliğimiz var ama bir gerçek var şu anda; güven bunalımı" diye ekledi. Bakan Çavuşoğlu değerlendirmeleri sırasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Salı akşamı ABD Başkanı Barack Obama'yla bir telefon görüşmesi yaptığını da açıkladı. Çavuşoğlu: "PYD/YPG'li unsurların Münbiç'te olduğunu biliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın da Obama'ya söylediği gibi. Obama, bu unsurların Fırat'ın doğusuna gitmesi gerektiği konusunda bizimle hemfikir olduğunu söyledi" ifadelerini kullandı.

PKK/PYD'nin Suriye'deki silahlı kanadı YPG'nin başında bulunduğu Amerika destekli Suriye Demokratik Güçleri (SDG) ABD’nin hava operasyonları desteğiyle Menbic'i aldıktan sonra Ankara, YPG unsurlarının Fırat’ın doğusuna geçmesini talep ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümet yetkilileri tarafından El Bâb'ın ardından Menbic ve Rakka'ya yönelineceğine dâir açıklamalar yapılmıştı.

PKK’nın Suriye’deki kolu PYD’nin silahlı kanadı olan YPG’ye verilen destek Türkiye’nin tepkisine sebep olunca, ABD bu desteği Ekim 2015'ten itibaren yeni bir yapı oluşturarak devam ettirmeye başladı. Bu tarihte sınırlı sayıda Arap, Süryani ve Türkmen gücü de YPG’ye katarak Suriye Demokratik Güçleri’ni kurdu. SDG’nin omurgasını ve komutasını yine YPG oluşturuyor.

Reklam
Reklam

ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan Marie Harf, Ekim 2014’te PYD’yi terör örgütü olarak görmediklerini açıklamış, Washington yönetimi Eylül 2015’te PYD’nin silahlı kanadı YPG’yi de terör örgütü olarak görmediğini ilân etmişti.

Anahtar Kelimeler: