Çelik: Kerbela, bütün İslam aleminin ortak matemi, ortak acısının adıdır

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, cemevlerinin statüsü konusunun siyaset dışında, insan hakları bağlamında...

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, cemevlerinin statüsü konusunun siyaset dışında, insan hakları bağlamında ele alınması gerektiğini söyledi. Çelik, “Kerbela, bütün İslam aleminin ortak matemi, ortak acısının adıdır. Bizi ayrıştırmaya yönelik yeni Kerbelaların da yaşanmasına asla müsaade etmeyeceğiz.” dedi.
Anadolu Alevi Bektaşi Federasyonu tarafından düzenlenen ‘Muharrem Matemi, Kerbela Şehitlerini Anma ve Oruç Açma Programı’na katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, burada yaptığı konuşmada, “İslam tarihinin en acı olaylarından biri olan Kerbela hadisesini, Kerbela vahşetinin 1372. sene-i devriyesi münasebeti ile birlikteyiz.” dedi.
Kerbela olayının, tarih sayfalarında unutulacak alelade bir vahşet, alelade bir olay olmadığını vurgulayan Çelik, “Kerbela, bütün İslam aleminin ortak mateminin, ortak acısının adıdır. Bugün, 14 asırdır dinmeyen yürek sızımızı teskin etmek, Hz. Hüseyin (Rh.anh) ile bütünleşmek, yaşadıklarına ortak olmak için buradayız.” diye konuştu. Çelik, Hz. Hüseyin (Rh.anh) ve mücadelesini anlamanın; dünü, bugünü ve yarını anlamlandırmak anlamına geldiğini kaydetti. Çelik, “Onlar, Allah’ın emrine, Peygamberimizin (sas) emanetine ve Müslümanların kardeşliğine sahip çıkmak için hayatlarını feda ettiler. Bu vesile ile Hz. Hüseyin (Rh.anh) ve Kerbela şehitlerini bir kez daha rahmetle anıyorum.” diye konuştu.

Reklam
Reklam

"BİZİ AYRIŞTIRMAYA YÖNELİK KERBELALARIN YAŞANMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ"
Bakan Çelik, şöyle devam etti: “Değerli canlar, dünya durdukça Kerbela olayını unutmayacağız. Ama bizi ayrıştırmaya yönelik yeni Kerbelaların da yaşanmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Hz. Hüseyin’i (Rh.anh) andıkça ve anladıkça birbirimizin elini daha sıkı tutmalı, birbirimize daha sıkı sarılmalı, Hacı Bektaş Veli’nin dediği gibi olmalıyız. Yani bir olmalıyız, iri olmalıyız, diri olmalıyız. Birlik ve beraberliğimize pusu kuranlara fırsat vermemeli, bizi sevmeyenleri sevindirmemeliyiz. Kerbela’yı birik ve beraberliğimizin sembolü olarak gelecek kuşaklara aktarmanın gayreti içinde olmalıyız.”
Bütün 74 milyonun büyük bir aile olduğunu söyleyen Çelik, “Etle tırnak gibiyiz. Hiçbir gücün bu birlikteliği bozmasına müsaade etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz.” dedi.
Hamurunu, Hacı Bektaş Veli’nin, Mevlana’nın, Yunus Emre’nin, Ahmet Yesevi gibi gönül fatihlerinin kardığı topraklarda, nifak tohumlarının yeşerme şansını bulamayacağını kaydeden Çelik, “Unutmayınız ki bu milletin kaderi de birdir, kederi de birdir. Sorunlarımız elbette var ama sorunlarımızın çaresi de bizlerin birliğinde, bütünlüğünde.” diye konuştu.

Reklam
Reklam

“SORUNLARIMIZLA YÜZLEŞMEKTEN KORKMAMALIYIZ”
Yapılan Alevi çalıştaylarını hatırlatan Bakan Çelik, şöyle devam etti: “Bunların neticesinde önemli mesafeler kat ettik. Artık Alevi vatandaşlarımızın sorunu bütün kamuoyuna mal oldu, çözümler konuşulmaya başlandı. Ben son dönemlerde yapılan Dersim tartışmalarını da bu sürecin bir parçası olarak görüyorum. Sorunlarımızla yüzleşmekten korkmamalıyız. Sorunları ile yüzleşemeyenler, o sorunların sancıları ile yaşamak zorunda kalırlar. Bundan sonra da herkesin sorunu bizim sorunumuzdur. Bu anlayış ile bir araya geldik. Sayısını hatırlayamadığım toplantılar yaptık. Dertler, problemler dinlendi. Üzerinde en önemli durduğumuz konu şu: Ne olur aramızda kin, nefret olmasın. İnancımız bize, kini, nefreti değil; sevgiyi, barışı, dostluğu emrediyor. Önyargılardan milletimizi kurtaralım. Varsa önyargıyı aramıza atanlar, bizim barışımızı kıskananlara karşı cevap olsun diye güzel toplantılar, raporlar ortaya çıktı.”

"CEMEVLERİNİN STATÜSÜ SİYASET DIŞINDA, İNSAN HAKLARI BAĞLAMINDA ELE ALINMALI"
Bu anlayış ile Madımak meselesinin çözüldüğünü; cem, cemevi, semah gibi konuların müfredata girdiğini söyleyen Çelik, şöyle devam etti: “Cemevlerinin statüsü ile ilgili çok güzel bir noktaya geldik. Ama şunu, bu matem gecemizde ifade etmek istiyorum. Cemevlerinin statüsü meselesini de çözmek çok kolay. Ancak istirham ediyorum, bu konular hassas konular, tarih boyunca siyasete mal olmuş, siyasetin gündemi olmuş konular. Siyasetin-politikanın gündemi olduğu için çok kan akmış. Bugün bize düşen görev, bunu siyaset dışı, politika dışı, siyasetin dışında ele alıp; gerçekten insan hakları bağlamında atılması gereken adımları el birliği ile gönül birliği ile atmamız gerektiğinin zamanını gelip geçtiğini ifade ediyorum.”

Reklam
Reklam

"MİLLİ SAVUNMA BAKANI YILMAZ: ZAFER İMAM HÜSEYİN’İNDİR"
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz da bir konuşma yaptı. Yılmaz, “Sevgili canlar, Muharrem ayındayız, haram aylardandır. Kerbela bitmeyen bir yas, bitmeyen bir direniş ruhudur. Kerbela’da İmam Hüseyin’in (Rh.anh) yanında olanlara selam olsun. Zafer, İmam Hüseyin’indir (Rh.anh). Hak yolunda yürüyenler hiçbir zaman kaybetmez. İmam Hüseyin’in (Rh.anh) yolundan gidenlere de selam olsun.” diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz