Cenevre-Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonunun sözcüsü Luey Safi, gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bugün ağırlıklı olarak şiddet konusunu ele aldık. Rejimin uyguladığı şiddete ilişkin bir dizi dosyayı masaya getirdik. Rejim tarafından işlenmiş olan katliamları konuştuk" dedi.
Suriye'de halkın değişim, demokrasi ve özgürlük talebiyle yolsuzluklara karşı barışçıl gösteriler başlattığını, rejimin ise önce kurşunlarla, ardından tanklarla ve sonra savaş uçakları ile karşılık verdiğini ortaya koyduklarını belirten Safi, "Ayrıca rejim tarafından işlenmiş olan katliamları konuştuk. Hedef alınan bölgelerden biri Türkmen azınlığın yaşadığı bölgeydi. Burada kadın ve çocuklar rejime bağlı milisler tarafından katledildi" diye konuştu.
- "Öncelik geçiş yönetimi olmalı" -
Suriye rejimi müzakere heyetiyle bugün yaptıkları görüşmede Cenevre Bildirisi üzerinde tartışmayı sürdürdüklerini ancak geçiş yönetimi konusunda büyük görüş farklılıkları olduğunu söyleyen Safi, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şiddetin son bulması, bir geçiş yönetiminin kurulması ile olabilir. Burada rejimle ayrılıyoruz. Rejim, Cenevre Bildirisi'ndeki unsurları ele alırken, geçiş yönetimini en sona bırakmak istiyor. Bu yanlış bir sıralamadır. Bu, atı arabanın arkasına koymaktır. Cenevre Bildirisi'ndeki tüm unsurları uygulamaya geçirmeyi sağlayacak olan geçiş yönetimidir. Eğer Cenevre-1'i uygulayacak inandırıcı bir yönetim oluşturulmazsa hiçbir şey olmayacaktır."
Görüşmede rejim temsilcilerinin terörizmi kınayan bir açıklama taslağı sunduklarının anımsatılması ve bu konuda görüşlerinin sorulması üzerine Safi, bunun "tek yanlı bir açıklama taslağı" olduğunu söyledi. Safi, bunu reddetmelerinin nedenlerini şöyle açıkladı:
"Açıklama öncelikle IŞİD gibi terörist örgütler ile kendi ailelerini, kasabalarını savunmak için silahlanmış olan Suriyelileri aynı kefeye koyuyor. Hizbullah gibi, Ebu'l-Fadl el-Abbas gibi dışarıdan gelmiş olan ve rejim ile ittifak içinde hareket edenleri görmezden geliyor. Rejimin işlemiş olduğu insanlığa karşı suçları kınamıyor. Biz bunun kabul edilemez olduğunu ilettik."
Suriye barış görüşmelerine yarın devam edilecek.Bu görüşmenin, birinci turun son görüşmesi olması bekleniyor.
Suriye muhalefeti ile rejimin müzakere heyetleri, 22 Ocak'ta toplanan Cenevre-2 Konferansı'ndan iki gün sonra BM ve Arap Birliği Suriye Özel Temsilcisi El Ahdar el-İbrahimi'nin arabuluculuğunda barış görüşmelerine başlamıştı.
Suriye barış görüşmeleri, ABD ve Rusya'nın inisiyatifiyle 2012'de toplanan Cenevre-1 Konferansı'nda kabul edilen ve uluslararası toplumun desteğini alan Cenevre Bildirisi temelinde yürütülüyor. Cenevre Bildirisi, Suriye'de iç savaşa son verme hedefiyle siyasi bir geçiş sürecinin başlatılmasını ve tarafların karşılıklı rızasıyla kurulacak ve tam yetkiye sahip olacak bir geçiş yönetimi kurulmasını öngörüyor.
Suriye rejimi, Cenevre Bildirisi temelinde tartışmaya hazır olduğunu dün açıklamış ancak konuların teker teker ele alınması gerektiğini, ilk konunun da "terörizmle mücadele" olması gerektiğini öne sürmüştü. Muhaliflerse önceliğin "geçiş yönetiminin" kurulmasına verilmesini istiyor ve tüm sorunların ancak bu şekilde çözülebileceğini vurguluyor.