BARTIN (İHA) - Almanya'nın Oberhausen kentinde 1.5 ay önce cep telefonu yüzünden öldürülen Selahattin Özcan cinayetinde yeni gelişmeler yaşandı. Baba Hasan Özcan, oğlunun ikinci eşi tarafından öldürtülmüş olabileceğini, oğlunun S.E. isimli arkadaşının gerçekleri sakladığını, ikinci eşi Ümmü A.nın oğlunu öldüren Nail B.'yi kiralık katil olarak tutmuş olabileceğini iddia etti.
Almanya'da cep telefonu yüzünden öldürülen Selahattin Özcan'ın ailesi, çocuklarının tuzağa düşürüldüğünü belirtti. Acılı baba Hasan Özcan, "Çocuğumu tuzağa düşürdüler. Eski eşim Ümmü A.'dan şüpheleniyorum. Beni PKK'lıyım diyen kişiler tehdit ediyor evimi basıyor" diye konuştu. Baba Hasan Özcan, oğlunun öldürülmesiyle ilgili olarak şüpheleri olduğunu belirtti. Oğlunun öldürülmesinden önce tehdit telefonları aldığını belirten Özcan, sözlerine şöyle devam etti: "Tehdit telefonlarının gelmesinin ardından oğlum öldürüldü. Bir yıldan beri beni tehdit ediyorlar. İkinci eşimden şüpheleniyorum. Beni PKK'lı olduğunu söyleyen kişiler tehdit ediyor. Bununla da kalmıyorlar ikinci eşimin kardeşleri de tehdit ediyor. Beni öldürtmek için adam kiraladı. Yolumu kestiler, şehrin ortasında ölümle tehdit edildim. Benden 15 bin euro istediler, şu an hala tehdit ediliyorum. Can güvenliğim yok. Evimin etrafında dolaşıyorlar. H.D. ve B.K. isimli kişiler evimi bastı. Polisi çağırdım, ancak polis işlem bile yapmadı. Olacak iş değil. Daha sonra tehditler artınca yine polise başvurdum. Can güvenliğim yok dedim ama polis işlemi takip ettirmedi. Şu an hala tehdit ediliyorum."
OĞLUMUN ARKADAŞI GERÇEKLERİ SAKLIYOR Çocuğunun öldürülmesi ile ilgili görgü şahitleri olduğunu ve cinayetin gizlendiğini belirten Hasan Özcan, oğlunun E.A. isimli arkadaşının öldürülmesi olayı ile ilgili bir şeyleri bildiğini ileri sürdü. Özcan, konuşmasında, "Ne tesadüftür ki oğlum E.'nin evlerinin kapısı önünde öldürülüyor. E. ise olay olduğu vakit bir anlık ortadan kaybolup tekrar geri gelmesi ve polise verdiği ifadelere bana olay sonrası MSN'de yazdıkları birbirini tutmuyor. E.A. hem oğlumu hem de Nail B.'yi tanıyordu. Nail B., E'nin
arkadaşı. Cenazeyi Türkiye'ye defnettikten sonra Almanya'ya döndüğümde E.'nin ağabeyi de tehdit etmeye başladı. Kardeşinin beni neden tehdit ettiğini anlayamadım."
"E.A. daha önce 3 defa benim oğlumla Nail'i buluşturmak için aracı olmuş, ancak oğlum kabul etmemiş" diyen Özcan, sözlerine şöyle devam etti: "Çünkü benim oğlum Nail'in eroin kullandığını ve üzerinde bıçak taşıdığını biliyormuş. Nail'in daha önceden de hırsızlıktan sabıkası vardı. Benden intikam almak için ikinci eşimin Nail'i kiralamış olabileceğinden şüpheleniyorum. E.A. ikinci eşimi tanıyordu. Nail B. ile oğlumun arası açıktı. Cep telefonu yüzünden öldürüldüğünü zannetmiyorum. Neden bir yıl aradan sonra bu olayı gündeme getirsin. Bu olayın arkasında başka işler var"
Cinayet olayının ardından PKK'lılar tarafından tehdit edildiğini belirten baba Selahattin Özcan, Alman polisinin de olayların üzerinde gerekli hassasiyeti göstermediğini belirtti. Baba Özcan, cep telefonu mesajlarında, şahsına ağır hakaretler edildiğini belirterek şöyle konuştu: "Beni arayanlar PKK'lıyım diyerek beni ölümle tehdit ediyor. Benimle de yetinmeyip olaylara şahit olan arkadaşımı da tehdit ediyorlar, evini basıyorlar. Polis olaylara duyarsız kalıyor. Polis oğlumun, ölümünden sona bize yeterli
bilgi vermedi. Sanki benim oğlum suçluymuş gibi muamele gördük. Polise elimdeki bütün MSN kayıtlarını verdim."
OĞLUMA TUZAK KURDULAR Cinayet sırasında yaşananların oğlunun öldürülmesinde bir başka pencerenin açılmasına sebep olduğunu belirten baba Hasan Özcan, oğluna tuzak kurulduğunu iddia etti. Baba Özcan, sözlerine şöyle devam etti: "E.A., MSN kayıtlarında babasının evde olduğunu belirtiyor. Peki evlerinin önünde böyle bir olay olurken nasıl oluyor da babası bu olayı göremiyor. Olaydan hemen sonra da E. geliyor. Bir de E.'nin annesi olaydan hemen sonra Nail'in annesinin yanına gidiyor. Olayı gerçekleştiren Nail'in MSN kayıtlarında evde olduğu belirtiliyor. Polise neden haber vermediler? E.'nin annesi Nail'in evlerinde olduğu sırada polis 19:00 sıralarında evlerini basıyor ve Nail'i evden kaçmak üzereyken yakalıyor. Oğlumu tuzağa düşürenlerin bunlar olduğundan şüpheleniyorum."
Oğlunun öldürülmesinde başka sebep olduğunu söyleyen Hasan Özcan, kendisinin ve ailesinin psikolojisinin bozulduğunu söyledi. Bu olayın kendisini yıktığını belirten Özcan, sözlerini şöyle tamamladı: "Oğlumun suçsuz yere öldürülmesini hazmedemiyorum. Gencecik evladıma kıyanlar ortalıkta geziyor. Olanları unutmak için psikolojik tedavi görüyorum. Bu olayın aydınlığa kavuşması için elimden geleni yapacağım. Ailelere seslenmek istiyorum. Çünkü ufacık bir ayrıntı çok şeylere sebep oluyor. Çocuklarınızın kimlerle arkadaş olduklarına çok dikkat edin. Ortalık gençlerimizi tuzağa düşürmek isteyen insanlarla dolu. 6 yaşında oğlum var, korkudan telefonlara çıkmıyor. Geceleri korkuyor."