İSTANBUL (İHA) - İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, "Formula 1 için her türlü tedbirimizi aldık" dedi.
İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, Emniyet Müdürlüğü binasında gazetecilerle bir araya geldi. Sağlığının yerinde olduğunu söyleyen Cerrah, "Herhangi bir rahatsızlığım yok. Yanlış bilgi aktarımı var" dedi.
Basın mensuplarının çeşitli konulardaki sorularını yanıtlayan Cerrah, F1 yarışları ve futbol müsabakalarında alınan güvenlik tedbirlerinde polisin yaşadığı sıkıntılar ile eğlence merkezlerindeki gürültü kirliliği konularına değindi. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşmeler sonrasında Cerrah, "Herhangi bir rahatsızlığım yok. Herhalde yanlış bir anlaşılma olmuş. Bir arkadaşımızın yanlış bir beyanı neticesinde böyle bir haber olmuş. İstanbul'a hizmet etmeye devam edeceğim. Allah dert vermesin, derman aratmasın" diye konuştu.
F1 yarışları ile ilgili soruları da yanıtlayan Cerrah, "F1 yarışları için gelecek olanlar daha çok şehir merkezlerindeki otelleri kullanacaklar ve F1 pistine gitmek için de gene daha çok polis noktalarını kullanacaklar. Bunun için NATO konferansı olsun veya diğer konferans etkinliklerindeki gibi tedbirlerin tamamına yakını bu Formula'da da alındı. Her türlü tedbirimizi aldık. Formula pistindeki tedbirleri de jandarmamız aldı. Hazır bir vaziyetteyiz. Herhangi bir olumsuzluk beklemiyoruz. Türkiye ve İstanbul Formula etkinliklerinden yüzünün akıyla çıkacaktır. AB ülkeleri de güvenli bir ülke olduğunu görecekler" ifadelerini kullandı.
İlk defa canlı olarak F1 yarışlarını izleyeceğini belirten Cerrah, yarışmalarda favorisinin Schumacher olduğunu açıkladı.
Geçtiğimiz günlerde sivil makam aracını solladığı için ceza kestirdiği Ferrari marka araç sürücüsü ile ilgili yöneltilen bir soruya Cerrah, "Benim arabam sivil bir araba biliyorsunuz. Ama öyle bir giriş yaptı ki önümüzde bütün sivil araçları zik zak çizerek gidiyor. Bu duruma bir vatandaş olarak göz yummam mümkün değil. Bu şahsı trafiği tehlikeye düşürmekten arkadaşlarımız yakalayıp işlem yaptı. Sürücü başka suçlamalardan da aranıyormuş. Bununla ilgili de arkadaşlarımız gerekli işlemleri yaptı. Ferrari olmaz da, başka bir araç olur. Gene müdahalemizi yaparız. Müdahale etmeye mecburuz. 'Emniyet müdürü sollanmaz' diye bir kaide yok" yanıtını verdi.
"İSTANBUL'DA GÜRÜLTÜ KİRLİLİĞİ VAR" İstanbul'da bir gürültü kirliliği olduğunu sözlerine ekleyen Cerrah, "İstanbul'da gürültü kirliliği var. Bu eğlence merkezlerinin başkalarına zarar vermemesi lazım. Bin kişi, bin 500 kişi var ama çevresinde ikamet eden, uyuyan daha fazla insan var. Bunlara saygı duyulması lazım. Eğlence merkezlerinin ses seviyelerini kısmaları gerekir. Cuma, cumartesi, pazar günleri belli bölgelerde gezmenin, dolaşmanın ve de bu sesle uyumanın mümkünatı yok. Bunun mutlaka ses kontrolü vilayet tarafından, belediye tarafından kontrol edilmesi lazım. Ama genelde biz müdahale ediyoruz. Polisin bazı konularda görevi olmamasına rağmen, müdahale ediyoruz. Sabah saat 4'te gürültü devam ediyor. Polise o kadar şikayet var ki sabaha kadar duruyor. Hatta hatırlayın, üniversite sınavları günü bütün öğrenci velileri 155 polis hattını kilitledi. Çocuklarımız ertesi gün sınava girecekler. Uyuyamıyorlar. Üsküdar sahili Çengelköy sahili çevresinde uyumanın mümkünatı yok. Ve biz gittik müdahale ettik. Ama o bölgedeki eğlence merkezleri maalesef yalnızca kendilerinin kazanacağı parayı ve mekanda eğlenenlerin eğlencesini düşünüyor" diye konuştu.
En büyük sıkıntılarının Şükrü Saracoğlu Stadı olduğunu kaydeden Cerrah, "32 bin izleyiciyi veya 55 bin veya 100 bin deyin. Ama İstanbul'un nüfusu 12 milyon. Yerine göre 3 bin 3 bin 500 polisi 50 bin kişi orada eğlensin diye güvenlik tedbiri alıyoruz. Peki 12 milyon kişinin hiç mi hakkı yok. Asayişin düzgün olması için orada dedim ki, 'ben bu görevleri orada görevlendirmeyin, bunun yerine yapılacak ufak bir kanun değişikliğiyle istirahatli olan polislerden maçlara polis gönderelim' ki İngiltere'de İsrail'de onların örneklerini getirdim. Stewart diye tuttukları kişilere 80 milyon ücret ödüyorlar. Benim polisime hiçbir ücret ödenmiyor. İstirahatli olanlardan vereyim. Resmi polislerden bir tim vereyim oraya olaylara müdahale etsinler. O polisler yakalasın resmi polislere teslim etsin. Onlar da görevini yapsın. Arsenal ile bir maç vardı. 150 polis görevlendirilmiş 44 bin seyirciye. Sadece İstanbul polisi için değil, tüm polis teşkilatı için bu havuzdan pay ayrılsın. Federasyondan da bu konu ile ilgili olumsuz yanıt almadım. Polis arkadaşlarımız da bizim haklarımızı korudunuz diye çok sayıda mail aldım arkadaşlarımızdan" açıklamalarında bulundu.