Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Mustafa Öztürk; Bakanlık bünyesinde faaliyetini sürdüren Çevre Referans Laboratuvarının yenilikçi yatırımlarla çevre laboratuvarları sektörüne yön verebilen, kamunun ve sanayicinin analiz hizmetlerine cevap verebilecek büyük bir kurumsal alt yapıya ulaştığını belirtti.Bakanlık Müsteşarı Öztürk,Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında imzalanan finansman anlaşması kapsamında, Türkiye’de çevre kirliliğinin ölçülmesi ve izlenmesi amacıyla 1998 yılında bir enstitü yapısında kurulmuş olan Çevre Referans Laboratuvarının, 22 Aralık 2008 tarihinde Türk Akreditasyon Kurumu’ndan almış olduğu akreditasyon belgesi ile toplam 52 parametrede başladığı akreditasyon faaliyetlerini özverili çalışmalarıyla 2017 yılında 520 parametreye çıkarmış olduğunu açıkladı.Müsteşarı Mustafa Öztürk: “Çevre mevzuatımız gereği sanayicimiz Kalıcı Organik Kirleticilerden (POP’s) zehirlilik etkisi en yüksek kimyasallardan biri olan Dioksin-Furan testleri için yurtdışından analiz hizmeti satın almak zorunda kalıyordu. Yurt dışına numune gönderme ve analiz raporu bekleme bir taraftan sanayicimize maddi ve iş yükü getirirken diğer taraftan döviz kaybına neden olmaktaydı. Çevre Referans Laboratuvarımız bu kaybı önlemek üzere, 2014 yılı içerisinde Bakanlığımız öz kaynakları ile Dioksin-Furan Laboratuvarı’nın yapımını tamamlayarak analiz hizmeti vermeye başladı. Laboratuvarın hizmete alınmasıyla kısa sürede 3 Milyon Lira değerinde analiz hizmeti verilerek kaynaklarımızın yurtdışına gidişi önlendi. İleri analiz teknikleri kullanılan bu laboratuvarımız da Ülkemizin en iyisi, dünyanın ise en iyi laboratuvarlarından bir tanesi olmayı başardı.” dedi.Çevre Referans Laboratuvarının çevre kirliliğini önlemeye yönelik ihtiyaçlar ve alınacak tedbirler için altyapısını devamlı olarak yenilikçi ölçüm ve analiz teknikleriyle güçlendirmek zorunluluğu bulunduğuna işaret eden Bakanlık Müsteşarı Öztürk, bu kapsamda bir ilk olan atıkların tehlikelilik vasfının belirlenmesi çalışmalarının yapılacağı Atık Tanımlama ve Teşhis Laboratuvarının da 2017 yılı içerisinde 10 Milyon Lira yatırımla kurulumunun tamamlandığını belirterek, laboratuvar hakkında şu açıklamalarda bulundu:“Tehlikeli Atık Tanımlama ve Teşhis Laboratuvarında; hayvanlar üzerinde yapılan toksisite ve ekotoksisite deneylerine gerek kalmadan atıkların içerikleri, dünyada konu hakkında mevcut 540 uluslararası kütüphane ile anında iletişime geçerek daha hızlı teşhis edilecek, böylece her türlü atığın bertarafına ilişkin karar alma süreci kısalacak, bertaraf ve depolama maliyetleri azaltılacaktır. Bu sistemde yanlış sonuç verme olasılığını sıfıra indiren bir teknoloji ve dünya üzerinde en güvenilir yazılım altyapısı kullanılmaktadır. Muhtemel kirlilik kaynaklarından alınacak numuneler ile kaynakların işaretleyicileri kullanılarak kaynağı bilinmeyen atık numunesinin sahibi kesin olarak tespit edilebilmektedir. Kurulumu yapılan ve cihaz kullanıcı eğitimleri tamamlanan Atık Tanımlama Sistemi’nin 2018 yılının ikinci yarısında analizlere başlamasını hedefliyoruz. Bu laboratuvarımıza kurulmuş olan tüm sistemler, ayrı cihazlar halinde dünyada değişik laboratuvarlarda mevcut olmakla birlikte, komple bir sistem olarak dünya üzerinde hiçbir çevre laboratuvarında mevcut değildir. Bu nedenle ülkemizde ve dünyada bir ilk olacaktır.”
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz