Cezaevi operasyonunda kolu kopan mağdur: Türk, bizden özür dilesin

Burdur Cezaevi operasyonunda kolunu kaybeden mağdur Veli Saçılık, dönemin Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’ün o...

Burdur Cezaevi operasyonunda kolunu kaybeden mağdur Veli Saçılık, dönemin Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk’ün o dönem acı çeken mağdurlardan değil de en azından ailelerinden özür dilemesini beklediğini söyledi.
Veli Saçılık, 2000 yılında sokakta gazete sattığı için gözaltına alındıktan sonra çıkarıldığı mahkemede tutuklanarak Burdur Cezaevi'ne gönderildi. Saçılık, davası devam ederken kaldığı Burdur Cezaevi'ne 5 Temmuz 2000'de düzenlenen operasyonda kolunu kaybetti. O dönemi Cihan Haber Ajansı(Cihan)'na değerlendiren Saçılık, kendisinin önce Ulucanlar Cezaevi'nde kaldığını ardından Burdur’a sevk edildiğini söyledi. Bir sabah koğuşta otururken operasyon yapıldığını kaydeden Saçılık, “Sabah saatlerinde birden bire kapılardan gaz bombaları ses bombalarıyla birlikte hücum gerçekleşti. Koğuşa bul dozer daldı. Benim kolum bul dozerle duvar arasında kalarak koptu. Genelde bunu söylediğimde buna kimse inanmıyor. O gün bugündür ben hukuki mücadelemi sürdürüyorum.” dedi.
Kopan kolunu hastaneye göbeğinin üzerinden götürdüğünü anlatan Saçılık, kolunun yanlış hastaneye sevk edildiği gerekçesiyle dikilmediğini kaydetti. Saçılık, daha sonra sokağa atılmış kolunun sokak köpeğinin ağzında bulunduğunu aktardı.
Başından böyle bir olay geçtiğini ve konuyla ilgili dava açtığını belirten Saçılık, jandarma, gardiyan ve o dönemin yetkililerinden hiç kimsenin bu konuda mahkeme önüne çıkmadan konunun kapandığını ileri sürdü. Açtığı 150 bin TL’lik tazminat davasının Danıştay’dan döndüğünü ifade eden Saçılık, İdare Mahkemesi’nin kendisinin kusurlu olduğunu ve davanın aleyhinde sonuçlandığını sözlerine ekledi.

Reklam
Reklam

TÜRK’LE KARŞILAŞAN ÇALIŞIK: “KOLUM KÖPEĞİN AĞZINDA BULUNMUŞTU”
Geçtiğimiz günlerde Çankaya’da seçim çalışması yapan dönemin Adalet Bakanı, DSP milletvekili adayı Hikmet Sami Türk ile karşılaştığını belirten Saçılık, şöyle devam etti: “Kucağımda bebeğim ve yanımda eşimle yürürken, Türk’ü birden karşımda gördüm ve 'Beni hatırladınız mı?' dedim. O bir vatandaş olduğumu sevgi gösterisinde bulunacağımı düşünerek, 'Buyurun' dedi. Kolumu koparmıştınız hatırlıyor musunuz?' dedim. Şaşırdı ve 'Yok öyle bir şey' dedi. Burdur cezaevini hatırlıyor musunuz? Kolum köpeğin ağzında bulunmuştu?' dedim. 'Böyle şey olmaz' karşılığını verdi. ‘Oldu ama siz bunu iyi biliyorsunuz’ dedim ben. Siz bunu hatırlamıyorsunuz ama biz her gün sizi hatırlıyoruz. Çocuğuma bile sarılamıyorum. Sol yanımdaki boşluktan siz sorumlusunuz dediğimde Türk, görevliler hakkında mutlaka dava açılmıştır, cezalarını almıştır' yanıtını verdi.”
Türk ile karşılaşmasını ilginç bir durum olarak tanımlayan Saçılık, Türk’ün de kendisi kadar şaşırdığını ifade etti. Kolsuz yaşamaya alıştığını aktaran Saçılık, kendisinin hala yargılandığını ancak herhangi bir kişinin bu konuda hesap vermemesini üzücü bulduğunu anlattı.

Reklam
Reklam

“TÜRK BİZDEN ÖZÜR DİLESİN”
Hikmet Sami Türk’ün kusurlarını kabul etmesi gerektiğini savunan ve o dönem acı çeken mağdurlar değil de en azından ailelerinden özür dilemesi gerektiğini vurgulayan Saçılık, “En azından kendi sorumluluğunu kabul etsin. Hiç emir vermedim diyorsa da hukukta kusursuz sorumluluk var. O dönemin Adalet Bakanı olmasından dolayı çıkıp, Bunlar yaşandı, yaşanmaması gerekiyordu' demesini istiyorum.” şeklinde konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz