CEZAYİR (AA) - Cezayir Genelkurmay Başkanı Kayid Salih, her hafta cuma günü başkente gelen protestocuların engellenmesi talimatı verdi.
Salih, askeri bir üste yaptığı konuşmada, 2 Aralık'ta gerçekleştirilmesi planlanan seçimler için halkın yoğun destek verdiğini ancak "çete ve uzantılarının" buna karşı çıktığını söyledi.
Genelkurmay Başkanı, eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika'yı istifaya zorlayan ve şubat ayından bugüne kadar her cuma devam eden protestoları bastırmanın da sinyalini verdi.
Konuşmasında, güvenlik güçlerinin başkente protesto için gelenleri durdurması talimatını verdiğini belirten Salih, "Vatandaşlar araçlarla başkente taşınıyor ve sakıncalı sloganlar atıyorlar. Bunların da halk adına konuştuğu iddia ediliyor. Bu kişilerin durdurulması talimatını verdik." ifadelerini kullandı.
"Bizler başından beri Cezayir'e ve halkına karşı bir komplonun gizlice hayata geçirildiğini fark ettik" diyen Genelkurmay Başkanı, daha önce olduğu gibi "komplolardan" bahsederken herhangi bir detay vermedi.
Genelkurmay Başkanı Salih'in "çete" ifadesini genel olarak protestolarla istifaya zorlanan eski Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika ve ona yakın iş adamları, bürokrasi ve siyasetten isimler için kullandığı biliniyor.
Cezayir'de ordu 12 Aralık şeklinde planlanan seçimler için bastırırken şubat ayından bugüne sokaklarda her cuma rutin halini alan protestoların da sonlanması için uyarı yapıyor.
- Cezayir'de derinleşen siyasi kriz
Cezayir, şubat ayında Cumhurbaşkanı Abdulaziz Buteflika'nın kötü giden sağlığına rağmen yeniden aday olmasıyla kitlesel protestolara sahne oldu. Buteflika, sokaktaki protestoların da ivme kazanmasının ardından nisan ayında ordunun müdahalesiyle istifa etmek zorunda kaldı.
Cezayir sokağı ve muhalefeti, bunun üzerine Buteflika'nın çevresinde kümelenmiş siyaset, bürokrasi, ordu ve iş dünyasından yolsuzluğa bulaşanların görevden alınması ve bu kişilerden yargı önünde hesap sorulması talebiyle protestolarını sürdürdü.
Buteflika'yı sahne dışına iterek daha da güç kazanan Genelkurmay Başkanı Salih'in yargıya sinyal vermesiyle, eski Cumhurbaşkanı'nın kardeşi Said Buteflika, eski istihbarat başkanları, iş adamları, başbakanlar ve üst düzey siyasi isimleri de kapsayan yolsuzluk soruşturmaları açıldı ve üst düzey isimler bu soruşturmalarda tutuklandı.
Cezayirlilerin bazıları baş döndürücü hızda seyreden yolsuzluk soruşturmalarını desteklerken, bazıları bu soruşturmaların yolsuzlukla mücadeleden ziyade yönetimde tasfiye için kullanıldığı eleştirisinde bulundu.
- Yönetim seçim için bastırıyor
Cezayir'de Buteflika'nın istifasının ardından ilk seçimler 4 Temmuz tarihinde planlanıyordu. Cezayir sokağında protestoların sürmesi ve muhaliflerden hiçbir aday çıkmaması üzerine seçimler haziran ayında ucu açık bir biçimde ertelendi.
Cezayir'de yönetim ve muhalefet bir yol haritası belirlemek üzere bir müzakere heyeti oluşturdu. Bu süreçte, hükümet yeni bir seçim yasası ve Ulusal Bağımsız Seçim İdaresi isimli bir bağımsız yapıyla, seçimlerin "bağımsız, hür ve şeffaflık" içinde gerçekleşeceği vaadinde bulundu.
Cezayir Genelkurmayı, 15 Eylül'de yeni bir seçim tarihi açıklaması yönünde hükümete çağrı yaptı. Bunun üzerine Cezayir Geçici Cumhurbaşkanı Abdulkadir bin Salih, 12 Aralık'ta yeni seçimlerin yapılacağını duyurdu.
- Protestolarda gözaltılar arttı
Ordu ve yönetim, seçimlere işaret ederek protestoların sonlanması çağrılarını sıklaştırdı.
Cezayir'de son haftalarda güvenlik güçlerinin protestoculara yönelik gözaltıları arttı. Özellikle de protestoların önde gelen muhalif aktivistlerinin "ordunun moralini düşürme" suçlamasıyla tutuklandığı bildirildi.
Söz konusu duruma tepki veren eski İletişim Bakanı Abdülaziz Rahabi, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada, gözaltıların "gücün kötüye kullanımı" olduğunu belirtti.
Şu ana kadar gösteriler barışçıl bir ortamda sürmesine rağmen yönetimin "gösterileri sıkıştırmak için baskıyı artırdığına" ilişkin raporlar arttı.
Son olarak İnsan Hakları Gözlemevi (HRW) tarafından yayımlanan raporda, idari makamların insanları sadece bir bayrak ya da slogan taşıdıkları için gözaltına aldığı kaydedildi.
Raporda, "bağımsızlık savaşı döneminden bir figürün orduyu eleştirdiği gerekçesiyle tutuklandığı, sivil toplum kuruluşlarının toplantıları engellendiği" bilgileri paylaşıldı.