Duruşmada verilen aranın ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'nın C kapısı önünde toplanan Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi yaklaşık 50 avukat, "Devrimci avukatlar onurumuzdur" yazılı pankart açarak sloganlar attı.
"TUTUKLANMAMIZI SAĞLAYAN POLİSLER, SAVCILAR, HAKİMLER ŞUAN..."
Grup adına ÇHD üyesi Avukat Ebru Timtik yaptığı açıklamada, "Gözaltına alınmamızı, tutuklanmamızı sağlayan, o soruşturmada görev alan polisler, savcılar ve mahkeme üyeleri bugün ki siyasi iktidar tarafından mahkum edilmiştir. Polisler sahte delil yaratmaktan, Cumhuriyet Savcıları; bir kısmı tutuklandı, bir kısmı meslekten ihraç edildi. Ama biz hala yargılanıyoruz. Yine de onların tutuklanması, ihraç edilmesi, onların uğradığı bu hukuk dışılık nihayetinde bizim uğradığımız hukuk dışılıkla aynıdır. Bunlar aynı resmin parçaları, bu hukuk düzenin parçaları" dedi.
TİMTİK: "BİZİ 'NEDEN HEP BELLİ DAVALARA GİRİYORSUNUZ' DİYE Mİ SUÇLUYORSUNUZ?"
Mahkeme salonunda "Bize adam gibi suçlama getirmeden önce bizden savunma yapmamızı beklemeyin" dediğini hatırlatan Timtik, "Biz zaten yaptığımız şeyi savunuyoruz. 'Susma hakkı kullandırtıyorsunuz' diye mi bizi suçluyorsunuz? 'Neden hep belli davalara giriyorsunuz' diye mi bizi suçluyorsunuz? Bunları zaten anlattık size. Kamuoyunda da anlattık. Ama önce Türk Ceza Kanunu'na göre suç oluşturulabilecek, hukuka uygun bir delil önümüze getirin sonra size uzun uzun anlatırız" diye konuştu.
"18 TANE MAHKEME ANAYASA'YA AYKIRILIK İDDİASINI CİDDİ BULURKEN BİZİM MAHKEME..."
Davanın Anayasa Mahkemesi'ne götürülmemesine de eleştiri getiren Timtik, "Tam 18 tane mahkeme Anayasa'ya aykırılık iddiasını ciddi bulup Anayasa Mahkemesi'ne göndermişken, ciddi bulup sonucu beklemişken, bizim mahkememiz, burada durdurup iddianamenin kabulünden yeniden başlatılması konusundaki talebimizi ciddi bulmadı. Bune ciddiyetsizlik..." ifadelerinde bulundu.
Avukatlar açıklamanın ardından 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya katılmak için adliye binasına girdi.
(FOTOĞRAF)