CHP Genel Başkan Yardımcıları Erdoğan Toprak ve Faik Öztrak, Çorlu`da basın mensupları ile bir araya geldiler.
Çorlu Divan Otel Konferans Salonu’nda düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Erdoğan Toprak, “Türkiye`de bir şeyler kötü gidiyor. Türkiye dış politikada, terörle mücadelede ve ekonomide bu terörle mücadeleyi barış projesi dediler. Neyin barışıdır onu çok anlamış değilim hala. Çünkü benim bildiğim barış o bölgedeki insanlar, vatandaşlarımız arasında sağlanır. Ama AKP iktidarının anladığı barış bir tarafta bir yeri temsilen Sayın Tayyip Erdoğan diğer tarafı temsilen de terörün başı dediğimiz ama şimdi muteber adam ilan ettiğimiz Abdullah Öcalan. Barış sürecinden bu anlaşılıyorsa bu barışın bu ülkeye çok büyük faydası yok” dedi.
CHP olarak kendilerine düşen görevler olduğunu söyleyen Toprak, “Türkiye’nin ihracatı hızla geriliyor, Türkiye sanayi üretiminde, elektrikte gerileme var sanayinin kullandığı elektrikte bunun beraberinde de bu ay gördüğümüz işsizlik çift haneli rakamlara gitti. Türkiye milli gelirinde, sanayisinde hızla geriliyor. Bize düşen görev Türkiye’nin sanayisine bu sıkıntılı sürecinde iktidarda olmasak da dahi Türk sanayicisine nasıl katkı verebiliriz, Türk sanayicisini bu kötü gidişte nasıl koruyabiliriz buna çalışıyoruz. Biz birileri gibi kendi sanayicimizi bize ait, bizim görüşümüzde bir sanayici kesimi yaratmak değil biz Türkiye`de kendi alanında uzman bu ülkeye vergisini veren bu ülkede istihdam yaratan ihracat yaratan tüm sanayicimize sahip çıkmak istiyoruz. Ayrım yapmadık, bundan sonra da yapma niyetindeyiz. Türkiye eğer bu sıkıntılı süreçte sanayicisini koruyamazsa nasıl bugün sıcak paradan dolayı kendi komşusuna savaş açan taşeron ülke olduysa bundan sonra bu daha da kötüye gidecek” diye konuştu.
“Türkiye’nin bugün en büyük meselesi birileri talimat veriyor, Türkiye`de taşeron olarak kendi komşusuna sıcak paradan dolayı savaş açıyor” diyen Toprak, şunları söyledi:
“Türkiye o savaşın bedelini çok ağır bir şekilde ödüyor. Bugün Türkiyeye gelen mülteci sayısı 350 bin oldu ve bu mülteciler önce 3 - 5 ilimizde istihdam ediliyordu en son çıkan gizli bir kararname ile 24 ile çıktı. 24 ilde şu anda bu mülteciler serbestçe ev tutabilecek, çalışabilecek, faaliyetlerini devam ettirebilecek. Yani Türkiye
de sanki işsizlik bitmiş, Türkiye`de her şey güllük gülistanlıkmış gibi bu süreçte Suriyeli büyük bir insan yükünü omzumuza almış durumdayız.”
Toprak, “Son zamanlarda kamuoyundaki bazı medya temsilcileri CHP`ye kafasının arkasındaki bir projeyi dayatmak istiyorlar adı da Barış Projesi olarak. Biz bu ülkeye barışın gelmesini isteriz. Herkesten fazla isteriz ve bu konularda en kapsamlı çalışmaları yapan partiyiz. Biz o bölgedeki vatandaşlarımızın özgürce kültürlerini yaşamasını destekleriz. Bu konuda hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ama biz bunlarla ilgili bir alt yapının yasal alt yapılarının bir an evvel hayata geçirilmesinin önergelerini verdik. Sayın Genel Başkanımız bunu 16 maddede sıraladı. Siz o insanları özgürce kendi fikirlerini parlamentoya yansıtması için hülle yoluyla değil kendi oylarıyla milletvekillerinin gelmesinin ne sakıncası olabilir. Baraj ile ilgili biz teklif verdik ve buna benzer 16 tane madde. Eğer iktidar samimiyse bizim bu konudaki yaptığımız çalışmalara gelsin önce biz kanun olarak kendilerine bu hakları verelim yoksa birilerinin kafamıza silah dayayarak verilmiş hakları Türkiye için utanç verici olarak görüyorum” şeklinde konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlunun Trakya iş dünyası ile buluşmak üzere Çorlu
ya gelerek ekonomik ve siyasi gelişmeleri değerlendireceğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak ise konuşmasına UEFA kupasında ilk 4 takım arasına girme başarısını göstererek Türkiyeye büyük bir başarı kazandıran Fenerbahçe
yi tebrik ederek başladı.
“Türkiye olarak gerçekten çok ilginç bir dönemden geçiyoruz” diyen Öztrak, “İktidarda 10 yılını tamamlamış olan bir siyasi parti var. Her gün biraz daha tükenme noktasına doğru geldiğini gösteren emareleri görüyoruz. Bu çerçevede de bakıyoruz bu partinin başı Başbakan Anayasa müzakerelerinden kendine bir başkanlık postu çıkarmaya çalışıyor” dedi.
“Vatandaşlarımız ülkemizin mukadderatı üzerinde ciddi endişe ve kaygı içerisinde. Bu kaygı ve endişeler milletin aş ve iş meselesini bile zaman zaman gölgeliyor” diyen Öztrak, “Oysa geçtiğimiz yıl vatandaşlarımız ciddi sıkıntılar yaşadılar. Türkiye 2012de yüzde 2.2
lik büyüme hızıyla 150 gelişen ekonomi arasında 111. sırada yer aldı. Yani 150 ekonomi arasında 111. sıraya düştük büyüme hızı bakımından. Büyümesi en hızlı düşen ekonomiler sıralamasında da 5.liğe çıktık. Geçtiğimiz yıl vatandaşlarımızın geliri sadece ve sadece yıllık olarak 38 dolar artabildi. Oysa diğer gelişen ve yükselen 150 ekonomi 2012
da ortalama yüzde 5.1 büyüme ile Türkiyenin 2 katı oranında büyüdü. Eğer AKP hükümeti diğer 150 ekonomiyi yöneten hükümetlerin kendi ülkelerini büyüttüğü kadar büyütebilseydi 2012
de kişi başına gelirimiz 38 dolar değil 336 dolar artacaktı. AKP elinde son 10 yılda büyüme hızımız ortalama yüzde 5, aynı dönemde bize benzeyen 150 ekonominin ortalama büyüme hızı 6.5 dolayısıyla son 10 yılda diğer gelişen ve yükselen ekonomiler kadar büyüyememenin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ödettiği toplam bedel 104.4 milyar dolar. 104.4 milyar dolar diğer bize benzeyen ekonomiler kadar büyüyemediğimiz için kaybetmiş vaziyetteyiz. Kişi başına da bu yaklaşık bin 461 dolar ediyor” diye konuştu.
Öztrak konuşmasını şöyle sürdürdü:
“2012 yılında geliri artmayan vatandaş, borç yükünün altında ezilmeye başladı, tüketimini kıstı. 2012 yılında kişi başına tüketim sabit fiyatlarla 241 lira azaldı 1 yıl önceye göre. Bu refahın gerilediği anlamına geliyor 2012 yılında. AKP iktidarı her alanda birlik yerine ikilik yaratıyor. Bu ekonomide de böyle Türkiye 2012 yılında büyümesi en hızlı yavaşlayan 5., gelişen ve yükselen ekonomiyken, vatandaşlarımızın refahı gerilerken 2012de dolar milyarderlerinin sayısı 38
den 43e çıktı. Geçtiğimiz gün The Wall Street Journal
da Türkiye ile ilgili önemli bir haber yayınlandı. 2012de Türkiye
deki dolar milyonerlerinin sayısının 94 bin kişi olduğunu öğrendik. Bu 94 bin kişi 1.1 trilyon dolarlık toplam servetin yüzde 43ünü, yaklaşık 500 milyar dolarını ellerinde bulunduruyor. Bu nüfusun binde 12
sinin toplam servetin yüzde 43`üne sahip olduğunu gösteriyor.”
“Biz ülkemizin zenginleşmesinden mutluluk duyarız” diyen Öztrak, “Ancak biz aynı zamanda üretimden kaynaklanmayan, dengeli dağılmayan bir zenginleşmenin istikrarlı olmayacağını bilen ve artan gelirin adil paylaşılmasını arzu eden bir partiyiz. Üretimin neredeyse durduğu, vatandaşın refahının düştüğü bir dönemde dolar milyarderlerine yenileri ekleniyorsa buna karşılık borç yükü altında ezilen işçi, devlet tarafından madenlerde yaşanan kazaların nedeni olarak görülüp işten çıkarılmak isteniyorsa ülkede uygulanan politikalarda çok ciddi bir sıkıntı var demektir. Türkiye 10 yıldır yabancılara üretmeden kazandıran vatandaşlarına da kazandırmadan borçla yönetilen bir ekonomik düzenle yönetiliyor. 2012de Türkiye
ye 1 milyon dolar getiren Londralı bankacı ülkesine 1 milyon 211 bin dolar ile dönüyor. İstanbul Borsasına 1 milyon dolar getiren Londralı bankacı ise 2012 sonunda 1 milyon 632 bin dolar götürüyor. Vatandaşın 2012`deki geliri sadece 38 dolar artarken yabancı yatırımcının ülkeye getirdiği her 100 dolara karşılık 63 dolar konuyor cebine. Bu ülkeye her 100 dolar getirenin cebine 1 yılda 63 dolar koymuşuz vatandaşın yıllık gelirini sadece 38 dolar arttırabilmişiz” şeklinde konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz