CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin:

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, "Umut ediyorum ki AKP, 28 Şubat dönemindeki yolsuzluklarla alakalı ciddi bir adım atar. Biz de bu konuda, onlara destek veririz" dedi.

Tekin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 28 Şubat soruşturmasının kime yansıyıp yansımayacağının toplumu ilgilendiren bir konu olmadığını savundu. Toplumu ilgilendiren konunun son 30 yıldaki yolsuzluklar olduğunu ifade eden Tekin, "Darbe dönemlerinde tüm iktidarlar değişiyor ama Türkiye'de değişmeyen tek şey; yolsuzluk. Bizi ilgilendiren konu; 28 Şubat sürecindeki yolsuzlukların, ortaya çıkarılmasıdır. Yani işçinin, emekçinin, köylünün cebinden çalınan paranın hesabı sorulacak mı, sorulmayacak mı- Toplumun beklentisi budur" diye konuştu.

Tekin, Türkiye'de son 30 yılda önemli miktarda yolsuzluk yapıldığını aktararak, şöyle devam etti:

"Umut ediyorum ki AKP, 28 Şubat dönemindeki yolsuzluklarla alakalı ciddi bir adım atar. Biz de bu konuda onlara destek veririz. Sadece 28 Şubat da değil, Türkiye'deki bütün yolsuzlukların üstüne gidilmesi gerekiyor. Bu konuda iktidarın samimiyeti varsa, CHP olarak destek veririz. Özellikle 1983'ten sonra devletin resmi rakamlarına göre milyar dolarlık paralar çalınmıştır. Bu paraların hesabı sorulacaksa elbette sonuna kadar destek vereceğiz. Bu CHP olarak bizim taahhüdümüzdür"

-"CHP, haklı olduğu dönemde barajın altında kalmıştı"-

Tekin, 28 Şubat sürecinde en büyük bedeli ödeyen partilerden birinin CHP olduğunu savunarak, bu süreçte yolsuzluklara karşı çıkmaları nedeniyle baraj altında kaldıklarını öne sürdü.

28 Şubat sürecinde dönemin Genel Başkanı Deniz Baykal'ın yolsuzlukla mücadele ettiğini söyleyen Tekin, "Sayın Deniz Baykal, sadece bu talanın karşısında duruş sergilediği için bütün o kesimler, ciddi bir kampanya açmıştı. Bu kampanya yüzünden CHP, haklı olduğu dönemde barajın altında kalmıştı. Daha sonra bankaların batışıyla beraber, CHP'nin ne kadar haklı olduğu, iş adamları tarafından beyan edilmiştir" dedi.

Tekin, bu sürecin aydınlatılması gerektiğine işaret ederek, şunları söyledi:

"Soruşturmanın medyaya yansımasıyla ilgili ne tür belgeler var bilmiyorum. Fakat bu konuda kim suç işlemişse tereddüt edilmeden gereği yapılsın. Hiç tereddütümüz yok, bu konuda. Şimdi Türkiye'de hukuki süreç, çok sağlıklı işlemiyor. Dünyanın benzer ülkelerinde hukuki süreç başladığı zaman, yani savcı soruşturmayı başlattığı an bütün yorumlar kesilir. Bizde de tam tersi oluyor. Daha soruşturma başlamadan, kimlerin tutuklanacağı, kimlerin soruşturmaya tabi tutulacağı, birçok insanın hangi cezaevine gideceğini gazeteler yazıyor. Böyle bir hukuk anlayışı olabilir mi- Nerede kaldı savcılık soruşturması- Hukuk çok sağlıklı işlemiyor."

Tekin, yolsuzlukla hesaplaşma konusunda tüm siyasi partilere çağrıda bulunduğunu kaydederek, "Vicdanı olan, namusu olan, inancı olan bütün siyasetçilere çağrıda bulunuyorum, bu kara tablonun hesabının sorulması gerekiyor. Bu kara tabloyu da yolsuzluklar yaratmıştır. Yolsuzlukların mimarı da son 30 yıla baktığınızda Türkiye'deki siyasetçilerdir. Gelin, temiz bir siyaset anlayışıyla, iktidara sesleniyorum, hep birlikte hesapları soralım. Bugün de dahil olmak üzere hesap soralım. Sayın Başbakan'ın söylediklerini doğru varsayarak, inanıyorum ki gereğini yapacaktır. Bunu CHP olarak merakla bekliyoruz" şeklinde konuştu.