Chp Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Açıklamaları

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mısır'da gerçekleşen askeri darbe sonrası Türkiye'nin izlemesi gereken yol hakkında...

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Mısır'da gerçekleşen askeri darbe sonrası Türkiye'nin izlemesi gereken yol hakkında bilgi vererek, "Mısır, bölgesinin en önemli ülkelerinden birisidir. Oradaki her çalkantı Ortadoğu'ya yansır. Oturup sağlıklı düşünmek, proje üretmek, görüşmek ve uzlaşmak gerekiyor" dedi.

CHP Parti Meclisi, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti merkezinde toplandı. Toplantı öncesi gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kılıçdaroğlu, "Türkiye'de 3 büyük devrim gerçekleşti. Cumhuriyet kuruldu, çok partili yaşama geçtik, sosyal demokrasiyi bu ülkeye getirdik. Bunların hepsinin altında CHP'nin imzası vardır. Dördüncü büyük devrime hazırlık yapmak zorundayız. En hazırlıklı parti biziz, dördüncü büyük devrim 'özgürlük ve demokrasidir'. Özgürlük ve demokrasinin bu ülkeye gelmesi gerekiyor" dedi. Gezi Parkı olaylarından bir ay önce 'özgürlük ve demokrasi' bildirgesine yayınlayan parti olduklarını bildiren Kılıçdaroğlu, bu bildirgenin demokrasi tarihinde çok önemli olduğunu söyledi. "Bazı aydınların bunu küçümsediğini anlatan Kılıçdaroğlu, "Bir dönem 'bu gençlerin dünyadan haberi yok' dediğimiz gençler, Türkiye'de tarih yazdılar. Ülkelerine sahip çıktılar, devleti yöneten kişiden başlayarak sokaktaki yurttaşa kadar herkes bu eylemlerden bir ders çıkardı. Sizi anlıyoruz' dediler. Bir kişi anlamazlıktan, görmezlikten geldi ve baskı uygulamak istedi. O kişinin adı Recep Tayyip Erdoğan. O gençler, Erdoğan'ın karizmasını oturup çizdiler. Mizahla ve entellektüel birikimleriyle çizdiler" dedi.

Reklam
Reklam

"TAHRİR MEYDANI'NINDA DA CADI AVI BAŞLADI"

Tahrir Meydanı'nın darbeyle yerle bir edildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, "O meydan bırakılmalıydı. O meydan demokrasi üretecekti. Bizim gençlerimizden örnek aldılar. 1968 olayları Fransa'da başladı tüm dünyada yankılandı. Gezi Parkı olayları İstanbul'da başladı, bütün dünyada yankılandı ve yankılanacaktır da. Bu, bizim onurumuzdur. Dünya demokrasisine yaptığımız en önemli katkılardan birisidir bu. Tahrir meydanı bir darbeyle susturuldu. Orada da 'cadı avı' başladı. Türkiye'de de Gezi Parkı olaylarından sonra 'cadı avı' başladı. Sabaha karşı insanların evleri basılıyor. Niye basılıyor? 'Gençler özgürlük istedi' diye. Özgürlük istedi diye bir insanın evi sabaha karşı basılır mı? Eğer birisinin evine basacaksan git Kızılay Meydanı'nda vurulan genci kim öldürdüyse onun evini bas" dedi.

Mısır konusunda Türkiye'nin izlemesi gereken yol hakkında bilgi veren Kılıçdaroğlu, "Mısır'da cadı avı olmamalı, iç savaşa Mısır sürüklenmemeli, kan akmamalı ama siz bunu kalkar da stratejik devrimin kitabını yazıp orada boğulan adama teslim ederseniz Mısır'la ilgili sağlıklı bir görüş oluşturamazsınız. Oturup adam gibi düşünün. Mısır, bölgesinin en önemli ülkelerinden birisidir. Oradaki her çalkantı Ortadoğu'ya yansır. Oturup sağlıklı düşünmek, proje üretmek, görüşmek ve uzlaşmak gerekiyor" diye konuştu.

Reklam
Reklam

Demokrasinin olmazsa olmazlarından bir tanesinin de 'uzlaşma' olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, "Mursi, kendi ülkesinde uzlaşma ilkesini egemen kılsaydı böyle bir tabloyla karşı karşıya kalmayacaktı. Neden farklı düşünceleri dinlemiyor? 'Benim dediğim doğrudur' diyor" ifadelerini kullandı. Dini siyasete alet edenlerin demokrasilerde yerinin olmayacağını anlatan Kılıçdaroğlu, hiç kimsenin Allah ile kul arasında kendisine bir yer seçmemesi gerektiğini ifade etti.

CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç'in konuşmalarına parlamentoda tahammül edilmediğini belirten Kılıçdaroğlu, "Bir milletvekiline tahammül edemiyorsunuz. Siz, o zaman hangi eleştirilere tahammül edeceksiniz? Çıkacak kürsüde konuşacak, yasak getiriyorsunuz. Niye yasak getiriyorsunuz, korktuğunuz için. Demokrasinin önündeki engelleri demokrasiyi genişleterek yapabiliriz. Kısıtlayarak demokrasiyi güçlendiremezsiniz" dedi.

Parlamentonun saygınlık açısından çok zor durumda olduğunu iddia eden Kılıçdaroğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bir yasa teklifi veriyoruz, Torba Yasa. 32 yasada değişiklik öngörülüyor. Sonra bir bakıyorsunuz, komisyonlarda görüşülüp Genel Kurul'a gelinceye kadar öngörülen yasa değişikliği sayısı 65. Bir kanunda 65 değişiklik yapıyorsunuz. Vatandaşın bu değişiklilerin nereden haberi olacak? Dünyanın hiçbir ülkesinde 'çok kanun yaptık diye parlamentonun itibarı artar' diye bir düşünce yoktur. Torbayı geçti bu, çuval desek oraya da sığmıyor. Bir yasa yapıp 65 yasada değişiklik görülüyor. Öngörülen yasa değişikliği sayısı 150'yi bulmuş durumda. Bir kanunla 150 kanunda değişiklik yapıyorsunuz. Bu, bir utanç sürecidir."

Reklam
Reklam

TUTUKLULUK SÜRELERİ

Anayasa Mahkemesi'nin, 3. yargı paketinde yer alan terör suçlarına 10 yıllık tutukluluk süresi öngören maddeyi iptal etmesini hatırlatan Kılıçdaroğlu, "10 yıllık tutukluluk sürelerini iptal ettin. Neden? CHP, Anayasa Mahkemesi'ne gitti. 'Bu insan haklarına aykırıdır' diye. Bir insanı gereksiz yere 10 yıl hapiste tutamazsınız. İçeri alacaksınız, dava dosyasına gizlilik kararı koyacaksınız, neyin ne olduğunu kimse bilmeyecek. İçeriye atılan kişi de bilmeyecek, 10 yıl bu kişi içeride kalacak. 10 yılın sonunda karar verilmezse 'hadi seni serbest bırakıyoruz'. Bu, bir cezadır. Anayasa Mahkemesi'ne giden, hukukun üstünlüğünü sağlayan biziz" şeklinde konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz