Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı olaylarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın tutumunu eleştirerek, “Zalimlere, ‘zulmün artsın’ derler. Zulmün artsın ki, bir an önce gidici olasın” dedi.
Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Taksim Gezi Parkı odaklı olayların ardından gelinen noktanın iç açıcı olmadığını söyledi. Taksim Gezi Parkı odaklı olayların ardından ölenlerin, yaralananların ve sakat kalanların olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, olayların ardından zarar görenlerin Türkiye’nin kendi insanın olduğunu vurguladı.
“KİM VERECEK BUNUN HESABINI”
Taksim Gezi Parkı olaylarda gözünü kaybeden bir kızı ziyaret ettiğini sözlerine ekleyen Kılıçdaroğlu, “Yazık günah değil mi bu çocuğa. Hayalleri vardı, umudu vardı o gencecik çocuğun. Bunun hesabını kim verecek ve kimden sorulacak bunun hesabı. Halkımızın bu gibi olaylarda söylediği güzel bir laf vardır. Zalimlere, 'zulmün artsın' derler. Zulmün artsın ki, bir an önce gidici olasın” dedi. Taksim Gezi Parkı odaklı olayların kardeşi kardeşe düşürdüğünü vurgulayan Kılıçdaroğlu, olayların gencecik çocukları perişan ettiğini ve hükümetin bu gençleri fişlemeye kalkıştığını öne sürdü. Kılıçdaroğlu, “İsteğin kadar fişle o fişlerin tamamını yırtıp çöp sepetine atacağız CHP’nin iktidarında” dedi. Türkiye’nin geldiği noktada herkesin birbiriyle kavgalı olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, hükümetin dış politikasını eleştirdi.
“İSTER POLİSİNLE GEL, İSTER ASKERİNLE GEL”
Hükümetin dış ülkelerle yaptığı kavganın aynısını yurt içinde de yapmaya başladığını ileri süren Kılıçdaroğlu, “Dışarıda yarattığı dalgayı yurt içine ithal ediyor. Yurt içinde kavganın filizlerini ve tohumlarını atmaya başlıyor ve öyle bir noktaya geldi ki kendi ülkesini adeta savaş alanına döndürdü. Polis takviyesi yapılıyor. Şimdi askerde indire biliriz diyorlar. İster polisinle gel, ister askerinle gel, ister yandaşınla gel. Eğer bu ülke özgürlük istiyorsa kim olursa olsun ona kulak kabartmalıyız ve özgürlük alanlarını geliştirmeliyiz. İstediğimiz bu bizim. Kavga olmasın barış olsun, huzur olsun bu ülkede. Esnaf zarar ediyor. Alışveriş yapılmıyor. Kepenkleri indirdim diyor; yazık günah değil mi bu esnafa” diye konuştu.
“TOPLUMU AYRIŞTIRARAK, BÖLEREK, KUTUPLAŞTIRARAK BİR ÇATIŞMA ZEMİNİ HAZIRLANIYOR”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın olayları kışkırttığını iddia eden Kılıçdaroğlu, olayların bu noktaya gelmesinin sorumlusu olarak Başbakan Erdoğan’ı gösterdi. Bir Başbakan’ın insanların ölmesi için değil yaşaması için çaba göstermesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, “İnsanların ölümü için güç takviyesi yapılır mı? Gencecik fidanlarımız bunlar. Bu kadar baskı, bu kadar şiddet uygulanır mı? Toplumu bölen bir anlayış var. Ayrıştırarak, bölerek, kutuplaştırarak bir çatışma zemini hazırlıyor” dedi.
“KENDİNE OY VERMEYENLER ÇAPULCU”
Türkiye’nin barışa ve huzura ihtiyacının olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin bölünmeye değil beraber olmaya ihtiyacının olduğunun altını çizdi. Türkiye’deki bütün insanların kendilerinin kardeşinin olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine oy vermeyenleri ‘milli irade’ saymadığını belirtti.
Başbakan Erdoğan’ın milli iradeyi kendisine oy verenler olarak gördüğünü ifade eden Kılıçdaroğlu, “Kendine oy vermeyenler ise çapulcu. Milli irade, halkın iradesi sandığa yansıdığı zaman bütün yurttaşları kapsar. Hangi partiye oy vermiş olurlarsa olsunlar tüm vatandaşlarımız değerlidir. Bütün vatandaşlarımızı kucaklamak zorundayız. Milli iradenin özünde bu yatar. Benim oyum yüzde 49, benim söylediğim geçerli. Senin oyun gerçekte yüzde 49 ama parlamentoda yüzde 49 değilsin sen. Sen oy hırsızlığından yararlanıyorsun. Hala bunun farkında değilsin. İnsanlar senin zaten demokrat bir siyasetçi olarak görmüyorlar, öyle bir beklentileri de yok. İnsanlar bir parça ahlak kırıntısı bekliyorlar. Hani meşhur ya ‘Dicle kenarında kaybolan koyunun hesabını benden sorarlar’ inancı var insanların yüreklerinde. Sende o ahlak kırıntısı dahi kalmamış. 11 yıldır iktidardasın. 11 yılın sonunda bir diktatörümüz var artık. Bütün dünya diktatör olarak kabul ediyor. Diktatörün ustası demokrasinin çırağı bile olamadı diyorlar. Geldiğimiz budur. Oysa bu ülkenin demokrasiye ihtiyacı var” diye konuştu.
“KORKMADAN MEYDANLARDA HAYKIRAN BİR TÜRKİYE”
Başbakan Erdoğan’ın itibar kaybettiğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin itibarıyla, Recep Tayyip Erdoğan’ın itibarının ilk kez ayrıştığını dile getirdi. Türkiye’nin itibarının arttığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin itibarını gençlerin attırdığını kaydetti. Dünyanın yeni Türkiye’yi gördüğünü sözlerine ekleyen Kılıçdaroğlu, “Yeni Türkiye demokrasi ve özgürlük taleplerini korkmadan meydanlarda haykıran bir Türkiye. Korkanlar kimler; polis gücüyle asker gücüyle, TOMA’larıyla, silahlarıyla, sopalarıyla o gencecik çocukların üzerine giderler. Onlar bu ülkenin korkaklarıdır. Herkes bunu böyle bilsin. Günümüz dünyasında zorbaların itibarı yoktur. Zalimlerin itibarı yoktur. Zulme karşı direnenlerin itibarı vardır. Zulme karşı direnmek bir insanlık hakkıdır ve o gençler zulme karşı direniyorlar. Bir kenti kendi yandaşlarına peşkeş çekenlerin itibarı yoktur dünyada. Kendi kentine sahip çıkanların itibarı vardır. Gencecik çocukların üzerine sıkanların itibarı yoktur. O biber gazına rağmen özgürlük isteyen gençlerin itibarı vardır. Olay budur” dedi.
“SİZ KAZANDINIZ, RECEP TAYYİP ERDOĞAN YENİLDİ”
Taksim Gezi Parkı’na gelen annelerin çocuklarına sahip çıkmak için orada olduklarının altını çizen Kılıçdaroğlu, konuşmasına şöyle devam etti:
“O annelerin ellerinden öpmek gerekiyor. O çocukları zalimlere yedirmeyeceğiz. Diktatörün hırpalamasına izin vermeyeceğiz. Bizim milletvekillerimiz hastanelerde onlara ziyaret ettiler. Onların sorunlarına sahip çıktılar. O çocuklara sahip çıktılar. O çocukların masum eylemlerine hepimizin saygı duyması gerekir. Demokrasinin gereği budur. Onları hırpalamak yanlıştır. Onlara fişlemek yanlıştır. Onları birer potansiyel suçlu gibi görmek yanlıştır. Avrupa Birliği’nden sorumlu Bakan ‘Bu saatten sonra Taksim’e çıkanlar terörist sayılır’ diyor. Hangi akılla, hangi vicdanla sen bunu söylüyorsun. O gencecik çocukları yer altına itmek doğrumudur. Bıkarın eylemlerini yapsınlar, kimseye zararları yok. O gençlere sesleniyorum; ‘Siz kazandınız. Recep Tayyip Erdoğan yenildi.’ ‘Sevgili gençler öyle bir tarih yazdınız ki 21. yüzyılda Türkiye’nin itibarına itibar kattınız.’ Öyle bir tarih yazdınız ki bütün dünya destek oldu. Öyle bir tarih yazdınız ki Mustafa Kemal’in çocuklarını bütün dünya öğrendi.”
“GENÇLER SİYASETÇİLERE ADAM GİBİ DERS VERDİ”
Taksim Gezi Parkı’ndaki gençleri siyasetçilere ders verdiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, gençlere seslenerek, “Size kulak kabartmayan, sizi dinlemeyen siyasetçilere adam gibi ders verdiniz. Siz her türlü aşağılamaya karşı adam mizah ürettiğiniz. Ürettiğiniz her mizah diktatörün çöküşü oldu” dedi. “Siz kazandınız, diktatör kaybetti” diyen Kılıçdaroğlu, “Siz firavun düzenine karşı mücadele ettiniz. Yaşam tarzınız sizin özgürlüğünüzdür. Yaşam tarzını özgürlük üzerine inşa ettiğiniz için bütün dünya kucaklıyor. Bizde sizi destekliyor ve sayıyoruz. Tayyip Erdoğan halka karşı yürüttüğü savaşı kaybetti. Kaybettiğinin farkında aslında. Etrafındakiler gaz veriyorlar. Mitingler düzenliyorlar. Belediye otobüsleriyle adamlar taşıyorlar. Sadece Türkiye’de değil ‘Ey diktatör sen dünyada da kaybettin.’ Çünkü 21. yüzyılın dünyası diktatörlere kapalıdır. Sen kaybettin o gençler kazandı. O gençler şunu çok iyi biliyor, ‘Zalimin zulmü varsa, mazlumun Allah’ı vardır’ diyorlar” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz