CHP Genel Başkan Yardımcısı Yıldırım Kaya, "Bağımlılık suç değil, bir sağlık ve eğitim sorunudur. Kendini anlatamayan insanın çaresizliğidir. Bağımlılığın nedenlerini sorgulamadan bağımlı insanı sorgulamak ve suçlamak çözümden kaçmak, çözüm üretememektir." dedi.
Kaya, CHP Spor Kurulunca parti genel merkezinde düzenlenen "Madde Bağımlılığı Toplumsal Duyarlılık Bilgilendirme Toplantısı"nda Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi tarafından (EMCDDA) hazırlanan 2019 raporuna değindi.
Raporda uyuşturucuyla mücadele alanında çok sert yasalara sahip olmasına karşın Türkiye'nin uyuşturucu kaçakçıları tarafından kullanılan önemli bir transit ülke konumunda olduğuna işaret edildiğini aktaran Kaya, "Demek ki koyduğunuz yasakları denetleyecek mekanizmaları oluşturamadığınızda yasaklar kağıt üzerinde kalıyor. Bunun en önemli göstergesi, yine raporda yer verilen istatistiklere göre Türkiye’de bir yıl içinde ele geçirilen eroin miktarının tüm AB ülkelerinde ele geçirilen miktarın çok üzerinde olması." dedi.
Raporda uyuşturucu kullanımının 15 ile 35 yaş arasında yaygın olduğunun belirtildiğine dikkati çeken Kaya, Sağlık Bakanlığı verilerine göre 2019'da alkol ve uyuşturucu bağımlılığı tedavisi görenlerin sayısının son 13 yılda yüzde 2 bin 200 arttığını kaydetti.
TÜİK verilerine göre suça sürüklenen her 10 çocuktan dördünün madde kullandığını bildiren Yıldırım Kaya, şöyle konuştu:
"Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü verilerine göre ülkemizde 2016'da madde kullanımı, satışı ve bulundurma ile ilgili adli vaka sayısı 81 bin 222 iken 2017'de 118 bin 482’ye yükselmiştir. Sadece bir yılda görülen yüzde 46 oranındaki bu artış durumun vahametini ortaya koymaktadır. 2017 itibarıyla ceza infaz kurumlarında madde kullanımı, teminatı gibi bağlantılı suçlardan hüküm giyen yurttaş sayısı ise 50 binin üzerindedir. 2016'da Türkiye’de madde bağlantılı suçlardan dolayı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlü ve tutuklu oranı yüzde 19 iken 2017'de bu oran yüzde 22’ye çıkmıştır. Peki, bu veriler bize ne anlatıyor?
Bu veriler bize uluslararası siyasette yalnızlaşan ülkemizin sınır güvenliğinin risk altında olduğunu, bu veriler bize bireysel değil, ciddi bir toplumsal sorunla karşı karşıya olduğumuzu ve geleceğimiz olan gençler arasında madde bağımlılığı oranının hızla arttığını gösteriyor."
Verilerin, sorunun ağır yasal yaptırımlarla çözülemeyecek kadar karmaşık ve bir o kadar da zor olduğunu ortaya koyduğunu ifade eden Kaya, "Bağımlılık suç değil, bir sağlık ve eğitim sorunudur. Kendini anlatamayan insanın çaresizliğidir. Bağımlılığın nedenlerini sorgulamadan, bağımlı insanı sorgulamak ve suçlamak çözümden kaçmak, çözüm üretememektir." diye konuştu.
- CHP'nin önerileri
Yıldırım Kaya, madde bağımlılığı ile mücadelede partilerinin önerilerini de anlattı.
Uyuşturucu kullanımının önlenmesi ve azaltılmasına yönelik önlemlerin daha ciddiyetle ve samimiyetle ele alınması gerektiğini vurgulayan Kaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sorun sadece bir ülkenin değil, dünyanın sorunudur. Dolayısıyla sadece bir ülkenin uygulamaya sokacağı önlemlerle değil, ulusların iş birliği içinde çözebileceği bir sorundur. Madde bağımlılığı tedavi merkezlerinin sayısı ile bu kurumlarda çalışan personelin sayısı ve çeşitliliği artırılmalı ve eğitimli personelin bu kurumlarda çalışması sağlanmalıdır. Dünyada uygulanan tüm ilaç ve tedavi yöntemlerinin ülkemizdeki madde kullanıcılarının hizmetine sunulması ve kullanılması sağlanmalıdır.
Bilimsel temeli olan önleme etkinliklerinin sayısı artırılmalı, bu etkinlikler hazırlanırken bilimsel kuruluşların ve meslek örgütlerinin görüşleri alınmalıdır. Önleme etkinliklerinin etkinliği bilimsel olarak kanıtlanmalıdır. Önleme etkinliklerini yürütecek kuruluşlara destek verilmelidir. Önleyici etkinlikler kapsamında koruyucu tedbirlerin başında gençlerin boş vakitlerini verimli bir şekilde geçirebileceği aktivite merkezleri yaygınlaştırılmalı ve ücretsiz hizmet vermelidir."
Kaya, CHP Spor Kurulu olarak Türkiye genelinde bu toplantıların benzerlerini yapmaya devam edeceklerini sözlerine ekledi.
CHP Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener de madde bağımlılığının Türk gençliğinin en önemli meselesi olduğunu ve meselenin kaynağına inmek gerektiğini dile getirdi.
Bu sürecin kişisel ve toplumsal yanlarının olduğuna değinen Güvener, "Sürecin önüne geçmek kamusal bir görevdir. Gençleri girdikleri bu açmazdan kurtarmak için kamu yönetimi üzerine düşeni yerine getirmelidir." dedi.
Toplantı, Prof. Dr. Nesrin Dilbaz'ın "Bağımlı beyin", Prof. Dr. Orhan Derman'ın "Ergenlerde Bağımlılık", psikolog Funda Akçil'in "Madde bağımlılığında psikolojik süreç" ile sosyal hizmet uzmanı Fayık Yurtkulu'nun "Madde bağımlılığı nedenleri, sonuçları" sunumlarıyla devam etti.