CHP'de yenilenme hareketi

İZMİR (İHA) - İzmir'de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) üyesi bir grup partilinin biraraya gelerek oluşturduğu Demokratik Yenilenme Hareketi tarafından, bir basın toplantısı düzenlendi.

İzmir'de Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) üyesi bir grup partilinin oluşturduğu Demokratik Yenilenme Hareketi, amaçlarını "Kısa, orta, uzun vadede CHP ve sosyal demokrasi için yeni bir bakış açısı geliştirmek, CHP'deki yönetim birimlerinin unuttuğu çağdaş sosyal demokrasi ideolojisini yeşertmek" olarak açıkladı. Grup, 16 maddelik öneri paketini Türkiye sosyal demokratlarının tartışmasına sundu.

Reklam
Reklam

28 Mart 2004 yerel seçimlerinden sonra her hafta düzenledikleri çalışma toplantılarında ortaya çıkan görüş ve düşünceleri bildiri haline getiren Demokratik Yenilenme Hareketi üyeleri, söz konusu düşünceleri ilk kez kamuoyuyla paylaştı.

Kaya Prestige Oteli'ndeki basın toplantısına 7 kişilik sekreterya ile Demokratik Yenilenme Hareketi'ne destek veren isimler katıldı. Sekretarya üyelerinden Mustafa Karagöz, CHP'ye gönül veren partililer olarak seçim öncesinde ve sonrasında, dost sohbetlerinde ortaya çıkan düşünceleri sistematize etmeye karar verdiklerini belirterek, "İzmir'de yaşayan ve kendisini çağdaş sosyal demokrat şeklinde tanımlayan yaklaşık 30 kişi olarak, CHP'nin oyunu artırmak, partiyi kitleselleştirebilmek için neler yapabileceğimizi somutlaştırdık. AR-GE çalışmaları yaptık. İlkelerimizi belirledik. İlk etapta 16 maddelik öneriler dizisini saptadık. Önümüzdeki süreçte bu hareketi Türkiye genelinde yaygınlaştırmayı hedefliyoruz" dedi.

Bu hareketin bir küskünler ya da liderler hareketi olmadığını ifade eden Karagöz, "Amacımız kısa vadede parti içinde bir yerlere gelmek değil. Amacımız orta ve uzun vadede partiyi nasıl iktidara getirebileceğimize ilişkin ideolojik ve ilkesel bir çalışmayı başarabilmektir" diye konuştu.
Sekreterya adına bildiriyi Güler Ünlü Alkan okudu. Bildiride, CHP'de son yıllarda yaşanan yönetim sorunları, ideolojik belirsizlik ve statükoculuk yüzünden, Türkiye solunda yeni bir tartışmanın başladığı belirtilerek, şu görüşlere yer verildi:

Reklam
Reklam

"CHP'nin bu mantıkla kitleleri kucaklamaktan uzaklaştığı, toplumun isteklerine ve beklentilerine yanıt vermediği gerçeği, her geçen gün karşımıza çakmaktadır. Bu amaçla, CHP üyesi bir grup olarak kısa, orta ve uzun vadede CHP ve sosyal demokrasi için yeni bir bakış açısı geliştirmek, partide yaşanan kısır tartışmaların dışına çıkarak çağın gereklerine uygun politikalar saptamak ve en önemlisi CHP yönetim birimlerinin unuttuğu çağdaş sosyal demokrasi ideolojisini yeşertmek amacıyla bir hareket oluşturma kararı alınmıştır."

CHP içinde başlayan demokratik yenilenme taleplerinin, önümüzdeki süreçte Türkiye'deki diğer sosyal demokratları da kucaklayacağının ifade edildiği bildiride, "CHP sadece ülkede değil, dünya barışının, kardeşliğinin, dayanışmasının ve güvenin partisi olmalıdır. Sol ve sosyal demokrasinin, dürüstlüğün, doğruluğun, erdemin kendisi olduğuna inanıyorsak, temiz toplumla birlikte temiz siyaseti savunalım ve iktidar olmayı başaralım" denildi.

GRUP KİMLERDEN OLUŞUYOR Demokratik Yenilenme Hareketi'nin 7 kişilik sekreteryasında Mustafa Karagöz, Ayhan Baltacı, Erol Ayna, Süleyman Gençel, Hüseyin Saygılı, Güler Ünlü Alkan, Ali Engin, Mehmet Türkbay bulunuyor. Harekete destek veren isimler arasında ise İzmir'de sosyal demokrat kimliğiyle tanınan Zaman Suyer, Macit Sefiloğlu, Asuman Hapçı, Şerif Özsakarya, Selman Boyacıoğlu, Lütfü Türkel yer alıyor.
Demokratik Yenilenme Hareketi'nin 16 maddelik ilkeleri ise şu başlıklar altında toplandı:
- Globalleşme bir olgudur. Türkiye, AB süreci içinde yerini almalı, dünya ile bütünleşmelidir.
- Sosyal demokrasinin dünya ölçeğinde vardığı nokta doğru saptanmalı ve Türkiye sosyal demokratları da bu gelişimi dikkate alarak, ülkenin içinde bulunduğu durumu, daha gerçekçi ve sistemin gerekliliği içinde yorumlamalıdır.
- Siyaset yapma anlayışı değiştirilmeli, siyasette bireysel beklentiler yerine, toplumu ileriye doğru dönüştürmek hedeflenmelidir.
- Türkiye'de çoğunluğun zorbalığı, askeri müdahaleler ve her türlü tehdit karşısında, insan hakları, eşitlik ve katılımcı demokrasi savunulmalıdır.
- Emeğin kitle partisi olması gereken CHP, hedef kitlesini başka merkezlerde aramamalı. Nüfusun yüzde 60'ının yoksulluk sınırında yaşadığı gerçeğinden hareketle, ezilenlerin, emeklilerin, gençlerin, işçilerin, işsizlerin, kamu çalışanlarının ve köylülerin yanında olmalıdır.
- CHP ekonomik programını anlaşılır ve uygulanabilir netlikte ortaya koymalıdır. İstikrar içinde dengeli, üretime, yatırıma ve istihdam sağlayan her türlü girişime öncülük etmelidir.
- CHP bireyin özgür kılınmasını, yaratıcılığın açığa çıkarılmasını, ülkedeki ekonomik kalkınma süreciyle paralel değerlendirmelidir.
- Tarım ekonominin yükü değil, Türkiye'nin gücüdür. İleri teknoloji tarımla tanıştırılmalı, tarıma ve hayvancılığa destek politikaları oluşturulmalı; ülke ekonomisi, tarım. sanayi ve turizm alanlarında bir bütün olarak algılanmalıdır.
- Stratejik özellikli kurumların denetim hakimiyetini kaybetmeden, devlet iktisadi kurumları kendi alanlarında teknoloji önderi yabancı ve yerli kuruluşlarla buluşturulmalı, özelleştirmenin kıstasları doğru saptanmalıdır.
- Bilgi çağının gereklerine uygun çağdaş, demokratik, fırsat eşitliğini temel alan eğitim sistemi uygulanmalıdır.
- Üniversitelerde bilimsel, mali ve idari özerklik sağlanmalıdır.
- Ülke çıkarlarının yanı sıra bölgesel ve uluslararası dengeleri de gözeten kararlı bir dış politika duruşu sergilenmelidir.
- Hukukun üstünlüğü ilkesi, partinin ana çizgisi olmalıdır. Partinin, demokrasi tanımıyla özdeşleşmesi sağlanmalıdır. Parti içi demokrasi bu bakış açısından hareketle yeniden oluşturulmalıdır. Sadece genel başkanın ve genel merkez yönetiminin değişmesi mantdığının dışına çıkılmalı, kökten bir değişim savunulmalıdır.
- CHP sivil toplum örgütleri, meslek odaları, sendikalar, demokratik kitle örgütleriyle bugün yaşadığımızdan daha ileri düzeyde, somut, köklü ve kalıcı ilişkiler kurmalıdır.
- CHP ülkemizde her türlü etnik, dinsel, mezhepsel alt kimlik sorununu insan hakları ve demokrasi sorunu olarak görmeli, bu sorunları demokrasi içinde çözmelidir.
- CHP kendi içinde bir söylem birliğine kavuşmalıdır. Bu söylem toplumun beklentilerine destek olmalı, aynı zamanda lokomotif görevi üstlenmelidir. CHP yönetim mekanizması, bu söylem birliği içinde toplumun güvenini yeniden kazanmalıdır.

Reklam
Reklam