Seçim sonrası krize neden olan tutuklu vekillerin tahliye olamayacakları bilindiği halde CHP'nin bu isimleri aday gösterdiği anlaşıldı.
Bugün gazetesinin haberine göre tutuklu vekillerin tahliyesinin mümkün olmadığını bilen CHP'li yöneticiler yine de adaylıkları engellemedi.
**4 Haziran 2011**
_**Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu:**_ Mahkemeler, Ergenekon sanıklarının Meclis'e girmesine izin vermezse giremezler karar mahkemenin. Ceza almaları halinde istifa edecekler. Bu konuda taahhüt aldık.
**24 Ocak 2011**
_**Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu:**_ Silivri'de yargılanan Ergenekon sanıkları milletvekili seçilseler bile cezaevinden çıkamazlar.
**25 Ocak 2011**
_**Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum:**_ Anayasa açık, kurtarmak mümkün değil. Onların kurtulmayacağını bile bile, arkalarında olduğumuzu sembolik olarak gösteren bir şey yapalım dedim. Bu, bir kurtarma değil, prensip meselesi.
CHP, milletvekili seçilen Ergenekon davasının tutuklu sanıkları Mehmet Haberal ve Mustafa Balbay'ın tahliyelerinin reddedilmesinin ardından Meclis çalışmalarını 'kilitleme' hazırlığı yapıyor. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu yargıya yönelik ağır eleştirilerde bulundu. Ancak CHP, adaylık sürecinde 'tahliyenin olmayabileceğini' biliyordu. Haberal ve Balbay'ın CHP'den milletvekili adaylığını gündeme getiren Genel Başkan Yardımcısı, anayasa hukukçusu Süheyl Batum, 25 Ocak 2011'de Meclis'te, tahliyelerle ilgili net bir açıklama yaptı. Batum, Balbay ve Haberal'ı cezaevinden kurtarmayı amaçlamadığını belirterek, ''Anayasa açık, kurtarmak mümkün değil. 'Buna artık izin vermeyeceğiz' yönünde, sembolik olarak, bu ikisini milletvekili yapalım... Benimki bir öneri, onların kurtulmayacağını bile bile, arkalarında olduğumuzu sembolik olarak gösteren bir şey yapalım dedim. Bu, bir kurtarma değil, prensip meselesi'' ifadelerini kullandı.
**5 AY SONRA FİKİR DEĞİŞTİRDİ**
Batum, bu açıklamasının üzerinden 5 ay geçtikten sonra önceki gün, tahliyelerin reddini, "AKP'nin Abdullah Öcalan'ı kurtarmak için genel af zemini hazırlığı" şeklinde değerlendirdi. Batum'un adaylık önerisinin tartışma yarattığı süreçte Ocak 2011'deki Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantılarında bu konu masaya yatırıldı. CHP'nin hukukçu kökenli Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Silivri'de yargılananların milletvekili seçilseler bile cezaevinden çıkamayacaklarını" söyledi.
**MYK'DA DEMİRTAŞ ÖRNEĞİ**
MYK'daki tahliye tartışmasında, Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin, BDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında verdiği karara dikkat çekildi. Demirtaş kararında, Anayasa'nın milletvekilliği dokunulmazlığına ilişkin 83. maddede atıfta bulunulan ve "devlet aleyhine" suçları düzenleyen 14. maddesi kapsamında, "yasama dokunulmazlığının sınırlandırıldığı, sanığın 22 Temmuz 2007 Genel Seçimleri'nde milletvekili seçilmiş olsa bile suça konu yargılama terör suçu kapsamında kaldığından devam etmesi gerektiği" sonucuna varıldığı belirtildi.
Demirtaş, İHD Diyarbakır Şube Başkanlığı yaptığı dönemde telefonla katıldığı Roj TV'deki konuşmasında, ''suçu ve suçluyu övmek'' suçundan, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesince 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Yargıtay 9. Ceza Dairesi ise, mahkemenin verdiği kararı esastan bozmuştu. Kararın, Silivri'de yargılanan isimleri ilgilendiren bölümü ise, Anayasa 14. maddesine atıfta bulunulması oldu. Kararda, "yasama dokunulmazlığının sınırlandırıldığı, sanığın 22 Temmuz 2007 Genel Seçimleri'nde milletvekili seçilmiş olsa bile suça konu yargılama terör suçu kapsamında kaldığından devam etmesi gerektiği" kaydedilmişti.
**ANAYASA 83 ENGELLİYOR**
CHP MYK'sındaki hukuk tartışmasında, Anayasa'nın "dokunulmazlıkları" düzenleyen 83. maddesi ile "milletvekili seçilme yeterliliğini" düzenleyen 76. maddeleri ve 83. maddede atıfta bulunulan 14. maddenin kapsamı, masayı yatırılarak tahliyenin sözkonusu maddelere takılabileceği yönünde görüş oluştu.
**SON KARAR KARAR YARIN**
CHP'de gözler şimdi, tahliye reddine itiraza çevrildi. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), yarın (Pazartesi) karar çıkmasını bekliyor. CHP MYK, tahliyelerin yine gerçekleşmemesi durumunda yeniden olağanüstü toplantı yapacak ve yol haritası belirleyecek. 28 Haziran Salı günkü Meclis'teki yemin töreninde nasıl bir strateji izleneceği netleşecek.