CHP’li Çıray’dan TRT’ye veto

CHP İzmir Milletvekili Aytun Çıray, kendisini programa davet eden TRT'yi reddetti. Çıray, "Ben Atatürk'e, Türkiye'ye her gün ihanet eden, tek yanlı yayın yapan, vergilerimizi yandaşlara peşkeş çeken, sansürcü ve artık kapatılması gereken bir kurumda hiçbir programa katılmam" dedi.

Çıray yaptığı yazılı açıklamada, kendisini bir programına konuk olarak davet etmesi üzerine daveti eden TRT'nin, bu davetini reddettiğini ifade etti. Çıray, dünyada bu kadar çoğulculuk ve çok seslilik övgüsü yapıp da tam bir "ikiyüzlülükle" sadece muhalefete yüklenen ve iktidarın borazanı olan bir medyanın görülmediğini ifade eden Çıray, "Bu medya ve TRT bana göre AKP'nin tarihe geçecek en büyük başarısıdır. Ama utanç verici bir başar" dedi.

Reklam
Reklam

-"TRT AKP'NİN OPERASYONEL SİLAHI OLDU"-

AK Parti'nin uzun yıllar iktidarını muhafaza etmesinin temel nedeninin halkın haber alma özgürlüğünü engelleyen "yeni medya düzeni" olduğunu belirten Çıray, bu şartlarda yapılacak bir seçim siyaseten şaibeli olacağını savundu. Çıray, "Bu yeni medya düzeninin en temel organı anayasal görevi tarafsız kamu yayıncılığı yürütmek olan TRT'dir. TRT, aynı Erdoğan gibi Anayasa'yı askıya almış ve TRT yasasının 5. Maddesinde ısrarla altı çizilen tarafsız yayın yapma ilkesini çiğnemiştir. CHP reklamlarını sansürleyen TRT bugünkü haliyle AKP'nin kurduğu yeni medya düzeninin operasyonel silahı olmuştur" dedi.

-"TRT ORTADAN KALDIRILMALI VE VERGİLERİMİZLE AKP PROPAGANDASI YAPILMASI ÖNLENMELİDİR-"

TRT'nin Anayasal tarafsızlığını ihmal etmesinin ilk olmadığını ifade ederken, TRT'nin 2009 tarihinde "Ergenekon" adı verilen tuhaf operasyonlar zincirinin ne idüğü belirsizhalkalarından birini teşkil eden Tuncay Güney'i de yaklaşık 4 saat boyunca ekranlarında konuşturduğunu belirten Çıray, şöyle devam etti:

Reklam
Reklam

"TRT, operasyonel maksatlı pisliklerini CHP'nin kurumsal şahsiyetine bulaştırmaya kalkışmıştır. Bunun üzerine partimiz, bizzat TRT Genel Müdürünün bilgisi dahilinde yürütülen bu çirkin saldırı üzerine, TRT ve TRT Genel Müdürüne dava açmış ve dava TRT'yi yönetenlerin kesin mahkumiyetiyle sonuçlanmıştır. TRT, 12 Eylül 2010 referandumu sırasında da AKP iktidarının yanında 'evet' kampanyası yürütmüş, aynı zamanda, AKP yandaşlarına maddi çıkar sağlama fonksiyonunu üstlenmiştir. TRT, kurucu ruha ve Atatürk'e sonsuz bir nefret ve düşmanlık duygusu olan güçlerin ideolojik aygıtına dönüşmüştür. TRT Mahçupyan'ın dediği gibi 'AKP'yi tarihsel ve ideolojik açıdan meşrulaştırma, hatta tek meşru aktör kılmak' için görevlendirilmiştir. Bu nedenlerle TRT ortadan kaldırılmalı ve vergilerimizle AKP propagandası yapılması önlenmelidir." (ANKA)

(GO/ÖZK)