CHP’li Hurşit Güneş: Yurda yapılan saldırıyı kınıyorum

CHP Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş, Cizre’de terör örgütü yandaşlarının öğrenci yurduna yaptığı saldırıyı kınadığını...

CHP Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş, Cizre’de terör örgütü yandaşlarının öğrenci yurduna yaptığı saldırıyı kınadığını belirterek, “Siyasetin tek meşru temeli olmalı, demokrasi. Demokratik olmayan silahla, bombayla, can almayla yapılan, insanları kırarak ve dökerek yapılan siyaseti, siyaset olarak nitelemiyoruz. O terördür.” dedi.

Güneş, partisinin Bolu İl Başkanlığı’nda basın toplantısı düzenledi. Güneş, Cizre’de ortaöğretim yurduna yapılan saldırıyla ilgili soruya, “Kınıyorum. Siyasetin tek meşru temeli olmalı, demokrasi. Demokratik olmayan silahla, bombayla, can almayla yapılan, insanları kırarak ve dökerek yapılan siyaseti, siyaset olarak nitelemiyoruz. O terördür. Açıkçası bu son dönemde terörün yeniden azmasının hiçbir temeli yoktur. Gereği de yoktur ama anlaşılmaktadır ki Türkiye’de başbakanın iddia ettiği gibi aslında istikrar yoktur. İstikrar aslında sanaldır. Terörü geçici olarak durdursanız bile temelinden durdurmuş değilsiniz. Aksine terör daha da azgın hale gelmiştir. Türkiye’de terör temel bir sorun olarak durmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Reklam
Reklam

KASETLE İLGİLİ HÜKÜMETİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ
Güneş, MHP’deki kaset skandalına da değindi. Güneş, şunları kaydetti: “Beni rahatsız eden, sadece bir siyasi partinin genel başkan yardımcısı olarak değil, bir vatandaş olarak da rahatsız eden bir siyasal kampanyanın içindeyiz. Bu siyasal kampanyanın iki tane özelliği var. İki olumsuz özelliği var. Biri açıkçası darbelerden de kötü. Bunlardan bir tanesi kaset skandalı. Kasetle siyaset yapmak. Muhalefet partilerinin mensuplarının özel yaşamlarıyla ilgili kasetleri yayınlanmaktadır. Bununla ilgili daha önce bir açıklamada bulunmuştum. Özel yaşamla ilgili görüntüleri kasete almak, yayınlamak suç. Türk Ceza Kanunu’na göre suç. Yani, ahlaken kabahat olan ayrı birşeydir. Hukuken suç olan ayrı birşeydir. Hukuken suç olan şey hükümetin, devletin görevidir. Faillerinin bulunması. Bu görev iktidar tarafından bana kalırsa bilinçli olarak yerine getirilmiyor. Bu çok önemli birşey. Bu öylesine önemli birşey ki günün birinde bunu yapan failler ailelerin yatak odalarına girip, altını çizerek söylüyorum. Yatak odalarına girip şantaj yapmak üzere çiftlerin kasetlerini yapabilirler. Tüm Türk halkını uyarıyorum. Bu son derece kötü birşeydir. Bunun sonu kötüye varır. Bunun biran önce faillerinin bulunması ve cezalandırılması hukukun gereği, hükümetin de görevidir. Derhal hükümeti göreve çağırıyoruz. Eğer bu görev yerine getirilmezse Cumhurbaşkanı’nı da uyarmak istiyoruz. Derhal hükümeti uyarsın."

Reklam
Reklam

BAŞBAKAN’IN USLÜBUNU ELEŞTİRDİ
Güneş, Başbakan’ın uslubunu eleştirerek, “Başbakan beline hakim midir bunu tartışmak istemem ama başbakan diline ve eline hakim değil. Ne yazık ki diline hiç hakim değil.” dedi. Güneş, şunları kaydetti: “Önceki gün bir açıklama yapıp ayıplıyorum dedim. Omurgasız ve kemiksiz tabirlerini kullandı. Müstakbel başbakanımız, CHP Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu için, dışarıda sokakta birine çekip deseniz ki ‘sen kemiksizsin, omurgasızsın’ deseniz kavga eder. Kavga çıkar. Ayıptır. Böylesi bir söz söylenmez. Başbakan hızını alamadı. İki gün sonra Kayseri mitinginde şu tabiri kullandı; ‘Kemal Kılıçdaroğlu diye biri yoktur, sanaldır’ dedi. Bakın, ‘sen bir hiçsin’ anlamında söz söylüyor. Ne kadar ayıp birşey. Bir iktidar partisinin lideri, ana muhalefetin liderine ‘sen bir hiçsin’ diyor. Bu ne ayıp bir söz. Daha da ileri gidiyor, ‘BDP’nin kuklasısın’ diyor. Yetinmiyor, ‘O bir vitrin süsüdür’ diyor. Şimdi bunlar başbakana yakışmadığı gibi Türkiye’ye yakışmıyor. Türkiye’yi yöneten başbakanların eline, beline ve diline hakim olmasını istiyoruz.”

Reklam
Reklam

"ANAYASA HAZIRLANACAKSA, BİZ BUNU CHP OLARAK ARZULUYORUZ"
Güneş, uslupla ilgili anayasal bir madde konulması gerektiğini belirterek, “Şimdi ben burdan, seçim sonrası bir anayasa hazırlanacaksa ki biz bunu Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) olarak arzuluyoruz. Anayasayal bir madde koyalım. Diyelim ki ‘Türkiye’yi yönetecek başbakanların terbiyeli olması gerekir’ diye madde koyalım. Bunun çaresi yok. Başbakanların terbiyeli, adaplı ve diline hakim olmasını arzuluyoruz. Türkiye’de böylesi bir üslubu istemiyoruz. Başbakanın bu üslubuna yanıt versek siyasetin üslubu bozuluyor. Yanıt vermesek bu hakaretleri yiyip oturmuş oluyoruz. Buradan çağrıda bulunuyorum. Sayın başbakan, lütfen dilinize hakim olunuz. Lütfen Türk siyasetinde üslup kirlenmesi ortadan kalksın. Halkımız bundan rahatsız, hepimiz bundan rahatsızız.” diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz