Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Grup Başkanvekili Muharrem İnce, "Türkiye'de bir terör sorunumuz var. Şimdi şunu soracağız: Bu Kürt sorunu mu, Kürdistan sorunu mu? Kürt sorunuysa çözeriz; ama Kürdistan sorunuysa çözemeyiz" dedi.
Çanakkale Belediyesi Prof. Dr. Türkan Saylan Sosyal Tesisleri'nde düzenlenen 'Türkiye nereye gidiyor?' adlı söyleşide terör sorununa değinen Muharrem İnce, sorunu iyice analiz etmek gerektiğini söyledi. İnce, "Türkiye'de bir terör sorunumuz var. Şimdi şunu soracağız: Bu Kürt sorunu mu, Kürdistan sorunu mu? Kürt sorunuysa çözeriz; ama Kürdistan sorunuysa çözemeyiz. Yani sen bir kimliğin ifadesini istiyorsan, 'kültürel ve demokratik hak sıkıntılarım var. Bunları çözelim' diyorsan, çözeriz; ama bir coğrafyadan söz ediyorsan, Kürdistan'dan söz ediyorsan, bunu çözemeyiz. 3 şeyi soracak herkes birbirine; 'Beraber mi yaşayacağız? Yani tek devlette mi yaşayacağız, yan yana mı yaşayacağız? Yani özerklik falan mı konuşacağız? Yoksa ayrı ayrı mı yaşayacağız? Bu sorulara cevap veremeyen insanla konuşmayacaksınız. Bu ülkede vazgeçilmez 3 şeyimiz var. Resmi dili kimseyle tartışmayız, hukuk dilini kimseyle tartışmayız, eğitim dilini kimseyle tartışmayız. Resmi dil Türkçe, hukuk dili Türkçe, eğitim dili Türkçe. Bunun haricinde seçmeli derslerle istediğin her dili öğretiriz. Türkiye'de dikkat etmemiz gereken iki kesim var. Yüzde 5'lik kesim bu tarafta. PKK demiyor, özgürlük hareketi diyor, terörist demiyor barış elçisi diyor, özgürlük savaşçısı diyor, terörü kınayamıyor. Bunlarda dikkat edeceksiniz, bunlar tehlikeli. Ama öbür tarafta bir yüzde 5'lik kesim daha var. O da 'Kürt' dediğin zaman tüyleri diken diken oluyor. Bütün Kürt'leri kesecek, hepsini hizaya getirecek, bombalayacak. Hiçbir hak vermeyecek. Bu kesimde en az öbür kesim kadar tehlikelidir. Ama Türkiye'yi ne yazık ki bu yüzde 5 ile diğer yüzde 5 yönetiyor. Bunlar yönlendiriyor ortalığı" dedi.
Konuşmasında Hükümeti de eleştiren İnce, "Bir gün Meclis'te sert bir konuşma yaptım. Ara verildi. Aradan sonra, Meclis Başkanı 'sayın İnce, kürsüye gelin özür dileyin' dedi. Ben de 'özür dilemiyorum' dedim. Mahkeme orada, gitsin mahkemeye. Zaten 50 tane davam var. O arada telefonum çaldı. Arayan anam. Köyden arıyor, 'evladım dövecekler seni, özür dile' Tamam anacım sonra konuşuruz' dedim. Devam ediyor anam, 'Oğlum o senin büyüğün, özür dile.' Neyse anama kapattım telefonu, bir dakika geçmedi babam arıyor. 'Efendim baba' dedim. 'Bana bak, sakın onlardan özür dileme' dedi. Tabii ben kimi dinledim, babamı dinledim. Niye tarlalar babamın üstüne de ondan" diye konuştu.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz