Chp'li Tanrıkulu: Birçok Kirli Işin Içinde Mit Vardı

Mustafa TURAPOĞLU/ERBAA CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, dün kardeşi Azmi Kocaoğlu'nu toprağa veren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na taziye ziyaretinde bulunmak için Erbaa'ya geldi. Kocaoğlu'nu evinde ziyaret ederek taziye mesajlarını ileten Sezgin Tanrıkulu, çıkışta gazetecilere açıklamalarda bulundu.
'MİT SİYASALLAŞMIŞTIR'
MİT Müsteşarlığı'ndan istifa eden Hakan Fidan'ın adaylığıyla ilgili soruya cevap veren Tanrıkulu, 90 yıllık Cumhuriyet tarihinde ilk kez MİT Müsteşarı'nın görevdeyken ayrılıp milletvekili olmayı seçtiğini söyledi. Cumhuriyet tarihinde böyle bir şeyin olmadığını söyleyen Tanrıkulu şöyle dedi:
"Çünkü MİT sonuçta devletin en önemli kurumlarından bir tanesi. Devletin bütün hafızası orada. MİT gibi kurumların siyasallaşmaması lazım ve bir siyasi partinin emrine girmemesi lazım. Adaylıkla anlaşıldı ki sonuçta MİT siyasal bir kuruma dönüşmüş. Bu kadar çok siyasallaşan bir başkandan sonra ama tabi ki siyaset herkesin hakkı istifa edip aday olabilir. Bizim açımızdan önemli olan biraz önce değindim konudur. MİT siyasallaşmıştır ve AKP'nin emrine girmiştir ve değişik algı operasyonlarında kullanılmıştır. Bu istifa aynı zamanda onu da doğrulamaktadır. Tabi Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın söylemleri de çok önemli. 'Benim sırdaşımdı' diyor. Yani 'Birçok bilgiyi onla paylaştım' diyor. Bende sormak isterim, hangi kişisel bilgileri paylaşmış. Hangi özel yaşamı paylaşmış kendisiyle. Dolayısıyla bu sözler birlikte değerlendirildiğinde MİT'in devletin istihbarat teşkilatı olmaktan çıktığını çok rahat anlıyoruz.''
'DEVLET KURUMU OLMAKTAN ÇIKTI'
Geride kalan dönemde MİT'in sorumlu olduğu önemli olaylar yaşandığına dikkat çeken Tanrıkulu şöyle devam etti:
''Uludere'de 34 insan katledildi ve MİT'in sorumluluğu olduğu ortaya çıktı. Daha geçenlerde İçişleri Bakanı açıklama yaptı, İstanbul'da molotof kokteyi atılması sonucu ölen bir genç kızımız ile ilgili eylemin MİT tarafından gerçekleştiği söylendi. Yine Paris'te cinayetler işlenmişti, MİT'le ilgisi olduğu ortaya çıktı, MİT'e ait belgeler yayınlandı. Bütün bu operasyonlar yapılınca da MİT'in başında Hakan Fidan vardı. Yani birçok kirli işin içinde de, hukuk dışı işin içinde de MİT vardı. Oradan siyasete geçmesi hep böyle sorularla anılacak. Ayrıca ilk defa MİT yasasında değişiklik yapıldı ve bu dönemde yapıldı ve MİT mensuplarına yargı muafeti getirildi. Yani şu anda yargılanmaları mümkün değil. Herhangi bir suç işleseler Başbakan'ın iznine bağlı, es kaza izin verilirse Ankara'da tek bir mahkemede yargılanacaklar. Bu kadar çok koruma getirilmesinin nedeni de bana göre MİT'in içinde bulunduğu kötü hukuk dışı ilişkilerdir ve MİT'in devlet kurumu olmasından çıkmış olmasıdır."
'ÇALMAK İÇİN ÇALIŞIYORLAR'
İsviçre'deki HSBC bankasında ortaya çıkan Türk vatandaşlarına ait hesapları da değerlendiren Tanrıkulu, şöyle konuştu:
"Türkiye'nin kara para cenneti olduğu bir kez daha tescillenmiş oldu. Milyar dolarlar yatırılmış Türkiye'deki iş adamlarına ait. Hepsi karapara. Son dönemlerde bunlar arttı. Dün İstanbul'da önemli bir ziyarette bulundum. İstanbul eski mali şube müdürü Yakup Saygılı'yı cezaevinde ziyaret ettim. Yani bütün bu kirli işlerin İstanbul'da nasıl geliştiği noktasında çok ayrıntılı bilgi sahibi olduğunu gördüm. Şunu söylüyorum, bu dönemde hep şu söylendi 'Çalıyorlar ama çalışıyorlar'. Tam tersi çalmak için çalışıyorlar. Bu paralarda onu gösteriyor zaten."
Tanrıkulu daha sonra ilçeden ayrılarak Ankara'ya hareket etti.