CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Bakanlar Kurulu kararıyla üniversitelerde harçların kaldırıldığını hatırlatarak, harçların kaldırılması talebiyle eylem yaptığı için cezaevinde bulunan öğrencilerin taleplerinin haklılığının ortaya çıktığını ve derhal serbest bırakılmaları gerektiğini söyledi.
Tanrıkulu, Meclis’te gençlerle düzenlediği basın toplantısında 29 Ağustos tarihinde Bakanlar Kurulu kararıyla üniversitelerde birinci öğretimde harçların bir yıl için kaldırıldığını hatırlatarak, ikinci öğretimde ve lisansüstü eğitimde de harçların kaldırılması için kanun teklifi verdiğini söyledi. Tanrıkulu ayrıca, harçların kaldırılması talebiyle gösteri yaptığı için cezaevinde bulunan öğrenciler bulunduğunu hatırlatarak, “Bu nedenle cezaevinde olan öğrencilerin yargı organlarınca derhal salıverilmesi lazım. Zira, bir kararname çıkmıştır, bu öğrencilerin taleplerinin haklılığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle soyut örgüt üyeliği suçlarından arındırılarak serbest bırakılmaları veya yargılamalarına son verilmesi sağlanmalıdır” dedi.
Tanrıkulu, ÖSYM’nin hakimler savcılar sınavını iptal etmesi ile ilgili olarak da, “ÖSYM ile ilgili geçtiğimiz aylarda suç duyurusunda bulunduk. Bugüne kadar 7 ayrı sınavda, bu başkan döneminde sorun olduğu ortaya çıktı. Eskiden Türkiye’nin en güvenilir kurumu idi. Öğrenciler sınava girerken, biliyorlardı ki, dürüst bir sınav yapılacak. Ancak bu ÖSYM’nin bu haliyle bir başkanla dürüst sınav yapamadığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle ÖSYM Başkanının sorumluluk hissedip istifa etmesi lazım. Önceki ÖSYM başkanlarının adlarının önünde bir saygınlık vardı. Ama bu ÖSYM yıllardır dürüst sınav yapamamaktadır, ÖSYM bu şaibeden arındırılmalıdır” dedi.
“KİM ÖNCE KİM SONRA ARADI POLEMİĞİ DOĞRU DEĞİL”
PKK tarafından kaçırılan AK Parti Hakkari İl Başkanının kardeşi ile ilk konuşanın kendisi olduğu yönündeki haberlerin hatırlatılması üzerine Tanrıkulu, bir il başkanının yaşamının söz konusu olduğunu belirterek, “Aradık geçmiş olsun dedik. Sadece kaçırılan il başkanı değil, örgütün elindeki bütün yurttaşların serbest bırakılmalıdır. Bu işi polemik konusu yapmak doğru değil. Çünkü bir insanın yaşamı söz konusudur” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ‘AK Parti’yi aramadılar, bizi aradılar’ şeklindeki ifadesinin hatırlatılması üzerine ise Tanrıkulu, kendileri aradıktan sonra Başbakan Erdoğan’ın kaçırılan il başkanını kardeşini aradığını söyledi. Tanrıkulu, “Ben aradım, sonra genel başkanımız aradı, sonra Gürsel Bey aradı. Biz aradıktan sonra demek ki Başbakan arama gereği duymuş. Kim önce kim sonra aradı polemiği doğru değil. Zor bir yerde siyaset yapan genç bir avukatın yaşamı söz konusu. 3 gündür kendisinden haber alınamıyor. Dolayısıyla bütün siyasetçiler olarak serbest bırakılması için çalışmalıyız” dedi.
Apaydın kampına giden TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu heyetin açıklamaları ile ilgili bir soru üzerine de Tanrıkulu, “Komisyonun kendi gitme talebi olmadı, görevlendirilerek oraya gitti. Bir iddiayı araştırmak için gidiyorsunuz, bu iddia askeri üs olarak kullanıldığı iddiası. 1 hafta 10 gün sonra giderseniz mutlaka bir kanıt varsa ortadan kaldırılacaktır ve öyle de olmuştur. Oralara başbakanın izniyle falan gidilmez. Orası mülteci kampı” dedi.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz