ANKARA (ANKA)- Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Ali Feyyaz Paksüt, CHP'nin Kanaltürk'e para aktarmasının "kapatma davası ile ilişkilendirilmesinin zor göründüğünü" söyledi. Paksüt, paranın usulsüz aktarıldığının saptanması halinde, söz konusu paranın hazineye irat kaydedileceğini ifade etti.
Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Paksüt, TBMM resepsiyonunda gazetecilerin sorularını yanıtladı. CHP'nin Kanaltürk'e usulsüz ödemelerde bulunduğu ve bu nedenle hakkında kapatma davası açılabileceği şeklindeki yorumlara değinen Paksüt, şunları söyledi:
"Genel merkez evraklarının incelenmesi sırasında para aktarılması varsa incelenecek ve görülecektir. Yasalara uygun aktarım yapılmadığı görülürse yaptırımları belli. Yani Hazine'ye gelir kaydedilmesi gibi. Bir kere öyle bir şeyin var olup olmadığını öncelikle görmemiz gerekir. Raportörün raporu bitecek, üyelere dağıtılacak. Bütün siyasi partilerin hesapları gibi CHP nin de hesapları incelenecek."
Paksüt, bir gazetecinin, "Kapatma davası ile ilişkilendirebilecek bir durum mu?" şeklindeki soruya, "Kapatma davası ile ilişkilendirmek zor görünüyor. Çünkü, hesaplarında para harcamalarının yaptırımı belli. Böyle bir durumun tespiti halinde Hazine'ye irat kaydedilmesi gibi bir yaptırımı var. Usulsüz yapılan harcamalarda müeyyide bu. Kayıp trilyon davasında da yapılacak birşey olmadığına karar verilmişti" yanıtını verdi.
Başkanvekili Paksüt, Anayasa Mahkemesi'nin son yıllarda iş yükü hacminin çok arttığını ve tüm siyasi partilerin hesaplarını incelediklerini belirterek, "Bir kısım partiler var ki bazılarının meşruiyeti bile tartışmalı. Ama onların da hesapları var. Kural olarak hepsine bakılıyor. 2000'li yıllardan kalma hesapları olan partiler var. CHP'nin de, MHP'nin de ve iktidar partisin de hesaplarına tek tek bakılacak" dedi.
-367 KARARI DEMOKRASİNİN ÖNÜNÜ AÇTI-
Gazeteciler, Paksüt'e Cumhurbaşkanı seçiminde TBMM toplanma yeter sayısının 367 olarak belirlenmesine ilişkin verdikleri karar sonrasında askerin telkinin etkisi olduğu yorumlarının yapılmasına ilişkin görüşünü sordu. Paksüt, bu konuda şunları söyledi:
"Yargının bağımsızlığına gölge düşürecek sözler. Ben bunu kabul etmiyorum. Bunu büyük bir hakaret olarak kabul ediyorum. 367 ile ilgili vicdanen ve hukuken bir karar verildi. Bu konuda telkin olduğuna şahit de olmadım duymadım da. Bunu hakaret olarak kabul ediyorum. Genelkurmay Başkanın bir açıklaması oldu. Biz yargı olarak Genelkurmay Başkanının internet sitesindeki açıklamasına neden bir yorum yapalım ki. O açıklamanın Mahkemeye bir etkisi olmamıştır. Sayın ana muhalefet liderinin de bir açıklaması oldu. Onun da bir etkisi olmamıştır. Diğer liderlerinde açıklaması oldu. Onların da bir etkisi olmadı. Genelkurmay'ın açıklamasının da diğer açıklamalara göre daha üstün bir tarafı yoktur. Kaldı ki o açıklamada verilecek kararla ilgili açık bir ifade de yoktu. Yani, Türk milletinin bazı değerlerinin korumak için Türk silahlı Kuvvetlerinin kararlı olduğunu söyleyen bir açıklamadır. Zamanlama itibariyle yapılan açıklamanın Anayasa Mahkemesi'ne bir mesaj olduğu yorumları yapıldı. Açıklamanın adresi ne Anayasa Mahkemesiydi ne de kişiydi. 367 kararı demokrasinin önünü açtı."
-TÜRBAN MAKUL SÜREDE GÖRÜŞÜLECEK-
Başkanvekili Paksüt, üniversitelerde türban takılmasına ilişkin yapılan anayasal değişikliği incelemesini bir takvime bağlayıp bağlamadıkları şeklindeki soruyu da, "Takvim yok. Makul sürede incelenecek" diye yanıtladı.