MERSİN (İHA) - Mersin'de, geçtiğimiz hafta 38 yerinden bıçaklanmış halde cesedi bulunan 9 yaşındaki ilköğretim okulu öğrencisinin 11 yaşındaki kız çocuğu tarafından öldürülmesinin şaşkınlığı yaşanıyor. Olayın ortaya çıkmasının ardından zanlının ailesi beldeyi terk ederek memleketine dönerken, öldürülen Yusuf Sevim'in ailesi ise evlatlarının katilinin hemen yanı başlarındaki komşusunun çocuğu olmasının şokunu yaşıyor.
Sevim ailesini olduğu kadar Karacailyas beldesinde yaşayanları da şok eden cinayet, polisin yaklaşık 1 hafta süren titiz çalışması sonucu aydınlandı. Terk edilmiş barakada 38 yerinden bıçaklanmış halde cesedi bulunan Abdullah Şahutoğlu İlköğretim Okulu 3. sınıf öğrencisi Yusuf Sevim'in katil zanlısının, aynı mahallede oturan Karacailyas İlköğretim Okulu 5. sınıf öğrencisi 11 yaşındaki Ş.Z. olduğu ortaya çıktı. 9 yaşındaki çocuğun, 11 yaşındaki bir kız çocuğu tarafından hunharca öldürülmesi beldede üzüntüyle karşılandı.
7 çocuk annesi Hatice Sevim'in (47) acısı, katil zanlısının sürekli görüştükleri komşularının çocuğu olduğunun ortaya çıkmasıyla daha da arttı. Oğlunu öldürenin komşusunun kızı olduğunu dün akşam öğrenen acılı anne, "Aklım almıyor, bu çocuğun böyle bir şey yapacağı aklımın ucundan geçmezdi" dedi. 4 yıllık komşusuyla sürekli görüştüğünü, beraber işe gidip geldiklerini anlatan Sevim, "Ailesi çok iyi. Sürekli gelir giderler, görüşürdük. Bir defasında o kız oğlumla kavga etmiş, ailesiyle görüştüm, mesele kapanmıştı. Böyle olacağına hiç ihtimal vermezdim. Dilerim ki, oğlumun cenazesini biz bulduk, ama onun cenazesi bulunmasın. Adalet mutlaka cezasını verecektir, Allah'ından bulsun" diye konuştu.
Katil zanlısı kızı iyi tanıdığını ifade eden anne Hatice Sevim, "Kız biraz şımarıktı, ama deli değildi. Kızlara kendisinin erkek gibi olduğunu söylerdi, zaten duruşu da öyleydi. Bunu nasıl yaptı anlamadık" dedi. Öldürülen Yusuf Sevim'in ağabeyi Mustafa Sevim (23) ise, 11 yaşındaki bir çocuğun 9 yaşındaki bir çocuğu bu şekilde öldürmesine insanın inanası gelmediğini belirterek, "Ortada büyük bir şey olacak ki, tutup bu şekilde bu çocuğu öldürsün. Ama ortada hiçbir şey yokken, bu şekilde öldürmesi anlamsız" şeklinde konuştu.
Katil zanlısı kızı yakından tanıdığını ve kendini erkek gibi gören bir çocuk olduğunu kaydeden Mustafa Sevim, "Ş.Z., kız kardeşimin arkadaşıydı, sürekli evimize gelip giderdi. Kendini erkek zanneden, kız olduğunu kabullenmeyen, erkek gibi giyinen, erkek gibi yürüyen bir çocuktu. Kardeşimle bir meselesi yoktu. Daha önce yaz aylarında bir kavgaları olmuş. Yusuf da anneme söylemiş. Annem ailesi ile konuşmuş, mesele kapanmıştı. Ondan sonra bir sorun olmamıştı" dedi. Sevim ailesinin küçük kızı Mine Sevim de (14), cinayet zanlısı ile aynı okulda eğitim gördüklerini belirterek, "Ş.Z., arkadaşımın kardeşi. Çok şımarıktı, kendini erkek gibi görür ve yaramazdı. Böyle bir şey yapacağı aklımın ucundan bile geçmezdi. Sürekli görüşürdük, onlar bize gelir, ben onlara giderdim. Aynı okuldaydık, herkesle kavga eden, geçimsiz biriydi" diye konuştu.
Katil zanlısı kızın ablasıyla birlikte cenazenin kaldırıldığı gün evlerine geldiğini anlatan Mine Sevim, "Cenazeden sonra da evimize geldi. Ablası ile beraberdi, oturduk burada, çok suskundu. Ben şokta olduğum için bir gariplik fark edemedim" dedi. Dede Mustafa Sevim (70) ile akrabaları da olayın şokunu yaşadıklarını belirtirken, bir çocuğun böyle vahşice bir cinayeti işlemiş olacağına inanamadıklarını dile getirdiler.