"Çirkin sözleri en sert şekilde kınıyor ve iade ediyoruz"

Türkiye-Filistin Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Hasan Turan: - "Katil ve terörist bir devletin Başbakanının, Cumhurbaşkanımıza yönelik çirkin sözleri kabul edilemezdir. En sert şekilde bunu kınıyor ve iade ediyoruz"

TBMM İdare Amiri ve Türkiye-Filistin Parlamentolararası Dostluk Grubu Başkanı Hasan Turan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik sözlerine tepki göstererek, "Katil ve terörist bir devletin Başbakanının Cumhurbaşkanımıza yönelik çirkin sözleri kabul edilemezdir. En sert şekilde bunu kınıyor ve iade ediyoruz." ifadelerini kullandı.

Turan, yaptığı yazılı açıklamada, Netanyahu'nun, "İsrail hapishanelerindeki yaklaşık 6 bin 500 kadın, çocuk ve masum Filistinlilere yıllardır yaptıkları zulmü yok sayarak, utanmadan sıkılmadan Türkiye ve dünya Müslümanların umudu Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yine dil uzattığını" belirtti.

Reklam
Reklam

Netanyahu'nun Erdoğan'a yönelik sözlerini "densizlik" olarak niteleyen Turan, "Katil ve terörist bir devletin başbakanının Cumhurbaşkanımıza yönelik çirkin sözleri kabul edilemezdir. En sert şekilde bunu kınıyor ve iade ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"Irkçı-faşist Netanyahu'nun Filistinlilere uyguladığı insanlık dışı şiddet ve zulümlerini unutturabilmek için Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik hakaretamiz ifadeler kullandığına" işaret eden Turan, Netanyahu'nun "bu hadsiz ve densiz çıkışlarıyla kendi iç dünyasındaki zavallılığını, zayıflığını ve İsrail'in dünyadaki yalnızlığını Erdoğan üzerinden örtmeye çalıştığına" dikkati çekti.

"Erdoğan'a diktatör diyen kan emici Netanyahu'nun önce işgal ettiği Filistin topraklarını terketmesi gerektiğinin" altını çizen Turan, şunları kaydetti:

"Türkiye'nin siyasi, ekonomik ve askeri alanda elde ettiği üstün başarıları hazmedemeyen, uluslararası arenada adeta şamar oğlanına dönen İsrail, Ortadoğu'da istediği hamleleri yapamayınca çareyi Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a saldırmakta buluyor.

Reklam
Reklam

İsrail, Ortadoğu'da bir çıbanbaşıdır. Ortadoğu'da ve dünyada barış, esenlik ve huzur isteniyorsa bu çıbanbaşı dizginlenmelidir. Evanjelistlerin koruma şemsiyesi altında, Türkiye'ye ve Erdoğan'a efelenen Netanyahu, Kıbrıs ve diğer sorunlu bölgelerde içine girdiği sıkışıklıktan Türkiye üzerinden kurtulamayacağını anlamalıdır.

Filistin ve Haremi Şerif Mescidi Aksa özgürlüğe kavuşmadan, Filistinliler özgür olmadan, Filistin bağımsız bir devlet olmadan İsrail asla rahat olmayacaktır. Filistin'de kalıcı barış ve esenlik sağlanmadan dünya barışını sağlamak mümkün değildir. Türkiye'de bu mücadeleyi sonuna kadar desteklemektedir. Mescidi Aksa ümmetin onurudur ve bu onuru korumak hepimizin görevidir. Filistinliler Kudüs'te Gazze'de asla yalnız değildir. Dünya durdukça, İsrail'in baskısı ve zulmü devam ettikçe milletimiz onların yanında olacaktır. Dünya sırtını dönse de Türkiye Filistin'e, Mescidi Aksa'ya, Kudüs'e sırtını dönmeyecektir."

Anahtar Kelimeler: