ANKARA (İHA) - TBMM Adalet Altkomisyonu'nda CMUK Yasa Tasarısı'nın görüşmeleri sürüyor. Tasarının gün boyunca yapılan görüşmelerinde 73 maddesi kabul edildi. Tasarının 'Devlet sırrı niteliğindeki bilgilerle tanıklık' başlıklı 47. maddesinin görüşmeleri Susurluk gündeme gelince ertelendi. Komisyon, çalışmalarına yarın saat 10.00'dan itibaren devam edecek.
Tasarının 43. maddesinin görüşmeleri sırasında AK Parti ve CHP bir önerge verdiler ve önerge kabul edildi. 'Tanıkların çağrılması' başlıklı 43. maddenin 'Cumhurbaşkanı'nın tanık sıfatıyla beyanı konutunda alınabilir. Cumhurbaşkanı isterse beyanını yazılı olarak gönderebilir, genel hükümler uyarınca soru sorma hakkı saklıdır' şeklindeki 4. fıkrası bu önerge doğrultusunda değiştirildi. CHP'li Yüksel Çorbacıoğlu ve AK Parti'li Bekir Bozdağ ile arkadaşlarının verdiği ve Bakan Çiçek'in de desteklediği önergeyle fıkra, 'Cumhurbaşkanı, kendi takdiriyle tanıklıktan çekinebilir, tanıklık yapmak isterse beyanı konutunda alınabilir veya yazılı olarak da gönderebilir' şeklinde değiştirildi. Yine maddenin 'Başbakan ve bakanlar ile TBMM üyeleri tanık sıfatıyla Ankara mahkemelerinde de dinlenebilir' şeklindeki beşinci fıkrası ise zaten genel olarak uygulanabilecek bir hüküm olması nedeniyle metinden çıkartıldı.
Tasarının 'Devlet sırrı niteliğindeki bilgilerle ilgili tanıklık' başlıklı 47. maddesinin 'Bir suç olgusuna ilişkin bilgiler, devlet sırrı olarak mahkemeye karşı gizli tutulamaz' şeklindeki ilk fıkrası, iktidar yerine muhalefet partisi olan CHP'nin muhalefetiyle karşılaştı. CHP'li Orhan Eraslan, "Birilerinin kirli ilişkileri devlet sırrı sayılıyor, bu nedenle asla devlet sırrı olmaz diye bir mantık olmamalı. Her devletin sırrı vardır. Zaman zaman açıklanıyor ama burada ayarı da tutturmak lazım" dedi.
AK Parti'li Bekir Bozdağ ise "Susurluk'ta da bir takım kirli ilişkileri olan kişilerin, 'Ben bunu açıklayamam, devlet sırrı' diyerek bu kavramın arkasına saklanma yolunu tercih ettikleri çok açık. Onun için devletin suça dair bir sırrı olamaz" diye konuştu.
Eraslan da bunun üzerine, "Kastettiğim Susurluk tarzı şeyler değil, orada devlet sırrı yok. Aslında orada kirli ilişkileri devlet sırrı niteliğine büründürme çabası var. Ama burada açıklanması uygun olmayan ve o yüzden bahsetmeyeceğim, Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğiyle ilgili şeyler de var" şeklinde karşılık verdi.
Bunun üzerine söz alan Adalet Bakanı Cemil Çiçek, "Düzenlemesi zor olan maddelerden birisi de bu. Pek çok şeyin sır perdesi altında örtbas edildiğini biliyoruz. Pek çok konuda milletvekillerinin başvuruları dahi 'ticari sır' şeklinde değerlendirildi. Böyle bir olay Türkiye'de yaşanıyor. Buna karşı korumamız gereken şeyler de var. Düzeni ortadan kaldıracak, düzene rahatsızlık verecek düzenlemeler yapmak başka türlü sıkıntılara yol açar. Hayatın gerçeklerinden uzak bir düzenleme yaparak kendimizi sıkıntıya sokmayalım" diyerek, konunun daha sonra değerlendirilmesini önerdi.
Bunun üzerine Komisyon Başkanı Toptan da 47. maddenin daha sonra ele alınarak değerlendirileceğini açıkladı.
Yeni CMUK Tasarısı'nın 'Tanıkların dinlenmesi' başlıklı 52. maddesi görüşülürken, Adalet Komisyonu Başkanı Köksal Toptan, UNICEF'in Türkiye Temsilciliği'nin bu konuyla ilgili bir talebi olduğunu açıklayarak, UNICEF'in, bir suçun mağduru olan çocukların ikinci kez mağduriyetlerine yol açılmaması için ifadelerinin bir kez duruşma salonu dışında ve psikolog, psikiyatr gibi uzmanların denetiminde video eşliğinde alınmasını istediğini açıkladı. Bunun üzerine komisyonda görev yapan Doç. Dr. İzzet Özgenç, tasarının 235. maddesinde benzeri düzenlemelerin öngörüldüğünü anımsatınca, madde, değişiklik yapılmaksızın kabul edildi. Ancak bazı milletvekilleri, söz konusu 235. maddede, çocukların psikolojisinin bozulmaması için ifadelerinin duruşma salonu dışında alınmasına ilişkin bir hüküm bulunmamasına dikkat çektiler.
Tasarının 'Tanığa ilk önce sorulacak hususlar ve tanığın korunması' başlıklı 58. maddesinde de bazı milletvekilleri tanık koruma programlarının sadece örgütlü suçlar da değil, hakimin takdir edeceği davalarda da olanaklı hale gelmesini istedi. Ancak Adalet Bakanı Çiçek, koruma konusunun Türkiye'de kötüye kullanıldığını belirterek, işin çığrından çıktığını söyledi.
Bakan Çiçek, tasarının bilirkişilerle ilgili 62 ila 73.maddelerinin görüşülmesi sırasında ise yargıdaki bilirkişilik mekanizmasının işleyişinde sorunlar bulunduğunu kaydederek, "Yaygın iddialar Türkiye'de bir bilirkişi kirliliği oluşturuyor. Bu konuda komisyon kurduk, bu tasarıların ardından ilk alacağımız konu budur" dedi.
CHP'li Orhan Eraslan'ın, görevini savsaklayan bilirkişilere daha ağır ceza uygulanması yönündeki önerisine AK Parti'li Fehmi Hüsrev Kutlu, "Biz gide gide bilirkişinin dizinden vurulmasına da karar vereceğiz" diyerek buna tepki gösterdi.
Komisyon, bugünkü çalışmalarını bu şekilde tamamlamış oldu. Yeni CMUK Tasarısı'nın görüşmelerine yarın devam edilecek.