Çocuğunuzun sağlığı için dikkat!

Anaokulu ve ilköğretim çağı çocuklarında en sık rastlanan hastalıklar başında kulak burun boğaz yolları ile bulaşan hastalıklar geliyor.

Üst solunum yolları enfeksiyonlarının kolayca bulaşması ve çocuklarda sık sık tekrarlaması okul döneminde hatta erişkin hayatta yıllarca sürebilecek KBB hastalıklarına yol açıyor. Basit bir nezle ya da grip sonrası oluşan enfeksiyon ihmal edildiği taktirde henüz bağışıklığı tam oluşmamış çocukları özellikle sinüzit hastalığına daha çok eğilimli kıldığını belirten Nişantaşı Kulak Burun Boğaz Grubu'ndan Doç. Dr. Erhun Şerbetçi, "Üst solunum yolu enfeksiyonları çocuklarda okul devamlılığını ve dolayısı ile başarışını ciddi şekilde düşürürken, tedavi edilmeyen çocuk sinüzitleri de orta kulak sorunlarından kronik akciğer sorunlarına kadar farklı komplikasyonlara yol açabiliyor" dedi.

Reklam
Reklam

OKUL BAŞARISINI DÜŞÜRÜYOR

Çocukların bağışıklık sisteminin çeşitli mikrobik etkenlere karşı hazırlıklı olmaması, kalabalık sınıflar, çocukların çok yakın temasta olmaları, sık viral üst solunum yolları enfeksiyonları geçirmeleri birbirlerine kolayca hastalıkları geçirmelerine zemin hazırlıyor. Sık sık tekrarlayan enfeksiyonlar sonrasında ve uzamış sorunlarda oluşabilen ciddi kulak burun boğaz rahatsızlıkları okul dönemini olumsuz etkiliyor. Özellikle yüz kemikleri içerisindeki sinüs denilen havalı boşlukların iltihaplanması anlamına gelen sinüzit hastalığı işitme kaybı ile sonlanabilecek orta kulak sorunlarına ya da kronik akciğer sorunlarına yol açabiliyor. Buna rağmen çocuk sinüzitlerinin tanısı çoğu kez atlanıyor. İşitme bozukluklarına neden olan orta kulak iltihabının ise çocuğun, öğretmenin anlattıklarını duymasını engelleyerek derslerden kopmasına ve geri kalmasına neden olabiliyor.

BURUN TIKANIKLIĞINA DİKKAT!

Dr. Şerbetçi, çocuk sinüzitlerinin en önemli belirtilerinin burun tıkanıklığı, burundan konuşma, burun ve geniz akıntısı, inatçı öksürükler, sık sık nezle ve grip olduğunun söylenmesi ve dalgınlık - dikkat kusurları gibi yakınmalar olduğunu belirtti. Yakınmaların 10 günden fazla sürmesi halinde önlem alınması gerektiğin de belirten Dr. Şerbetçi, "Bir üst solunum yolu enfeksiyonu belirtileri 10 günden fazla sürüyorsa burada bir sinüs tutulması vardır ve bu belirtiler üç aydır sürüyorsa sinüzitin kronik hale gelmiş demektir" dedi. Günümüzde sinüzit tedavisinin oldukça etkin bir şekilde sağlanabildiğini söyleyen Şerbetçi yeter ki aileler konuyu önemsesinler, vaktinde doğru tanı konulabilsin ve uygun tedavi yapılabilsin diye konuştu. Orta kulak iltihabının ise; bebek ve küçük çocuklarda kulak çekme veya kaşımayla birlikte, işitme problemi, ağlama, huzursuzluk, ateş, kusma ve kulak akıntısı ile kendini gösterdiğini söyleyen Şerbetçi, "Kronikleşen orta kulak iltihabı kalıcı işitme kayıplarına neden olabilir, bu yüzden belirtilerin görülmesi durumunda hemen bir hekime başvurmak ve biran önce tedaviye başlamak gereklidir" diye konuştu.

Reklam
Reklam

ÇOCUK SİNÜZİTLERİNİN TEDAVİSİ NASILDIR?
Çocuklarda sinüzit tanısı KBB hekiminin burun içini endoskopik muayene ile incelemesi ile konuyor. Bütün bir kış boyunca hastalanan yazın da iyileşen çocuklarda sinüzit olma olasılığının yüksek olduğunu söyleyen Şerbetçi, "Çocuk sinüzitlerinde eğer tanı zamanında konulabilmişse hastaların çoğu uygun ilaç tedavisiyle düzelebiliyor, çocuk sinüzitlerinde sinüzit ameliyatı çok nadir durumlarda yapılmalıdır" diyor.

ORTA KULAK İLTİHABININ TEDAVİSİ NASILDIR?

Çoğu zaman, uygun tedavi sonrası orta kulak iltihabı tamamen iyileşiyor ancak bazı durumlarda hekim tarafından, ek veya daha ileri tedavi önerilebiliyor. Tedavide ‘Miringotomi' adı verilen bir müdahale ile kulak zarına küçük bir kesi yapılması ile iltihabın boşaltılması ve böylece ağrının azaltılması amaçlanıyor. Doç. Dr. Erhun Şerbetçi açılan deliğin birkaç günde iz veya hasar bırakmadan iyileştiğini söyleyerek, "Bazı durumlarda sıvı birikimini önlemek, orta kulağın havalanmasını sağlamak ve işitmenin düzelmesi için kulak zarına ‘havalandırma tüpü' veya ‘kulak tüpü' takılması gerekebilir" dedi.

Reklam
Reklam